Türkmen işçisine 300, Malatyalı işçiye 185 dolar

DEVLET Bakanı Kemal Derviş, gazetelerin ekonomi yönetmenleriyle sohbet ederken, ‘‘Akut kriz bitti’’ sözlerine şöyle açıklık getirdi:‘‘Benim kastettiğim borçların çevrilmesiydi. Türkiye gerçekten borcunu çeviremeyecek noktadaydı. Arjantin'le birlikte anılıyorduk. Şimdi bu durumdan çıktık. Türkiye'nin borcunu çevirme sorunu kalmadı. Ancak, elbette istihdam, büyüme, yoksulluk sorunlarımız var. Bunların çözülmesi lazım.’’‘‘Akut kriz bitti’’ ama 2001 krizinin açtığı yaranın izleri gün geçtikçe daha somut ortaya çıkıyor.Devlet İstatistik Enstitüsü'nün (DİE) işsizlik anketinin sergilediği en çarpıcı gerçek eğitimli işsiz oranının yüzde 26'ya çıkması oldu. Kriz kişi başına milli geliri de 3 bin dolar dolayından 2 bin 160 dolara indirdi.Şimdi buna yakın zamanda öğrendiğim bir ayrıntıyı daha ekleyeyim.Geçen hafta Malatya'da Çalık Ailesi'nin fabrikalarını gezdiğimi yazmıştım. Onlarla ilgili bazı bilgileri hatırlatayım.Çalık Ailesi'nin Malatya'daki yatırımlarının değeri 600 milyon dolar. Ciroları 250 milyon dolar. İhracatları da 150 milyon dolara ulaşıyor.Bunların hepsi güzel... Gelelim, ekonomik krizin ‘‘Çalık aynası’’yla yansıyan bölümüne... Ahmet Çalık, 1990'lı yılların başından beri Türkmenistan'da da tekstil sektöründe faaliyet gösteriyor.Çalık, Türkmenistan'da ilk faaliyetlerine başladığında bir Türkmen işçisinin onlara aylık maliyeti 10 dolar dolayındaymış.O tarihte Malatya'daki işçinin ortalama maliyeti 400 doları buluyormuş.Türkmenistan'ın son on yıllık atılımı kişi başına milli geliri artırmış. Böylece Türkmen işçinin aylık ortalama maliyeti 300 dolara çıkmış.Peki Malatyalı işçinin durumunda neler değişti?İşte krizin açtığı yara, dalgalı kurla gelen devalüasyon darbesi Malatyalı işçinin Çalık için aylık maliyetini ortalama 185 dolara indirmiş.Bu uçurumda Çalık'ın suçu yok.Suç, elimizde, avucumuzda ne varsa eriten krizde...Koca Koç Topluluğu'nun cirosunun dörtte birini kriz yedikten sonra, çalışanların vay haline...1.5 trilyon dilendiİBRAHİM Betil, ‘‘Hafiften Bankacılık’’ kitabında bankacı Mevlüt Aslanoğlu'nun zekasını överken, Garanti Bankası'nın bütün şubelerinin telefon numarasını ezbere bildiğini yazıyor.Mevlüt Aslanoğlu, uzun süre Betil'le birlikte çalıştı. Şimdi Abank'ın yönetim kurulu üyesi. Aslanoğlu, Betil gibi eğitime gönül verenlerden... O daha çok Malatya için çalışıyor.Son birkaç yılda, kendi deyimiyle ‘‘dilenerek’’ tam 1.5 trilyon liralık destek toplamış Malatya'daki okullara...Aslanoğlu önayak olmuş, İnönü Üniversitesi öğrencileri tamamı internet bağlantılı 500 bilgisayara kavuşmuş. Rektör Prof. Fatih Hilmioğlu, ‘‘Üniversitemiz Malatya'ya 60 trilyon liralık bir iş hacmi yaratıyor. Malatya'da yerleşik işadamlarının da desteğini bekliyoruz’’ diyor.Aslanoğlu, köyleri dolaşıyor, okulları bilgisayar sahibi yapıyor...Kimden ne aldı, nereye verildi, hepsi Valilik kayıtlarına giriyor.Aslanoğlu ‘‘dileniyor’’, çocuklar seviniyor...Lenin bozulmuyor İnönü'ye ne oluyor?SERPİL Yılmaz yazdı, Milliyet ‘‘3. İnönü Savaşı’’ dedi. Konu, Malatya Hükümet Meydanı'ndaki İsmet İnönü heykelinin yanıbaşına McDonald's açılıp, açılmayacağıyla ilgiliydi.Malatya Belediyesi'nin ihalesini kazanan Hasan Özhan, İnönü heykelinin yanıbaşına McDonald's açmak için kolları sıvamıştı. Özhan'ın bu girişimi, CHP İl Başkanlığı'nın açtığı davaya takıldı. Mahkeme, bir yıl önce oraya McDonald's restoranı yapılamayacağı kararına vardı.Özhan, geçen seçimde CHP'den milletvekili adayı olan Mevlüt Aslanoğlu'yla her karşılaşmada bu olayı hatırlatıp, şaka yollu tartışıyor.Özhan, ‘‘Moskova'da Lenin'in mezarının karşısında McDonald's var, İnönü heykelinin yanında niye olmasın? Lenin bozulmuyor, İnönü'ye ne oluyor’’ diyor. Aslanoğlu, ‘‘McDonald's restoranı açmana kimse karışmaz. Yine meydanda aç restoranı, ama heykelin dibine olmaz’’ yanıtını veriyor...