Tesco Kipa: Enflasyon fazla düşerse ciddi tehlike olur
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Şubat 21, 2009 00:00
Tesco Kipa İcra Kurulu üyesi Yılmaz Attila, yaşanan ekonomik krizin perakende sektörüne yansımasının 2001 yılındaki krizle çok paralel olmayacağını ve iki krizin yapısının farklı olduğunu belirterek, perakende sektörünün 2001’de yaşadığı problemler ile 2009’da yaşananlar arasında fark olduğunu söyledi.
Attila, 2001’de Türkiye’de maliyet enflasyonunun çok öne çıktığını, bir gecede doların yükseldiğini, kurların aşırı oynak olduğunu ve 2001’de üreticilerin sattıklarını yerine koyamadıkları bir dönem olduğunu ifade etti. Ekonomik krizi, 2001 krizinden ayırmak gerektiğini dile getiren Attila, "2009’da Türkiye’de maliyet enflasyonu yok, dünyada da yok. Zaten dünyada deflasyonist bir baskı var. Türkiye’de de bu devam ederse enflasyonun düşmesi, çok büyük bir tehlike, yani deflasyon çok ciddi bir tehlike olarak ortaya çıkacak. Geçen yıl petrolde, buğdayda, yağlık ürünlerde çok büyük artış oldu. Bu fiyatlar hep geri geldi. Bu fiyatlar geri gelince geçen yılki maliyet yapılarına göre oluşmuş fiyatlar aynı oranda geri gelmedi. Dolayısıyla üreticilerin kár marjı yüksek. Dünyadaki krizin tetiklenmesinde Uzakdoğu’ya kaydırılan üretimden doğan yüksek kár marjlarının etkisi var" dedi.
Miktar azalmıyor
Attila, Türkiye’deki hiçbir üreticinin "mal üretmeyip satmayacağım" diyemeyeceğini vurgulayarak, "Bu dönemde fiyatlar biraz daha düşebilir. Zaten ortalama fiyatlarda, reel fiyatlarda düşme var. Tüketiciler daha ucuz ürünlere yöneliyor, miktarlar azalmıyor ama daha ucuz ürünler alıyorlar. O bakımından perakendenin sorunu 2009 yılında sattıkları mal miktarını düşürmemek olacak. O bakımdan sistem esneyebilir" diye konuştu. 2009 yılının perakende sektörü için iyi başladığını, ekonomik yavaşlamanın gıda sektöründeki satışlarda önemli denebilecek azalma ve düşüşlere yol açmadığını anlatan Attila, sektörde yoğun bir rekabetin olduğunu ve herkesin bulunduğu noktayı korumaya çalıştığını aktardı.
Sektör hareketlendi
Yılmaz Attila, Tesco’nun Kipa’yı almasından sonra perakende sektöründe büyük değişiklikler meydana geldiğini belirterek, "Bu dönemlerde Tansaş’ı Migros aldı, Gima’yı Carrefour aldı. Bir anda dengeler değişti. Biz de tabii o çerçevede kendi planlarımızı biraz daha sıkıştırdık ve daha hızlı büyüme moduna girdik" dedi. Attila, dünyadaki Tesco mağazalarının yıllık cirosunun 95 milyar dolar seviyelerinde olduğunu belirterek, "2008 yılı Türkiye ciromuzun ise 1.2-1.3 milyar TL seviyelerinde olmasını bekliyoruz" diye konuştu.
Miktar azalmıyor
Attila, Türkiye’deki hiçbir üreticinin "mal üretmeyip satmayacağım" diyemeyeceğini vurgulayarak, "Bu dönemde fiyatlar biraz daha düşebilir. Zaten ortalama fiyatlarda, reel fiyatlarda düşme var. Tüketiciler daha ucuz ürünlere yöneliyor, miktarlar azalmıyor ama daha ucuz ürünler alıyorlar. O bakımından perakendenin sorunu 2009 yılında sattıkları mal miktarını düşürmemek olacak. O bakımdan sistem esneyebilir" diye konuştu. 2009 yılının perakende sektörü için iyi başladığını, ekonomik yavaşlamanın gıda sektöründeki satışlarda önemli denebilecek azalma ve düşüşlere yol açmadığını anlatan Attila, sektörde yoğun bir rekabetin olduğunu ve herkesin bulunduğu noktayı korumaya çalıştığını aktardı.
Sektör hareketlendi
Yılmaz Attila, Tesco’nun Kipa’yı almasından sonra perakende sektöründe büyük değişiklikler meydana geldiğini belirterek, "Bu dönemlerde Tansaş’ı Migros aldı, Gima’yı Carrefour aldı. Bir anda dengeler değişti. Biz de tabii o çerçevede kendi planlarımızı biraz daha sıkıştırdık ve daha hızlı büyüme moduna girdik" dedi. Attila, dünyadaki Tesco mağazalarının yıllık cirosunun 95 milyar dolar seviyelerinde olduğunu belirterek, "2008 yılı Türkiye ciromuzun ise 1.2-1.3 milyar TL seviyelerinde olmasını bekliyoruz" diye konuştu.