Taner: 1998 sonunda enflasyon yüzde 15

Devlet Bakanı Güneş Taner, 500 yabancı konuğun katıldığı İstanbul'daki Dünya Ekonomik Forumu toplantısında, 1998 yılı sonunda enflasyon oranının yüzde 15'e çekilebileceğini savundu.

Devlet Bakanı Güneş Taner, alınacak ekonomik önlemlerle 1998 yılı sonunda enflasyonun yüzde 15 düzeylerine çekilebileceğini savundu. İstanbul'da düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu toplantısına katılan Taner, ekonomik göstergelerin 1998 yılında çok daha iyi olacağını söyledi.

1997 yılında yeni hükümetin, kendisinden önce hazırlanan bir bütçeyi devraldığını anlatan Güneş Taner, 500 yabancı konuğun katıldığı toplantının sabah oturumunda yaptığı konuşmada ‘‘Ancak, aldığımız önlemler ve uygulayacağımız ekonomi politikaları etkisini 1998 yılında gösterecektir. Türkiye'nin en önemli sorunu olan enflasyonla mücadelede kararlıyız. Enflasyona karşı vereceğimiz mücadele etkisini çok kısa bir zamanda gösterecek ve 1998 yılı sonunda enflasyon oranı yüzde 15 düzeylerine kadar indirilebilecektir’’ dedi. Taner, konuşmasında Türkiye'nin ekonomik göstergelerindeki iyileşmesinde özelleştirmenin ve dış kaynağın ağırlıklı rol oynayacağını söyledi.

İYİ GİDİŞ VAR

Taner'den sonra konuşan Merkez Bankası Başkanı Gazi Erçel de, konuşmasının önemli bölümünü enflasyona ayırdı. Yılın ilk 5 ayının sonunda enflasyonun düşme eğilimine girdiğini söyleyen Erçel, şöyle devam etti:

‘‘1997'nin ilk yarısında Türkiye yüzde 6 oranında büyümüştür. Bu güçlü gelişme Türk ekonomisinin ne kadar dinamik olduğunu gösteriyor. Türkiye ekonomisinin verimliliği her yıl 2 puan kadar artış gösteriyor.60 milyonluk genç bir nüfus, dinamik ve dışa açık bir özel sektör, modern ve rekabet gücü olan bir sanayi, kaliteli bir hizmet sektörü sayesinde Türkiye ekonomisi büyük bir potansiyele sahip.’’

Erçel, konuşmasında Merkez Bankası ile Hazine arasında, enflasyonla mücadele için imzalanan protokolden de bahsederek, bu protokolün Merkez Bankası'nın 1998 yılında uygulayacağı para programına büyük destek sağlayacağını belirtti.

AB'YE GÖZDAĞI

Toplantının öğleden sonraki bölümünde konuşan Dışişleri Bakanı İsmail Cem, Avrupa Birliği'nin (AB) Türkiye konusundaki yaklaşımını netleştirmesi gerektiğini söyledi. ‘‘AB'nin bize karşı tavrı kabul edilemez’’ diyen Cem, şöyle devam etti:

‘‘Aralık ayında Lüksemburg'da yapılacak olan Bakanlar Konseyi Toplantısı'na kadar çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Eğer Komisyon'un raporu Türkiye'nin tam üyeliğinin görülebilir bir gelecekte olduğu yönünde olmazsa, Türkiye açısından AB'ye tam üyeliğin motivasyonu ve heyecanı eskisi gibi olmayacaktır.’’

AB'nin 1963'de Türkiye ile imzaladığı sözleşmenin ve 95'de imzaladığı Gümrük Birliği sözleşmesinin şartlarını yerine getirmesini isteyen Cem, ‘‘Türkiye Gümrük Birliği konusunda üstüne düşenleri yapmıştır. Ancak, AB, özellikle fon tahsisi gibi konularda kendine düşenleri yerine getirmemiştir’’ dedi.

YARINA HAZIRIZ

Dünya Ekonomik Forumu'nun kapanışını yapan Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Türkiye'nin 65 milyonluk dinamik nüfusu, canlı ekonomisi ve sağlam sanayi altyapısı ile yarının dünyasına hazır olduğunu söyledi. Küreselleşmenin hayatın her alanını etkilediğini belirten Demirel, şöyle konuştu:

‘‘Dünya, görülmemiş bir süratle tek bir küresel pazara dönüşmektedir. Demokrasi, hukukun üstünlüğü, insan haklarına saygı ve serbest pazar mantığı, 21'nci yüzyılın küresel düzenini tanımlayan ortak değerlerimizi oluşturmaktadır. Artık tüm ekonomik aktörler, karar alırken küresel optimizasyonlar yapmak durumundadırlar. Zira, küreselleşmenin boyutlarını kavrayamayanlar, dünya ölçeğindeki rekabette marjinalleşmeye mahkumdurlar.’’