Şimdi Google ve Apple düşünsün

BUNDAN tam 6 yıl önce vatandaşı Saab gibi iflasın eşiğine gelen İsveçli otomotiv markası Volvo, 2010 yılında Çinli Geely tarafından 1.8 milyar dolara satın alındıktan sonra yatırımlarını artırarak hızlı bir büyüme yakaladı ve tamamen yeniden doğdu. Geely tarafından sağlanan büyük finansal destek ve bağımsız yönetim şansını iyi değerlendiren Volvo, 11 milyar doların üzerinde yatırımla bugün geleceğe en hazır markalardan biri olarak dikkat çekiyor. 2012 yılında otomotivin Apple’ı olma hedefi koyan ve ardından ‘2020 yılından itibaren bizim araçlarımız kimseyi öldürmeyecek’ diye iddiasını arttıran Volvo, yeni modeli S90 ve V90 ile özellikle Google ve Apple gibi dev teknoloji şirketlerinin üzerinde çalıştığı otonom (sürücüsüz) sürüşte çıtayı en tepeye yükseltti. 4 yıl gibi kısa sürede Volvo’nun özellikle teknolojide geldiği bu nokta sonrası benim kişisel yorumum artık Apple ve Google’ın otomotivde Volvo’nun seviyesini yakalamak için daha çok çalışması gerektiği yönünde.

XC90’IN ÜZERİNDE

İspanya’nın Malaga şehrinde gerçekleşen uluslararası test sürüşünde denediğimiz yeni nesil S90 ve station wagon versiyonu V90, otonom (sürücüsüz) araç teknolojisinde İsveçli markanın geldiği noktayı gözler önüne seriyor. En son güvenlik teknolojilerinden, bulut tabanlı uygulama ve hizmetlere kadar birçok yeni teknolojiye sahip olan S90, İsveç markasının devam eden değişim sürecinin en önemli kanıtı olduğunu gösteriyor. Sedan ve wagon sınıfında lüks algısını teknoloji ve güvenlikle birleştiren bu yeni araçları denerken en çok dikkatimizi çeken ise markanın yeniden doğuşunu simgeleyen yeni XC90’dan sonra yapılan daha doğrusu üstüne konulan yeni geliştirmeler oldu. Bunların ilk başında ise şu anda yarı otonom sürüşe izin veren ‘IntelliSafe Assist’ özelliği yer alıyor. Yeni S90 ve V90’da standart olarak sunulan bu özellik ‘Adaptif Hız Sabitleyici’ (Adaptive Cruise Control), mesafe ikazı ve ileri düzey yarı-otonom sürüş özelliği ‘Pilot Assist’ten oluşuyor.

SORUN REGÜLASYON

XC90’da 50 kilometre hızla sınırlı olan ‘Pilot Assist’ fonksiyonu, S90’da 130 kilometreye kadar çıkmış durumda. Yani araç 130 kilometre hıza kadar sürücüsüz gidebiliyor. Henüz direksiyona dokunmadan gitmenin kanunlara aykırı olması ve regülasyonların belirlenmemesinden dolayı bu fonksiyon size ara ara ‘direksiyona dokunun’ diye uyarı yapsa da otomotivin geleceğini bu araçta hissediyorsunuz. ‘Pilot Assist’ Volvo’nun önem verdiği yenilik alanlarından biri olan tam otonom sürüşe geçişte önemli basamak oluşturuyor. Açıkçası bizde Malaga’da bu sistemi yaklaşık 50 kilometreden fazla virajlı, tünelli yollarda test ettik ve sonuç inanılmaz. Ara ara direksiyona dokunarak, kanunlara uyduk ama inanın hiç direksiyona dokunmadan da rahatça gidebildiğimize tanıklık ettik. Araçta yine XC90’dan artı olan bir diğer özellik ise S90’da bir dünya ilki olan ‘büyük hayvan algılama’ (City Safety) sistemi. Bu teknoloji gece ya da gündüz boyunca geyik, at, inek gibi büyük hayvanları algılayabiliyor. Aynı zamanda, sürücüyü uyarıyor ve çarpışmayı önlemek için fren desteği sağlıyor. Sonuç olarak diğer gazeteci arkadaşlarla bu test sürüşünden sonra çıkardığımız sonuç şu; “Volvo geleceğe en hazır markalardan biri.”

TÜRKİYE’DE HEDEF EN AZ 1000 ADET

VOLVO Türkiye Pazarlama ve PR Direktörü Ebru Ekşi Akınoğlu, yeni S90’ın Volvo otomobillerinin bundan sonraki yolculuğunun ilk adımını oluşturduğunu belirterek, “Yeni S90 kendi segmentinde var olan tüm modellere meydan okuyor.Türkiye’de mayıs ayından itibaren ön sipariş almaya başladığımız yeni S90, ilk etapta 235 beygir gücündeki 2 litre dizel D5 AWD motor ile satılacak. Başlangıç fiyatı 291 bin 540 TL olan araçtan şu ana kadar 55 adet ön sipariş aldık. Araçların teslimatları ise eylül sonunda başlayacak. Yeni S90’dan bu yılın son çeyreğinde 350, 2017’de ise 1000 adetlik satış hedefliyoruz” dedi.

YAŞAMAMIZ İÇİN KÜÇÜK MOTOR ŞART

VOLVO’nun 63 ülkenin bağlı olduğu Avrupa, Ortadoğu ve Afrika’dan sorumlu Başkan Yardımcısı Anders Gustafsson, Türkiye’nin dikkat çeken bir pazar olduğunu belirterek, “Türkiye’de hem müşteriler hem bayilerimiz bize güveniyor. Onların güvenini boşa çıkarmayacağız” dedi.  Volvo’nun 1.6 litrelik dizel motor üretimine son vermesinin en çok Türkiye’yi etkilediğinin farkında olduklarını kaydeden Gustafsson şöyle konuştu: “1.6 litrelik dizel motor Türkiye için önemliydi. Satışlar belki ilk etapta ciddi şekilde düşecek ama kârlılık ve ciroda benzer seviyeyi koruyacağız. Bu da az sayıda satışla kârlı bir şirket olacağımızı ortaya koyacak. Küçük motorlar konusunda şu anda beklemedeyiz. Acele hareket etmek istemiyoruz. Ama gelecekte özellikle emisyon standartlarına bağlı olarak yaşamak istiyorsak, küçük motor geliştirmek zorundayız. Bu önümüzdeki süreçte devreye girecek. Bu konuda Türkiye’ye şimdiden mesaj vermek isterim. Ama sonuçta biz şu anda bile lüks sınıfta emin adımlarla ilerliyoruz. Sedan pazarı olan Türkiye’de yeni S90 modelimizin önemli başarı elde    edeceğine inanıyorum.”