Moody's'den ‘notunuz yükselebilir’ mesajı

Notumuzu kırarak, 94 krizini ateşleyen kredi derecelendirme kuruluşu Moody's, Türkiye ekonomisinin IMF ve OECD'nin açıklamalarında olduğu gibi ‘‘cesaret verici’’ olduğunu açıkladı. Moody's, Türkiye Sorumlusu Larson, ‘‘notunuz yükselebilir’’ mesajı verdi. Türkiye'nin kredi notu halen ‘B1’.

IMF ve OECD gibi uluslararası ekonomi otoritelerini şaşırtan ekonomik iyileşme, Türkiye'nin kredi notuna da yansıyor. 1994'te Türkiye'nin kredi notunu düşürerek krize neden olan rating (kredi derecelendirme) kuruluşu Moody's, Türkiye ekonomisindeki gelişmeleri olumlu bulduğunu açıklayara, ‘‘kredi notunuz yükselebilir’’ mesajı verdi.

Moody's'in Türkiye sorumlusu David Larson, Türkiye ekonomisindeki gelişmelere olumlu baktıklarını, bu konuda IMF ile paralel düşündüklerini söyledi. Larson ekonomideki olumlu gelişmeler çerçevesinde, kredi notunda Türkiye'nin ‘‘durağan izleme’’ pozisyonunu, ‘‘olumlu izleme’’ şeklinde değiştirmeyi düşünmeye başladıklarını belirtti. Durağan izlemenin, olumlu izlemeye dönüşmesi, sonraki aşamada kredi notunun yükseltilebileceği anlamına geliyor.

ENFLASYONA BAKIYORUZ

David Larson, IMF Birinci Başkan Yardımcısı Stanley Fischer'in Türkiye ekonomisiyle ile ilgili olumlu mesajlarından sonra, Türkiye ekonomisindeki gelişmelerle ilgili IMF'nin görüşüne katıldıklarını belirterek, ‘‘Biz de Türkiye'deki gelişmelerin cesaret verici ve olumlu olduğunu ifade ediyoruz’’ dedi.

Türkiye'de ekonomik anlamda olumlu işaretlerin görülmeye başlandığını vurgulayan Larson, sözlerini şöyle sürdürdü:

‘‘Kamudaki zamların dondurulmasının, enflasyon üzerinde biraz etkili olduğuna inanıyoruz. Fakat burada halen üzerinde durduğumuz konu, enflasyonun iniş trendine girmesinin, tamamıyla kamu zamlarının dondurulmasından mı, yoksa bütçe disiplininin gerçekten sağlanmasından mı kaynaklandığı noktasındadır. Bunun cevabını alabilmemiz için galiba biraz beklememiz gerekecek. Bu süreçte özel sektördeki fiyat artışlarını da gözlemleyeceğiz.’’

David Larson, ‘‘Belki gelişmeler Türkiye'nin kredi notunu değiştirecek boyutta değil, ama izlenimimizi değiştirebilecek boyuttadır ve Türkiye'yi heran ‘‘Olumlu İzleme'ye alabiliriz’’ ifadesini kullandı.

ERKEN SEÇİM KAYGISI

Türkiye'de muhtemelen gelecek yıl erken seçimlerin yapılacağını hatırlatan David Larson, burada kendilerini kaygılandıran en önemli konunun, Yılmaz-Baykal mutabakatı sonrası erken seçimler çerçevesinde, gelecek yılbaşında kurulacak tarafsız bir hükümetin, şimdiki hükümetin aldığı kararları devam ettirip ettiremiyeceği hususunda olduğunu vurguladı.

Moody's Türkiye'ye en son 1997 Mart ayında ‘‘B1’’ notu vermiş ve ‘‘Durağan İzleme’’ye almıştı.

IMF ile Mısır modeli anlaşma

Moody's Türkiye sorumlusu David Larson, Türkiye'nin IMF ile yapmak istediği ve parasal yardımı içermeyen ‘‘özel anlaşma’’ konusuna da değindi. Bu tür bir anlaşmayı, üç yıl önce Mısır Hükümeti'nin de gerçekleştirdiğini belirten Larson, şunları söyledi:

‘‘Bu bir İzleme Anlaşması'dır. Mısır Hükümeti de üç yıl önce, IMF ile mali yardımı içermeyen bir anlaşma yapmak istemiş ve IMF'ye, ‘paraya ihtiyacım yok, uluslararası güvenilirliğe ihtiyacım' var diyerek başvurmuştu. IMF'de bunu kabul

etmiş ve bu çerçevede, Mısır sadece makro ekonomik hedefleri ve yapısal reformları gerçekleştirmeyi taahhüt ettiği bir anlaşma imzalamıştı. Bu anlaşma her iki tarafın da işine geldi. Mısır böylece ekonomik polikasını başarıyla yürüttüğünü IMF'ye resmi olarak tescil ettirirken, bunu uzun vadeli ve sıkı performans kriterlerine bağlı bir düzen içinde yapmamış oldu. IMF'den de ilave kaynak çıkmamış oldu. Bu anlaşma, Mısır tarafından başarıyla uygulandı.’’