Konut üretiminde “rölanti” dönemi
Güncelleme Tarihi:
A.A.
Oluşturulma Tarihi: Ocak 16, 2008 11:17
Türkiye İnşaat Sanayicileri İşveren Sendikası (İNTES) Yönetim Kurulu Başkanı Şükrü Koçoğlu, biriken stoklar ve talep daralması nedeniyle konut üretiminin şu an “rölantide” olduğunu söyledi.
Koçoğlu, “konut üretimi şu an rölantide olsa da sektörü yine parlak günler bekliyor” dedi.
Koçoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, önceki yıl artan taleple çok sayıda konut üreten müteahhitlerin, talebin azalması nedeniyle bekleme sürecine girdiğini, ellerindeki stokları tüketmeye çalıştıklarını kaydetti.
Tutsat (mortgage) sistemine Türk toplumunun ekonomik yapısı ve bankaların hazır olmadığını başından beri söylediklerini, bu nedenle bu sisteme umut bağlayanların hayal kırıklığı yaşadığını ifade eden Koçoğlu, “Bu sistemden bugün iki asgari ücrete sahip olanlar bile faydalanamaz. Hane geliri en az bin 500 ya da 2 bin YTL olanlar ancak 100 metrekarelik bir konut için bu sistemden faydalanabilir” dedi.
Koçoğlu, iki yıl önce artan talebi dikkate alarak çok sayıda konut yapanların bugün yığılan stokları eritme çabasına girdiklerini, Toplu Konut İdaresi'nin de (TOKİ) konut üretiminde frene basmamasının stokların artmasını tetiklediğini anlattı.
Gelinen tabloda, tahmin ettikleri gibi lüks konutlar haricindekilerin fiyatlarının düştüğünü belirten Koçoğlu, “Bu durum, yatırım amaçlı konut almanın mantığının olmadığını ortaya koydu. Oysa, fiyatların düşeceğini söylediğimde birçok müteahhit meslektaşım bana tepki göstermişti” dedi.
Koçoğlu, konut kredisi faizleri 1,30'lara kadar düşse de bunun, piyasayı yeniden canlandırmak için şimdilik yeterli görülmediğini, faizlerin, yüzde 1'in altına düşme beklentisinin konut almak isteyenleri de bekleme sürecine sürüklediğini vurgulayarak, “Zaten bugüne kadar konut alanların önemli bölümü ihtiyaçtan değil yatırım amaçlı alanlardan oluştu. Konut ihtiyacı olan dar gelirliler halen beklemede” diye konuştu.
SEKTÖRÜ YİNE PARLAK GÜNLER BEKLİYOR
Koçoğlu, sektördeki durgunluğun bir anda balon gibi yükselişe geçen inşaat malzemelerindeki artışın da önüne geçtiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
“Konut üretimi şu an rölantide olsa da sektörü yine parlak günler bekliyor. Çünkü, Avrupa Birliği'ne uyum çalışmaları kapsamında, köydeki nüfusun yüzde 15'ler hatta bunların da altına çekilmesi isteniyor. Bu da gösteriyor ki köylerden kentlere göç devam edecek. Her göç de konuta talebi artıracak.”
TOKİ'NİN REKABETİ
Koçoğlu, yap-sat olarak adlandırılan yöntemle konut üretip satan müteahhitler rölantiye geçerken TOKİ'nin hızla konut üretmeye devam ettiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu kurumun, konut üretimi yerine ucuz arsa üretmesi daha uygun olacak. Çünkü, TOKİ ürettiği konutların arsaları için bedel ödemiyor. Hazine arazilerini değerlendiren bu kurum, bu sayede daha ucuz konut yapınca haksız rekabet ortamı oluşuyor.”
Koçoğlu, her şeye rağmen müteahhitlerin karamsarlığa kapılmaması, önümüzdeki bir kaç ay içinde olmasa da uzun vadede sektörde yine canlanmanın olacağını düşündüklerini sözlerine ekledi.
Koçoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, önceki yıl artan taleple çok sayıda konut üreten müteahhitlerin, talebin azalması nedeniyle bekleme sürecine girdiğini, ellerindeki stokları tüketmeye çalıştıklarını kaydetti.
Tutsat (mortgage) sistemine Türk toplumunun ekonomik yapısı ve bankaların hazır olmadığını başından beri söylediklerini, bu nedenle bu sisteme umut bağlayanların hayal kırıklığı yaşadığını ifade eden Koçoğlu, “Bu sistemden bugün iki asgari ücrete sahip olanlar bile faydalanamaz. Hane geliri en az bin 500 ya da 2 bin YTL olanlar ancak 100 metrekarelik bir konut için bu sistemden faydalanabilir” dedi.
Koçoğlu, iki yıl önce artan talebi dikkate alarak çok sayıda konut yapanların bugün yığılan stokları eritme çabasına girdiklerini, Toplu Konut İdaresi'nin de (TOKİ) konut üretiminde frene basmamasının stokların artmasını tetiklediğini anlattı.
Gelinen tabloda, tahmin ettikleri gibi lüks konutlar haricindekilerin fiyatlarının düştüğünü belirten Koçoğlu, “Bu durum, yatırım amaçlı konut almanın mantığının olmadığını ortaya koydu. Oysa, fiyatların düşeceğini söylediğimde birçok müteahhit meslektaşım bana tepki göstermişti” dedi.
Koçoğlu, konut kredisi faizleri 1,30'lara kadar düşse de bunun, piyasayı yeniden canlandırmak için şimdilik yeterli görülmediğini, faizlerin, yüzde 1'in altına düşme beklentisinin konut almak isteyenleri de bekleme sürecine sürüklediğini vurgulayarak, “Zaten bugüne kadar konut alanların önemli bölümü ihtiyaçtan değil yatırım amaçlı alanlardan oluştu. Konut ihtiyacı olan dar gelirliler halen beklemede” diye konuştu.
SEKTÖRÜ YİNE PARLAK GÜNLER BEKLİYOR
Koçoğlu, sektördeki durgunluğun bir anda balon gibi yükselişe geçen inşaat malzemelerindeki artışın da önüne geçtiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
“Konut üretimi şu an rölantide olsa da sektörü yine parlak günler bekliyor. Çünkü, Avrupa Birliği'ne uyum çalışmaları kapsamında, köydeki nüfusun yüzde 15'ler hatta bunların da altına çekilmesi isteniyor. Bu da gösteriyor ki köylerden kentlere göç devam edecek. Her göç de konuta talebi artıracak.”
TOKİ'NİN REKABETİ
Koçoğlu, yap-sat olarak adlandırılan yöntemle konut üretip satan müteahhitler rölantiye geçerken TOKİ'nin hızla konut üretmeye devam ettiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu kurumun, konut üretimi yerine ucuz arsa üretmesi daha uygun olacak. Çünkü, TOKİ ürettiği konutların arsaları için bedel ödemiyor. Hazine arazilerini değerlendiren bu kurum, bu sayede daha ucuz konut yapınca haksız rekabet ortamı oluşuyor.”
Koçoğlu, her şeye rağmen müteahhitlerin karamsarlığa kapılmaması, önümüzdeki bir kaç ay içinde olmasa da uzun vadede sektörde yine canlanmanın olacağını düşündüklerini sözlerine ekledi.