Keçeciler: Hibe petrolden haberdarım

ANAP hükümetlerinde petrolden sorumlu Devlet Bakanı olarak görev alan Mehmet Keçeciler, Milli Savunma Bakanı İsmet Sezgin'in Körfez Savaşı sonrasında Birleşik Arap Emirlikleri'nden hibe olarak gönderilen 100 milyon doların kaybolduğu açıklaması üzerine, ‘‘Türkiye'ye hibe petrol geldiğini duymuştum’’ dedi.

Milli Savunma Bakanı İsmet Sezgin'in, Körfez Savaşı sonrasında Türkiye'ye Birleşik Arap Emirlikleri'nden yardım olarak gönderilen 100 milyon doların kaybolduğu açıklaması, dün Ankara'yı karıştırdı. ANAP hükümetlerinde petrolden sorumlu devlet bakanı olarak görev yapmış olan Konya Milletvekili Mehmet Keçeciler, Türkiye'ye hibe petrol geldiğini duyduğunu belirtti. Keçeciler, ‘‘Suudi Arabistan'ı duydum ama Birleşik Arap Emirlikleri'ni bilmiyorum’’ dedi. Keçeciler, Tüpraş'ın dış petrol alımlarında, alınan miktarın karşılığını TL cinsinden Merkez Bankası'na yatırdığını belirterek şu bilgiyi verdi: ‘‘Ne tür petrol gelirse gelsin, işlem böyle yapılır. Eğer gelmişse bunun karşılığı Tüpraş tarafından yatırılmıştır. Çünkü burada sözkonusu olan devletin alacağı, yani Hazine'nin. Petrol Tüpraş'a verilmiyor ki. Ben beyaz faturalı dediğimiz böyle hibe petrol alındığını duydum. Ama Suudi Arabistan'dan geldiğini duydum.’’

TANER'İN YORUMU

O dönemde de ekonomiden sorumlu olan Devlet Bakanı Güneş Taner, ‘‘BAE bize yardımda bulunmadı, ucuz petrol verdi. Konu, piyasa fiyatları ile ucuz petrol arasındaki farktan kaynaklanıyor olabilir’’ yorumunu yaptı.

Taner dün Hürriyet'in sorularını yanıtlarken, Milli Savunma Bakanlığı'nın bu konuda bilgi sahibi olamayacağını bildirdi. Taner, savaş sonrası Türkiye'nin zararının karşılanması amacıyla bir fon oluşturulduğunu hatırlatarak, ‘‘Bu fona yapılacak yardımlarla bizzat o dönemde ben ilgilendim’’ dedi ve şöyle devam etti:

‘‘O dönemde Türkiye'nin zararını biz 2-3 türlü karşılamaya çalıştık. Suudi Arabistan 1.2 milyar, Kuveyt ise 800 milyon dolar yardımda bulundu. 100 milyar dolarlık hibe askeri yardım geldi. Ayrıca Japonya da Türkiye'ye çok düşük faizli ve uzun vadeli kredi verdi. 1 milyon Mark civarında da Almanya'nın yardımı söz konusu oldu.’’

Taner, sözlerini şöyle sürdürdü:

‘‘Birleşik Arap Emirlikleri ve Katar, Türkiye'nin zararının karşılanması için oluşturulan fona hiçbir katkıda bulunmadı. Ben de bunun üzerine her iki ülkeye de gittim. Birleşik Arap Emirlikleri ile uzun süren pazarlık sonucunda düşük fiyattan bize petrol satması konusunda kendilerini ikna ettim. Hatırladığım kadarıyla o dönemde petrol fiyatları 35 dolara kadar yükselmişti. Biz ise Birleşik Arap Emirliklerinden 18 dolara petrol aldık. Hibe falan da değil. 18 dolar üzerinden parasını cebimizden peşin ödeyip petrolü aldık. Belki aradaki farktan yola çıkarak bir açık varmış gibi davranabilirler. Ancak o dönemin kayıtları, Hazine Müsteşarlığı ve Dışişleri Bakanlığı'mızda mevcut. Bakılırsa orada hepsi bulunur.’’