İşşizlik maaşına ‘asgari’ öneri

Güncelleme Tarihi:

İşşizlik maaşına ‘asgari’ öneri
Oluşturulma Tarihi: Şubat 12, 2017 21:33

BU yıl işsizlik sigortası fonundan 11 milyar TL’nin istihdam teşviki olarak işverenlere ayrılmasının ardından işçiler de,  fonda düzenleme yapılmasını istiyor.

Haberin Devamı

Türk-İş, yeniden düzenleme yapılarak işsizlik maaşlarının asgari ücret düzeyine getirilmesini önerdi. Türk-İş Başkanı Ergün Atalay, üst üste açıklanan istihdam paketleri için gereken kaynağın alındığı işsizlik sigortası fonunun, işçi, işveren ve devlet katkısıyla oluşturulduğunu vurguladı. Bu fonun kuruluş amacının ise, işsizlere zor zamanlarda destek olmak olduğunu söyleyen Atalay şöyle devam etti: “Ama bakıyoruz ki, fondan faydalanmak zorunda kalan bir başka deyişle işsiz kalan kardeşlerimize fon gayet cimri davranırken; istihdam paketi için bir kalemde 11 milyar TL aktarılabiliyor. Böyle bir düzenleme yapıldı amaç istihdamı artırmak. Bakın daha yeni en yüksek işsizlik sigortası maaşı, bin 421 TL’ye yükseltildi. Geçen yıl bu rakam sadece bin 318 TL idi. En düşük işsizlik maaşı ise 719 TL. Kendi istek ve kusurunu dışında işini kaybedenler, son 120 gün içinde prim ödeyerek ve son 3 yılda en az 600 gün işsizlik sigortası primi ödeyerek maaş alabiliyor. Bu koşullar değiştirilmeli.”

Haberin Devamı

İŞSİZLİK MAAŞI DA ARTSIN

İşsizlik maaşının da arttırılması gerektiğini söyleyen Atalay, “En düşük işsizlik maaşı da asgari ücret seviyesine çıkarılsın. 719 lira yerine bin 400 TL ödensin işsizlere. Bu rakam kademeli olarak ödenen prime göre arttırılabilir” diye konuştu. Atalay, bu önerilerini önümüzdeki günlerde ilgili taraflara ileteceklerini belirtirken; işsizlik maaşından yararlanma koşullarının da kolaylaştırılması gerektiğini sözlerine ekledi.

ÇALIŞANIN STATÜSÜ YAZILI BELİRLENSİN

TÜRK-İş Başkanı Atalay, Türkiye Varlık Fonu’na devredilen kamu sermayeli şirketlerin, banka ve finans kuruluşlarının, özelleştirme programında bulunan şirketlerde çalışanların statüsünün ne olacağının yazılı olarak netleştirilmesi gerektiğini belirterek, “Türkiye’de ulusal tasarruf oranının yükseltilmesi için çaba gösterilmesi olumludur. Ancak bu yaklaşım ‘yeni bir özelleştirme’ uygulamasına dönüşmemeli, ‘geleceğe ipotek’ sonucuna yol açmamalıdır” diye konuştu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!