İngiltere 8 bankaya 437 milyar dolarlık can simidi uzattı
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Ekim 09, 2008 00:00
İngiltere hükümeti 8 büyük bankasını kurtarmak için 250 milyar poundluk (437 milyar dolar) bir paket açıkladı. Büyük kurtarma paketi kapsamında ülkenin en büyük 8 bankasına 50 milyar pound (87.2 milyar dolar) enjekte edecek olan İngiltere’de hazine de en az 200 milyar poundluk (350 milyar dolar) özel likidite paketini kullanıma sunacak.
İNGİLTERE hükümeti, bankalarını kurtarmak için kesenin ağzını açtı. 250 milyar poundluk (437 milyar dolar) büyük kurtarma paketi kapsamında ülkenin en büyük 8 bankasına 50 milyar pound (87.2 milyar dolar) enjekte edecek olan İngiltere’de hazine de en az 200 milyar sterlinlik (350 milyar dolar) bankalara özel likidite paketini kullanıma sunacak. Banco Santander’in İngiltere ayağı Abbey, Barclays, HBOS, HSBC, Lloyds TSB, Nationwide Building Society, Royal Bank of Scotland ve Standard Chartered paketten yararlanacak bankaları oluşturacak.
Üç aşamalı paket
Başbakan Gordon Brown’ın bankacılık sistemine güveni yeniden kazandırmak için açıkladıklarını belirttiği 3 aşamalı paketin ana hatları şöyle:
İngiltere Merkez Bankası özel bir likidite sınıfında olan bankalara kısa vadeli borçlanma için açtığı limiti 100 milyar pounddan 200 milyar pounda yükseltecek.
200 milyar pounda kadar olan bu kredi bankalara ticari faiz oranlarından sunulacak. Bu yolla bankaların birbirine kredi açması sağlanmaya çalışılacak.
En büyük 8 bankaya 50 milyar dolarında likidite enjekte edilecek. Bu iki aşamada yapılacak. Bankalar ile 25 milyar dolarlık sermaye artırımı için hükümetten borç alacak.Bu orç bankalara tercihli hisse karşılığı verilecek. İstenirse bir 25 milyar dolar daha sağlanabilecek.
Sistemde yer alabilmek için bankalar yönetici maaşları ve temettüler konusunda bir anlaşma imzalayacak.
Paketten yararlanan bankalar, ev almak isteyenlere ve küçük işletmelere kredi kolaylığı sağlamak konusunda tam taahhüt verecek.
Bankaların birbirine borç vermekten kaçınmasından doğan krizi engelleyebilmek için sektöre kredi garantisi sunan hükümet bu yolla kısa ve orta vadeli kredi açma ortamının yeniden oluşmasını sağlamaya çalışıyor. Ülkenin en büyük 8 bankasının yanısıra farklı bankaların da plandan yararlanmak için başvuruda bulunabileceklerine dikkat çeken Hazine yetkililerinden şu yorum geldi: "Mükellefler devletin ele aldığı hisseler sayesinde kára bile geçebilirler" diyor. Maliye Bakanı Alistair Darling ise "Paket olağandışı zamanlar için hazırlandı. Ancak, doğru kullanıldığı taktirde herkese kazandırması gerekiyor."
İngiltere Merkez Bankası (BOE), piyasalar istikrara kavuşana kadar 3 aylık sterlin cinsi ve haftalık dolar cinsi borç verme ihalelerine devam edecek. Verilen borçlar karşılığında daha geniş teminat kabul edilecek. BOE ayrıca, gelecek hafta bankacılık sistemindeki likidite ve iskonto penceresi imkanı içeren kalıcı bir rejim de önerecek. İngiltere hükümeti alınan tedbirler hakkında Avrupa Komisyonu’nun da bilgilendirildiğini açıkladı.
Brown: Aşırı risk alımına karşı harekete geçilmeli
BANKALARA likidite sağlama ve sermayelendirme planının ayrıntıları hakkında konuşan İngiltere Başbakanı Gordon Brown, kurtarma planının İngiltere bankacılık sistemini uzun vadede korumayı amaçladığını belirtti. İngiltere’nin piyasalara likidite sağlamaktan fazlasını yapmasının gerektiğini söyleyen Brown, "Küresel finans piyasaları işlemez hale geldi. İngiltere’nin AB çapında bir finansal plan için aktif olarak görüşmeler yürütüyor. Sorumsuzca aşırı risk alınmasına karşı harekete geçilmeli" dedi.
IMF: Bu 1930’dan sonra en büyük çöküş
ULUSLARARASI Para Fonu (IMF), dünya ekonomisinin, 1930’lardan bu yana karşılaşılan en tehlikeli finansal şoktan dolayı, önemli bir düşüşe girmekte olduğunu bildirdi. IMF ve Dünya Bankası’nın yıllık Güz Toplantıları öncesinde yayımlanan Dünyanın Ekonomik Görünümü raporunda, küresel büyümenin, 2008’de önemli ölçüde yavaşlaması ve mütevazı bir toparlanmanın, ancak 2009’un erken olmayan aylarında başlamasının beklendiği dile getirildi. Raporda, "durum, olağanüstü belirsiz ve kayda değer olumsuz risklere maruz. Politikada acil sınav, finansal koşulların istikrara kavuşturulması ve bu arada yavaşlayan bir ortamda ekonomilerin sürdürülmesi ve enflasyonun kontrol altında tutulması" denildi. Bu gelişmeler ışığında, ortalama küresel büyümenin, geçen yılki yüzde 5 rakamından bu yıl yüzde 3.9’a gerilemesinin beklendiği bildirildi. 2009 büyümesi yüzde 3 tahmin edildi. Raporda, Türkiye’de de başka yerlerde olduğu gibi, kısa vadede büyümenin yavaşlamasının beklendiği belirtildi.
HSBC yardımı reddetti
HÜKÜMET paket kapsamında hangi bankaya ne kadar nakit aktarılacağı konusunu henüz netleştirmedi. Adı geçen bankaların paket konusundaki tepkileri ise genellikle olumlu oldu. Avrupa’nın en büyük bankası HSBC Holdings ise İngiltere Hükümeti’nin küresel finansal kriz kapsamında ülkede mali sıkıntı içerisinde olan bankalar için hayata geçirdiği destek paketini kullanmayacağını açıkladı. HSBC Holdings’in güçlü sermaye yapısını, kendi kaynaklarını kullanarak koruyabileceği bildiren banka yetkilileri, şu açıklamayı yaptı: "HSBC’nin İngiliz Hükümetini’nin bugün sunduğu özel likidite paketinden faydalanmak adına bir planı bulunmuyor. Bankaların ana sermaye oranlarını güçlü kılmaları gereğine katılıyoruz. Ancak, HSBC olarak biz halihazırda güçlü olan ana sermaye yapımızı yine kendi kaynaklarımızı kullanarak korumaya devam edeceğiz."
Üç aşamalı paket
Başbakan Gordon Brown’ın bankacılık sistemine güveni yeniden kazandırmak için açıkladıklarını belirttiği 3 aşamalı paketin ana hatları şöyle:
İngiltere Merkez Bankası özel bir likidite sınıfında olan bankalara kısa vadeli borçlanma için açtığı limiti 100 milyar pounddan 200 milyar pounda yükseltecek.
200 milyar pounda kadar olan bu kredi bankalara ticari faiz oranlarından sunulacak. Bu yolla bankaların birbirine kredi açması sağlanmaya çalışılacak.
En büyük 8 bankaya 50 milyar dolarında likidite enjekte edilecek. Bu iki aşamada yapılacak. Bankalar ile 25 milyar dolarlık sermaye artırımı için hükümetten borç alacak.Bu orç bankalara tercihli hisse karşılığı verilecek. İstenirse bir 25 milyar dolar daha sağlanabilecek.
Sistemde yer alabilmek için bankalar yönetici maaşları ve temettüler konusunda bir anlaşma imzalayacak.
Paketten yararlanan bankalar, ev almak isteyenlere ve küçük işletmelere kredi kolaylığı sağlamak konusunda tam taahhüt verecek.
Bankaların birbirine borç vermekten kaçınmasından doğan krizi engelleyebilmek için sektöre kredi garantisi sunan hükümet bu yolla kısa ve orta vadeli kredi açma ortamının yeniden oluşmasını sağlamaya çalışıyor. Ülkenin en büyük 8 bankasının yanısıra farklı bankaların da plandan yararlanmak için başvuruda bulunabileceklerine dikkat çeken Hazine yetkililerinden şu yorum geldi: "Mükellefler devletin ele aldığı hisseler sayesinde kára bile geçebilirler" diyor. Maliye Bakanı Alistair Darling ise "Paket olağandışı zamanlar için hazırlandı. Ancak, doğru kullanıldığı taktirde herkese kazandırması gerekiyor."
İngiltere Merkez Bankası (BOE), piyasalar istikrara kavuşana kadar 3 aylık sterlin cinsi ve haftalık dolar cinsi borç verme ihalelerine devam edecek. Verilen borçlar karşılığında daha geniş teminat kabul edilecek. BOE ayrıca, gelecek hafta bankacılık sistemindeki likidite ve iskonto penceresi imkanı içeren kalıcı bir rejim de önerecek. İngiltere hükümeti alınan tedbirler hakkında Avrupa Komisyonu’nun da bilgilendirildiğini açıkladı.
Brown: Aşırı risk alımına karşı harekete geçilmeli
BANKALARA likidite sağlama ve sermayelendirme planının ayrıntıları hakkında konuşan İngiltere Başbakanı Gordon Brown, kurtarma planının İngiltere bankacılık sistemini uzun vadede korumayı amaçladığını belirtti. İngiltere’nin piyasalara likidite sağlamaktan fazlasını yapmasının gerektiğini söyleyen Brown, "Küresel finans piyasaları işlemez hale geldi. İngiltere’nin AB çapında bir finansal plan için aktif olarak görüşmeler yürütüyor. Sorumsuzca aşırı risk alınmasına karşı harekete geçilmeli" dedi.
IMF: Bu 1930’dan sonra en büyük çöküş
ULUSLARARASI Para Fonu (IMF), dünya ekonomisinin, 1930’lardan bu yana karşılaşılan en tehlikeli finansal şoktan dolayı, önemli bir düşüşe girmekte olduğunu bildirdi. IMF ve Dünya Bankası’nın yıllık Güz Toplantıları öncesinde yayımlanan Dünyanın Ekonomik Görünümü raporunda, küresel büyümenin, 2008’de önemli ölçüde yavaşlaması ve mütevazı bir toparlanmanın, ancak 2009’un erken olmayan aylarında başlamasının beklendiği dile getirildi. Raporda, "durum, olağanüstü belirsiz ve kayda değer olumsuz risklere maruz. Politikada acil sınav, finansal koşulların istikrara kavuşturulması ve bu arada yavaşlayan bir ortamda ekonomilerin sürdürülmesi ve enflasyonun kontrol altında tutulması" denildi. Bu gelişmeler ışığında, ortalama küresel büyümenin, geçen yılki yüzde 5 rakamından bu yıl yüzde 3.9’a gerilemesinin beklendiği bildirildi. 2009 büyümesi yüzde 3 tahmin edildi. Raporda, Türkiye’de de başka yerlerde olduğu gibi, kısa vadede büyümenin yavaşlamasının beklendiği belirtildi.
HSBC yardımı reddetti
HÜKÜMET paket kapsamında hangi bankaya ne kadar nakit aktarılacağı konusunu henüz netleştirmedi. Adı geçen bankaların paket konusundaki tepkileri ise genellikle olumlu oldu. Avrupa’nın en büyük bankası HSBC Holdings ise İngiltere Hükümeti’nin küresel finansal kriz kapsamında ülkede mali sıkıntı içerisinde olan bankalar için hayata geçirdiği destek paketini kullanmayacağını açıkladı. HSBC Holdings’in güçlü sermaye yapısını, kendi kaynaklarını kullanarak koruyabileceği bildiren banka yetkilileri, şu açıklamayı yaptı: "HSBC’nin İngiliz Hükümetini’nin bugün sunduğu özel likidite paketinden faydalanmak adına bir planı bulunmuyor. Bankaların ana sermaye oranlarını güçlü kılmaları gereğine katılıyoruz. Ancak, HSBC olarak biz halihazırda güçlü olan ana sermaye yapımızı yine kendi kaynaklarımızı kullanarak korumaya devam edeceğiz."