IMF'yle anlaşmaya iş dünyasından onay

Hükümetin IMF'ye verdiği Ekonomik Politikalar Bildirgesi'ne iş dünyasından da destek geldi. İş dünyası temsilcileri, hükümetin taahhütlerini yerine getirmesi halinde, ekonomideki iyileşmeye paralel olarak IMF desteğinin artacağı görüşünde birleşiyorlar.

Hükümetin IMF ile yaptığı Yakın İzleme Anlaşması'nı oluşturan ve önceki gün Başbakan Mesut Yılmaz tarafından açıklanan ‘‘Ekonomik Politikalar Bildirgesi’’, iş dünyasından da onay aldı. Dün, 7 sayfa ve 19 maddeden oluşan bildirgeyi değerlendiren iş dünyası temsilcileri, hükümetin taahhütlerini yerine getirmesi halinde IMF'in daha net bir destek vereceği görüşünde birleşiyorlar.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Fuat Miras, IMF ile yapılan anlaşmada yer alan birçok önlemi kendilerinin de dile getirdiğini belirterek, IMF'nin, yapılan anlaşma çerçevesinde Türkiye'ye harhangi bir taahhütte bulunabilmesi için bütün konuların Türkiye ile IMF arasında karşılıklı protokole bağlanması gerektiğini kaydetti. Söz konusu kararların karşılıklı alınmış tavsiye kararları olduğunu ifade eden Miras, şöyle konuştu:

ETKİSİ GÖRÜLÜYOR

‘‘Bu kararları uygulayıp, uygulamamak bizim hükümetin yetkisi içinde. Hükümet bu kararları uygulamaya başladığı zaman IMF olumlu ışığını yakacak. Bu öneriler bir takım finans çevreleri tarafından olumlu mütalaa edilecek. Bu olumlu mütalaanın etkileri de şimdiden ortaya çıkmaya başladı. Bir sürü kuruluş Türkiye'ye kredi açmak istiyor. Bir sürü banka düşük faizli kredi bulabiliyor. Bütün bunlar olumlu sinyaller.’’

Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Zafer Çağlayan da anlaşmanın Türkiye'nin enflasyonla mücadelesinin bir parçası olduğunu belirterek, anlaşmanın iki şeyi olumlu etkileyeceğini kaydetti. Olumlu etkilerden birinin yüksek faizli iç borcun dış borca dönüştürülmesi ve uzun vadeli, düşük faizli dış borç bulunmasının kolaylaşması olduğunu anlatan Çağlayan, ikincisinin de Türkiye'ye yabancı sermaye ve teknoloji gelmesinin sağlanacak olması şeklinde açıkladı.

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Yıldırım, hükümetin İMF ile yaptığı yakın izleme anlaşmasını genel hatlarıyla olumlu karşıladıklarını ifade ederken, ‘‘Hükümetin IMF'ye verdiği taahhüde sadık kalıp seçim ekonomisi uygulamaması gerekli’’ dedi. Yıldırım, yaptığı yazılı açıklamada, IMF'ye 4.5 olarak sunulan l998 büyüme hedefinin gerçekçi olmadığını kaydetti. Büyümenin ilk çeyrekte yüzde 8.l olduğuna ve yıllık yüzde 4.5 büyüme hedefinin tutturulabilmesi için yılın son dokuz ayındaki büyüme hızının ortalama yüzde 3 olması gerektiğine işaret eden Yıldırım, bunun da ekonomiyi felce uğratmadıkça mümkün olamayacağını savundu.

Türkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın da Türkiye'nin Uluslararası Para Fonu (IMF) ile imzaladığı Yakın İzleme Anlaşması ile kendisine düşen görevleri ciddiyetle uygulayarak, verdiği taahhütleri yerine getirmekle yükümlü olduğunu söyledi.

Budak: Mektup ibret verici

DİSK (Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu) Genel Başkanı Rıdvan Budak, IMF'ye verilen taahhütlerin hükümet üyelerinin aralarındaki sözleşmelere aykırı bir nitelik taşıdığını ileri sürdü. Budak, IMF'ye sunulan mektupta emekçiler açısından iki çarpıcı gelişmenin bulunduğunu, bunlardan birincisinin 'emeklilik yaş sınırının yükseltilmesi', ikincisinin de 'vergilerin azaltılacağı noktasında ilan edilen değişikliğin bir yıl daha geciktirilerek yasalaştırılmak istenmesi' olduğunu söyledi. İktidarın vergi ve sosyal güvenlik alanında ciddi reform yapma niyetinin olmadığını savunan Budak şöyle dedi: ‘‘Getirilmek istenen yaş ve prim sınırlarıyla işçiye 'Sigortalı olma', 'Kayıt dışı kal' denilmektedir. Kimse emekli olamayacağını bile bile sigorta primi yatırmayacaktır. Ekonominin en büyük sorunu olan kayıt dışı konusunda mektupta tek söz bile etmeyen iktidar, getirdiği uygulamalarla kayıt dışını özendirecektir. Mektup tüm bu yönleriyle ibret vericidir.’’