Hazır giyimde ‘yeşil dönüşüm’ hızlandı

Güncelleme Tarihi:

Hazır giyimde ‘yeşil dönüşüm’ hızlandı
Oluşturulma Tarihi: Aralık 17, 2021 07:00

Türkiye’nin Paris İklim Anlaşması’nı kabul etmesi ve COP26 hedeflerine katılmasının ardından hazır giyim sektöründe yeşil dönüşüm heyecanı başladı. Bir kaç yıldır sürdürülebilirlik adına çalışmalar yapmaya başlayan şirketler, karbon ayak izi ölçümü için danışmanlık almaya başladı.

Haberin Devamı

TEKSTİL ve hazır giyim sektörleri sürdürülülebilir dönüşüm için adımlarını hızlandırdı. 2021 yılını 30 milyar doları aşan ihracat ve iç pazar tüketimiyle kapatmaya hazırlanan sektör, Yeşil Mutabakat, Paris İklim Anlaşması, ve COP26 gelişmelerini yakından takip ediyor. Bu kapsamda, daha yeşil, çevreci ve sürdürülebilir üretimi odağına alan şirketler, bir yandan söz konusu alanlarda yatırım yaparken bir yandan da karbon ayak izi ölçümü için danışmanlık almaya başladı. Firmalar, 2023 gelmeden kurumsal karbon ayak izini olabildiğince düşürmeye çalışıyor. Yeşil dönüşüm kapsamında finansal destek talebinde bulunan şirketlerin bir diğer beklentisi ise Paris İklim Anlaşması kapsamında Türkiye’ye sağlanan 3 milyar 157 milyon dolarlık kaynağın özel sektöre kullandırılacak 1 milyar 150 milyon dolarlık kısmından faydalanmak.

Haberin Devamı

Hazır giyimde ‘yeşil dönüşüm’ hızlandı

38 BİN ŞİRKET VAR

Sosyal Güvenlik Kurumu ağustos ayı istatistiklerine göre hazır giyim sektöründe 38 bin 590 şirket faaliyet gösteriyor ve yine İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçı Birlikleri (İHKİB) verilerine göre, bu şirketlerin 18 bine yakını ihracatçı. Bu yılın ocak-ekim döneminde 16.7 milyar dolar hazır giyim ihracatı gerçekleştiren şirketler, ihracatının yüzde 60’a yakınını Avrupa Birliği’ne gerçekleştiriyor. Avrupa ise Yeşil Mutabakat kapsamında özellikle söz konusu bölgede faaliyet gösteren alım grupları, bu alanda yapılan dönüşümü daha çok önceliklendiriyor.

TÜRKİYE ÖNDE

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Hazır Giyim ve Konfeksiyon Sektör Meclisi Başkanı Şeref Fayat, H&M ve Inditex gibi firmaların Yeşil Mutabakat öncesi, tedarikte bulunduğu her ülkeden sürdürülebilir üretim noktasında standartlar istediğini söyleyerek,“Karbon ayak izi vergisinde tekstil ve hazır giyim sektörleri öncelikli sektörler arasında değil. Ancak, büyük alıcılar 2023’ten itibaren bunu talep etmeye başladılar. Artık Türkiye hazır giyim sektörü de bu kapsamda çalışmalarını hızlandırdı. Daha az su, recycle ürün kullanımı ve fosil yakıtların azaltılmasının yanı sıra çalışmaların sonuçlarını ölçmek üzere özel şirketlerden karbon ayak izini ölçmek için danışmanlık da almaya başladı. Bu konuda rakip ülkelerle kıyaslandığında en önde olan ülke Türkiye” açıklamasında bulundu.

Haberin Devamı

‘2022’DE SONUÇLARI GÖRECEĞİZ’

TÜRKİYE Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Ramazan Kaya da, yeşil dönüşüm ile ilgili olarak özellikle şirketlerin yenilenebilir enerji, atık su yönetimi ve fosil yakıtla ile ilgili büyük bir dönüşümden geçtiğini söyledi. Kaya, “Yeni yapılan fabrikalar, çatılarına güneş panelleri kuruyor. İkincisi mevcut fabrikalar da bu konuda dönüşüm yaşıyor. Bir diğer önemli gelişme ise atık su yönetiminde yaşanıyor. Yağmur suyu ve atık suların yeniden değerlendirilmesi için arıtma sistemler kuruluyor. Bu çalışmaların etkilerini ve sonuçlarını 2022’de çok daha yoğun bir şekilde göreceğiz” ifadelerini kullandı.

İHRACATIN YÜZDE 70’İ AB VE İNGİLTERE’YE

Haberin Devamı

İSTANBUL Hazır Giyim İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Mustafa Gültepe de, “Hazır giyim ihracatımızın yaklaşık yüzde 70’ini AB ülkelerine ve İngiltere’ye yapıyoruz. AB, hazır giyim ve konfeksiyon sektörü için büyük olasılıkla 2026’da sınırda karbon vergisi uygulamaya başlayacak. Sınırda karbon vergisinin ton başına 30 veya 50 Euro olarak düzenleneceği tahmin ediliyor. Bu düzenlemelerin Türk hazır giyim sektörü için yıllık 130-190 milyon Euro civarında bir maliyeti olacağı hesaplanıyor. Maliyeti azaltmak ve sektörü hızla Yeşil Mutabakat’a hazırlamak için çeşitli projeler ve bilgilendirme faaliyetleri yürütüyoruz. Avrupa Komisyonu tarafından açıklanan eylem planları ve politika dokümanlarını sıkı şekilde takip ediyoruz. Ulusal ve uluslararası alanda görüşlerimizi ilgili kurum ve kuruluşlara iletirken sektörü doğru şekilde yönlendirebilmek üzere faaliyetlerimizi gerçekleştiriyoruz. Bu kapsamda, hem AB ile hem de Türkiye çapında çeşitli projeler ve çalışmalarımız var” şeklinde konuştu.

BAKMADAN GEÇME!