Geleceğe ilişkin senaryolar

Güncelleme Tarihi:

Geleceğe ilişkin senaryolar
Oluşturulma Tarihi: Mart 13, 2001 00:00


Son dört ayın en önemli ve herkes için en hayati sorusu bu. Bu yazının ilerleyen bölümlerinde Ata Yatırım Menkul Değerler Araştırma Bölümü tarafından hazırlanan oldukça gelişkin bir rapordan alıntılar yaparak bu soruya yanıt arayacağız. Ama son iki gündür borsanın durumunun ne olduğu hakkında bir kaç detay verdikten sonra.
Haberin Devamı

Borsa dolar bazında bakıldığında hala 0.90 cent seviyelerinde. Bugünkü durum göz önüne alındığında borsacılar bunun "ucuz bir seviye olmadığını" belirtiyor. Üstelik İMKB'de işlem gören hisse senetlerinin piyasa değeri dolar bazında 16 Şubat'tan bu yana yüzde 48 oranında gerileyip 33 milyar dolara inmesine rağmen…

Dünün kısa hikayesi…

Kısa vadenin en temel sorunu ise yine siyasi risk. Borsacılara göre çöpe atılan programın en büyük eksikliği siyasi destek eksikliği idi. Hatta bazı siyasilerin kösteğinden bile söz etmek mümkün. Yeni programda, (ya da bakan Derviş'in deyimi ile Ulusal Program) daha ilk adım bile atılmadan başlayan itiraz sesleri borsanın canını çok fazla yakıyor. Örneğin Emlakbank ile ilgili olarak Bakan Faruk Bal'ın söyledikleri Salı günü ilk seanstaki yüzde 6'lık düşüşün en önemli nedeniydi. Fakat öğleden sonra yine Bakan Bal tarafından yapılan açıklamalar borsanın hiç olmazsa ilk seanstaki kaybını geri almasını sağladı.

Borsacıların kafasındaki ikinci soru ise bankacılık sektörü. Borsacılar, "daha düne kadar bankacılık sektöründe sorun olmadığı söyleniyordu. Şimdi ise en büyük sorunun burada olduğu yine aynı resmi ağızlar tarafından ifade ediliyor. Bu durum piyasada elbette biliniyordu ama çelişkili açıklamalar moral bozuyor, güveni azaltıyor" yorumunu yapıyor. Yani ikinci sorun da bankalar. Ki bunun da daha uzun süre borsayı etkilemesi bekleniyor.

Senaryolar…

Şirketler cephesinde ise başka bir senaryo sözkonusu. Ata Yatırım'ın yaptığı araştırmaya göre ortada iki senaryo var. İyi olanında durum şöyle:

  • Bankacılık sektöründeki problemler Şubat ayı içinde çözüme kavuşturulacak (sağlıksız bankaların TMSF'ye devredilmesi ve bankaların zarar görmüş sermaye yapıları IMF'den gelen fon ile tekrar kuvvetlendirilmesi). Gecelik faiz oranları iki haneli rakamlara düşecek.

  • Liranın dolar karşısındaki değeri yüzde 15 değer kaybı ile ortalama 795 bin olarak 770bin ve 820 bin arasında dalgalanacak.

  • Devalüasyon 2001 yılsonu enflasyonuna yüzde 8 ilave ederek, bu rakamı yüzde 25'e yükseltebilir.

  • Bir yıllık faiz oranları yüzde 60 civarında dalgalanacak.

  • GSYİH büyümesi 0 yada pozitif olacak.

    Ata Yatırım'a göre eğer bu senaryo gerçekleşirse bundan faydalanacak sektörler ise

  • Enerji

  • Sigorta

  • Gıda ve içecek

  • Petrol

  • Perakende Sektörleri olacak.

    Kötü senaryoda ise şunlar öngörülüyor:

  • Bankacılık sektöründeki sorunlar Nisan'a sarkar, TL likidite sıkışıklığı devam eder, faiz oranları üç haneli rakamlara ulaşır.

  • Türk Lirası, dolar kuru Şubat sonuna kadar psikolojik sınır olan bir milyon lirayı geçer. 2001 yılsonu için yıllık değer kaybının yüzde 60 olacağı kanısı yaygınlık kazanır.

  • Mali disiplin bozulur; faiz dışı harcamalar reel anlamda artar. Gelecek dönemler enflasyonu hakkındaki belirsizlikler artar.

  • Devalüasyon 2001 yılı yıllık enflasyonunu yüzde 20 arttırarak yüzde 40 yüzde 45 arasında bir rakama yükseltebilir.

  • Bir yıllık faiz oranları yüzde 75 oranında değişebilir..

  • GSYİH yüzde 3 oranında düşebilir.

    Bu durumdan yararlanacak sektörler ise :

  • Enerji

  • Sigorta

    Sektörleri olacak.

    Kamuoyuna sızanlar…

    Elbette bu rapor yayımlandıktan sonra Bakan Derviş'in hazırladığı programdan bazı rakamlar kamuoyuna sızdı.

  • Buna göre ortalama Hazine faizlerinin yüzde 66 olması öngörülüyor. Ki bu rakam iyimser senaryodan yüksek, kötümser senaryodan ise oldukça düşük bir rakam.

  • Enflasyon rakamı kötü senaryoda olduğundan biraz daha yüksek. TEFE'de yüzde 45, TÜFE'de yüzde 50 olarak öngörülmüş.

  • GSYİH büyüme oranı ise eksi seviyelerde. Fakat kötü senaryoda yüzde -3 olarak düşünülürken, Bakan Derviş'in programına göre yüzde - 2,5 olacak

  • Buna karşılık yine bakan Derviş programda önceliğin bankacılık sektöründeki rehabilitasyon olacağını söyledi. Ki bu da iyimser senaryonun bir parçası.

  • Belirsiz olan tek nokta dolar kurunun ne olacağı. Her iki senaryoda da şubat sonunda bu rakamın netleşeceği düşünülürken henüz böyle bir durum sözkonusu değil. Fakat yine kamuoyuna sızanlara göre yıl sonu rakamının 1 milyon 25 bin lira olması öngörülüyor.

    Yarın: Dolar borcu, dolar varlığı en yüksek şirketler, nakit zengini-nakit fakiri şirketler…

    Deniz Bayramoğlu
    Denizb@cnnturk.com.tr

  • Haberle ilgili daha fazlası:

    BAKMADAN GEÇME!