TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, ekonominin borsa, faiz ve döviz üçgeninden kurtulması gerektiğini savundu. Hisarcıklıoğlu, ekonomik tablonun birçok bacağının oturduğunu belirterek, ‘‘Faiz dışı bütçenin fazla vermesi, kamu borçlarında faiz durumunun aşağıya inmesi olumlu, ancak ekonomi pozitif büyümeye geçemiyor, bizi sıkıntıya sokan bu’’ dedi.Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, ekonominin borsa, faiz ve döviz üçgeninden kurtulması gerektiğini söyledi. Hisarcıklıoğlu, ekonomik tablonun birçok bacağının oturmuş durumda olduğunu ve enflasyonun hedeflenen rakama inme durumuna geldiğini belirterek, ‘‘Faiz dışı bütçenin fazla vermesi, kamu borçlarında faiz durumunun aşağıya inmesi olumlu, ancak ekonomi pozitif büyümeye geçemiyor, bizi en çok sıkıntıya sokan bu’’ dedi. Ekonomik krizin başlangıcının üzerinden 15 ay geçtiğini ve bu süreçte pozitif büyümeye geçilemediğini kaydeden Rifat Hisarcıklıoğlu, ‘‘İhracatta, sanayi kollarımızda belli bir kıpırdanma, bir hareketlilik var. Ancak buna karşın iç piyasada, gelir düşüklülüğünden kaynaklanan talep düşüklüğü de var’’ diye konuştu. Bir an önce, iç ya da dış piyasada pozitif büyümeye geçmek gerektiğini anlatan Hisarcıklıoğlu, şöyle devam etti: ‘‘Türk sanayisinin rekabet gücü artırılmalı. Bunun için de sanayinin önündeki engeller kaldırılmalı. Enerjinin pahalılığı, istihdamın üzerindeki sosyal payın ağırlığı, yüksek vergi oranları ve yüksek finansman oranları, sanayiyi sıkıntıya sokuyor, Türk sanayinin rekabet gücünü azaltıyor. Kur olması gereken yerin biraz altında gibi gözüküyor. Son yapılan hareketler belki biraz normalleştirmiştir. Ancak döviz, borsa ve faiz ekonominin ana göstergeleri değildir. Göstergelerarasında bunlar var ama ekonomi bu üçgenden kurtulmalı. Ekonomi tamamıyla borsa, faiz ve dövize endekslenmiş durumda. Halbuki esas olan sanayi üretiminin arttırılması, pozitif büyümeye geçebilmektir.’’YASALAR DEĞİŞMELİDemokrasilerde seçimin demokrasinin araçlarından biri olduğunu ifade eden Rifat Hisarcıklıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘‘Demokrasiye inanmış bir insanın seçime karşı olması mümkün değil.
Seçim her zaman, her şartta demokrasilerde geçerlidir. Ancak, Türkiye‘de Siyasi Partiler ve Seçim kanunları değişmeden yeni bir seçime gidilmemeli. Gerekli yasal değişiklikler yapılmadan seçime gitmek yanlış olur. Önce Siyasi Partiler ve Seçim kanunlarında değişiklik yapılmalı, sonra seçime gidilmeli. Türkiye genelinde 337 oda ve borsamızı gezdim. Siyasetçi ile halkın arasındaki bağı güçlendirmeliyiz, demokrasinin ana unsuru da budur. Milattan önceki elitler demokrasisinden, katılımcı demokrasiye gelindi. Katılımcı demokrasinin gereği olarak halkın hem siyasete olanilgisini güçlendirmek hem de sivil toplum kuruluşlarının gücünü artırmak lazım.’’AB süreci ile ilgili endişem yokTOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne (AB) giriş hedefinde herhangi bir endişeye kapılmadığını bildirdi. ‘‘Çünkü Türkiye 200 yıldır bu mücadelenin içinde. Cumhuriyetin kurucusu
Atatürk‘ün de gösterdiÄŸi hedef budur. AB'ye girmek ÅŸahıs deÄŸil, devlet politikasıdır’’ diyen HisarcıklıoÄŸlu, sözlerini şöyle tamamladı: ‘‘Parlamento'da grubu olan partiler AB‘ye giriÅŸ sürecinin karşısında deÄŸil. Bunda kimsenin tereddüdü yok. Türkiye‘nin AB‘ye ne kadar ihtiyacı varsa, AB‘nin de Türkiye'ye o kadar ihtiyacı var. Bunu hiç unutmamak lazım. Ä°ki tarafın da birbirlerine ihtiyacı var. Bu konuda bir ÅŸeye dikkat etmememiz lazım. Müzakereleri götürecek olan kiÅŸilerin ellerindeki kozları ve gücünü zayıf düşürmemesi gerekir.’’Sinan Aygün: TOBB ile aramızda çatlak yokAnkara Ticaret Odası (ATO) BaÅŸkanı Sinan Aygün Rıfat HisarcıklıoÄŸlu ile aralarında gerginlik olduÄŸu yönünde çıkan söylentilerin doÄŸru olmadığını söyledi. Aygün, ‘‘HisarcıklıoÄŸlu, benim 20 yıllık dostumdur, iÅŸ ortaklığım vardır. O nedenle aramızda bir çatlak olması sözkonusu deÄŸildir’’ diye konuÅŸtu. Sivil toplm örgütleri tarafından açıklanan AB deklarasyonundan önce bir deklarasyonun daha imzaya sunulduÄŸunu anlatan Aygün, 'Ä°ki açıklama da özünde aynı. Birinde AB'ye girerken dikkat edilmesi gerekenler, birinde de kaygılar ifade ediliyor. AB'ye tabii ki girmek istiyoruz. Ama onurumuzla" dedi. Aygün, AB deklarasyonunun teslimiyetçi bir yaklaşım olduÄŸunu söylemediÄŸini belirtirken, 'Birinci deklarasyonda Apo asılmasın, Kürtçe eÄŸitim serbest bırakılsın gibi birÅŸey yoktu. Ama ikinci deklarasyon bunları söylüyor. Ä°kinci deklarasyona imzamı 2 ay önce attım. Åžimdi de olsa bir daha atarım" dedi.Sıkıntı ÅŸahıslarda deÄŸil sistemdeÅžu anda erken seçimden öte, Siyasi Partiler ve Seçim kanunlarında deÄŸiÅŸikliÄŸe ihtiyaç bulunduÄŸunu vurgulayan TOBB BaÅŸkanı Rifat HisarcıklıoÄŸlu, ÅŸu deÄŸerlendirmeyi yaptı: ‘‘Öncelik budur. Sıkıntı ÅŸahlarda deÄŸil, sistemde yatıyor. Åžahıslarda sıkıntı yok. Parlamento‘da bizi temsil eden 550 milletvekili, içimizden çıktı. Bunlar ya arkadaşımız ya meslek grubundan, meslek arkadaşımızdır. Bunlar çevremizden insanlar. Erken seçim yaptınız, neyi deÄŸiÅŸtirecek? Ahmet gidecek, Mehmet gelecek. DeÄŸiÅŸen bir ÅŸey olmayacak. Milletvekillerinden hiç kimsenin sıkıntısı yok. Sıkıntı sistemden kaynaklanıyor. Ãœlke olarak ekonomiyi gündemin birinci maddesi haline getirmek zorundayız. Ekonomiyi gündemin üçüncü maddesine düşürdüğün zaman dikkati ve ilgiyi kaybedersin. Åžu anda sıkıntı siyasette deÄŸil, ekonomide. Bunu bilmek ve buna göre davranmak zorundayız.’’Â
button