Güncelleme Tarihi:
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, uzun süredir merakla beklenen Ekonomi Reformları’nın ayrıntılarını paylaştı. Erdoğan, yapılan çalışmanın özünde ekonomiyi yatırım, üretim, istihdam ve ihracat temelinde büyütme amacı olduğuna dikkat çekti.
Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen tanıtım toplantısı geniş bir katılımla yapıldı. ‘Ekonomi Reformları Tanıtım Toplantısı’nın İstiklal Marşı’nın kabulünün 100. yıl dönümünde yapıldığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’nin, istihsal mücadelesini, istiklal ve istikbal mücadelesi kadar önemli görüyoruz. İşte bu anlayışla tam da İstiklal Marşı’mıza yakışır şekilde ve aynı ruhla yaşadığımız devrin ihtiyaçlarına göre şekillendirdiğimiz yeni yol haritasını milletimizle paylaşıyoruz. İnşallah bu yol haritasını milletimizle, kurumlarımızla, iş dünyamızla tüm paydaşlar hep birlikte hayata geçireceğiz. Türkiye’yi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri haline getirmek için gece gündüz çalışarak hedeflerimize mutlaka ulaşacağız. Allah’ın yardımı ve milletimizin desteğiyle o günlerin çok yakın olduğuna yürekten inanıyoruz” dedi.
Erdoğan, Türkiye ekonomisinin yarınlarını şekillendireceğine inandıkları reform programının hazırlıklarının geçen yılın kasım ayından bu yana yürütüldüğünü belirterek, şu ifadeleri kullandı: “Üretimde verimlilik artışı sağlayarak potansiyel büyümemizi arttıracağız. Reel ekonomiyi daha da güçlendirerek, ithal girdi kullanımını azaltmış, katma değerli üretimle ihracatta yeni rekorlar kıran yerli ve milli bir ekonomi hedefliyoruz. Programın hazırlıkları sürecinde arkadaşlarımız, özel sektör temsilcileri ve sivil toplum kuruluşlarıyla bir araya gelerek tüm talepleri ve teklifleri dinledi. Sık sık ekibimle, heyetimle bir araya geldim ve değerlendirmeleri bu şekilde yaparak son şeklini verdik.”
ULUSLARARASI CAMİA VE BÜYÜKELÇİLERE
Ekonomik reform programı kitapçıklıklarını büyükelçilere ve uluslararası camiaya da dağıtılacağını söyleyen Erdoğan, reform programıyla güçlü yönleri perçinlerken sorun gördükleri alanlar için de gerçekçi ve ayakları yere sağlam basan çözümler getirdiklerini vurguladı. Erdoğan, şunları kaydetti: “Salgınla mücadeleyi kazanmakta kararlı olduğumuz 2021’i ortada vadede nitelikli büyüme dönemine girişin de hazırlık yılı olarak değerlendiriyoruz. Türkiye, salgın sonrası özellikle bu dönemin ekonomik yapılanmasına uygun şekilde sürdürülebilir, güçlü ve kaliteli bir büyümeyi mutlaka ama mutlaka yakalayacaktır. Büyümenin toplumun her kesiminin refahını artıracak istikamette gerçekleşmesi olmazsa olmazımızdır.”
BORÇLANMADA TL VURGUSU
Türkiye’nin kamu borcunun milli gelire oranının yüzde 41 seviyesinde olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Borç stokunun dış şoklara karşı duyarlılığını azaltabilmek için döviz cinsi borçların toplam borç stoku içerisindeki payını düşürüyoruz. Ağırlıklı olarak kendi paramızla borçlanacak Türk lirası cinsi senetleri kullanacağız. Borçlanmanın ortalama vadesini piyasa şartlarıyla uyumlu olarak artırıyoruz. Hazine nakit yönetimini de daha güçlü hale getiriyoruz. Bunun için hazinenin kullanımı dışında kalan kurumların hesabını tek hazine kurumlar hesabı sisteminde toplayarak nakit yönetiminde verimliliği sağlıyoruz.”
SORUNLU KREDİYE DOĞRU YÖNLENDİRME
Salgının gecikmeli yansıyabilecek olumsuz etkilerini şimdiden bertaraf etmek ve bankacılık sektörünün aktif kalitesini daha da iyileştirmek üzere bazı tedbirler aldıklarını dile getiren Erdoğan, “Bu tedbirlerin başında, sorunlu kredisi bulunsa da yaşama şansı olan şirketlerin doğru yönlendirilmesi geliyor. Sıkıntı yaşayan şirketlerin hayatta kalabilmelerini temin için bankacılık sektöründe operasyonel yeniden yapılandırma ve firma rehabilitasyon fonksiyonlarının oluşturulmasını teşvik ediyoruz. Ayrıca, sorunlu kredilere yönelik Girişim Sermayesi Fonlarının kurulması amacıyla mevzuat altyapısı oluşturuyoruz” dedi.
‘VERGİ NEREYE HARCANDI GÖRÜLECEK’
Şeffaflığı artırmak gayesiyle bütçe sonuçlarını, politika gelişmelerini ve hedefleri üç ayda bir Kamu Maliyesi Raporu’yla paylaşacaklarının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Halkımızın ödediği her bir kuruş verginin nerelere harcandığını çok daha net görebilmesi için maliye politika uygulamalarını yakından takip edebilmesini temin ediyoruz” diye konuştu.
KAMU İHALESİNDE LİYAKAT VE YETKİNLİK
Kamu alım ihalelerinde yeni ve dijital bir sisteme geçileceğini söyleyen Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: “Önemli ölçüde azaltacağımız kamu alım ihalelerindeki istisnalardan muhafaza edilecekleri de disiplin altına alıyoruz. Ayrıca Sektörel Kamu Alımları Kanunu’nu çıkarmak için de hazırlıklara başlıyoruz. Kamu ihalelerine katılacak firmaların liyakat ve yetkinliklerini ihaleden önce objektif şekilde tespit ederek, kamuoyuyla paylaşıyoruz. Kamunun ithal ürün kullanımını azaltmak için Sanayileşme İcra Komitemizin çatısı altında Merkezi İzleme Sistemi kuruyoruz.”
GÜÇLÜ KAMU MALİYESİ
İLK reform alanının risklere karşı daha güçlü bir kamu maliyesi yapısını oluşturmak olacağını belirten Erdoğan, şöyle devam etti: “Son 18 yıldır hep olduğu gibi önümüzdeki dönemde de güven ve istikrara dayalı mali disiplin en temel önceliğimizdir. Harcama disiplini, kamu borç yönetimi, vergi düzenlemeleri, kamu alım ihaleleri, kamu özel iş birlikleri ve kamu iktisadi teşebbüsleri gibi hususları kapsayan yeni politikaları şimdi bu dönemde hayata geçiriyoruz.”
BÜTÇEDE BİRLİK İLKESİ
Harcama disiplini konusunda önceliği vatandaşa hizmet etmenin en önemli aracı olan bütçe politikalarına verdiklerine vurgu yapan Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: “Meclis’in bütçe hakkının kapsamını genişletirken şeffaflık ve hesap verebilirliği arttırıyoruz. İlk olarak döner sermayeleri gözden geçiriyor, verimli olmayanları kapatıyor ve diğerlerini de kademeli şekilde merkezi yönetim bütçesine, dolayısıyla Meclis denetimi kapsamına alıyoruz. Bütçe dışında gerçekleştirilen özel hesap uygulamalarını acil ve zorunlu olanlarla sınırlandırarak bu kriterleri karşılamayanları yine kademeli olarak kaldırıyoruz. Böylece bütçede birlik ilkesini güçlendirmiş oluyoruz.”
KAMUDA TASARRUF
İsrafa kesinlikle tahammülleri olmadığı için kamu idarelerinde tasarruf anlayışını yaygınlaştıracak önemli düzenlemeleri hayata geçireceklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kamuda taşıt alımı ve kiralanması, temsil ve ağırlama gibi harcama alanlarına sınırlamalar getiriyoruz” dedi. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin bir gereği olarak kamu kurumlarının teşkilatlanmasını, yönetim verimliliği ve etkinliği ilkeleri çerçevesinde güçlendireceklerini belirterek, kamu personeliyle ilgili iş ve işlemlerin tek bir idare tarafından yönetilmesini sağlayacaklarını kaydetti.
BÜTÜNLEŞİK SOSYAL YARDIM BİLGİ SİSTEMİ
Kamu idaresinin bir bütün olduğu anlayışıyla merkezi yönetimin yanı sıra yerel yönetimlerle de tasarrufçu bir bakış açısının oluşmasını hedeflediklerini ifade eden Erdoğan, mahalli idarelerde mali disiplini güçlendirecek ve borç stokunun artmasını önleyecek düzenlemeler yaptıklarını söyledi. Buradan sağlanacak kapasite artışıyla merkezi yönetim üzerindeki finansal yüklerin de hafifletileceğini vurgulayan Erdoğan, harcama alanında en temel hassasiyetlerden birinin de devletin sunduğu sosyal yardımların ihtiyaç sahibi ailelere ulaşmasında en ufak bir adaletsizliğin yaşanmaması olduğunu belirtti. Erdoğan, bunun için merkezi ve yerel yönetimlerin sosyal yardım verilerini Bütünleşik Sosyal Yardım Bilgi Sistemi’ne entegre ederek veri paylaşımının sağlanacağını dile getirdi.
EKONOMİYE İKİ YENİ YAPI
Ekonomideki gelişmeleri yakından izlemek ve yönetmek amacıyla iki yeni yapı kurulacağı bilgisini veren Erdoğan, “Bunlardan birincisi, Ekonomi Koordinasyon Kurulu, ikincisi ise Hazine ve Maliye Bakanımızın başkanlığında faaliyetlerini yürütecek Finansal İstikrar Komitesidir” dedi.
KAMU-ÖZEL İŞBİRLİĞİ
Kamu-özel işbirliği projelerinin en somut örneğinin şehir hastaneleri olduğunu ve bu uygulamayı bir üst seviyeye taşımak amacıyla Kamu Özel İşbirliği Kanunu’nun çıkarılmasını planladıklarını anlatan Erdoğan, şu değerlendirmede bulundu: “Böylece yatırımcıların tek bir kanun ile muhatap olmasını, projelerin hukuki altyapısının güçlendirilmesini, sektörler ve projeler arasında öncelikli hale getirilmesini, süreçlerin daha öngörülebilir hale gelmesini hedefliyoruz. Kamu iktisadi teşebbüslerimizi günün ihtiyaçları ışığında reforma tabi tutmak üzere bir çalışma başlatıyoruz.”
SAĞLIK ENDÜSTRİLERİ BAŞKANLIĞI KURULUYOR
Yenilikçi ve güçlü bir sağlık endüstrisinin geliştirilmesi amacıyla Cumhurbaşkanlığına bağlı Sağlık Endüstrileri Başkanlığı kurulacağını belirten Erdoğan, “Bu yeni bir adım. İlaçtan aşıya medikal cihazlardan biyoteknolojik ürünlere kadar pek çok stratejik malzemenin yurt içi imkanlarla rekabetçi bir şekilde geliştirilmesi ve üretilmesi çalışmaları bu Başkanlığın sorumluluğunda yürütülecektir” dedi. Yeni gelişen teknolojilerde de söz sahibi olmak istediklerini vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti: “Cumhurbaşkanlığı himayesinde bir de Yazılım ve Donanım Endüstrileri Başkanlığı kuruyoruz. Bu iki yeni yapı tıpkı Savunma Sanayinde olduğu gibi sağlıkta ve yazılımda yerlilik oranlarının artmasına hizmet ederek, yurt içi ekosistemi besleyecek ve ülkemize yeni üstünlük alanları kazandıracaktır.”
ENFLASYONDA TEK HANE HEDEFİ
Erdoğan, enflasyonla mücadele konusunda yürütülecek çalışmaları ise şöyle sıraladı: “Hedefimiz tek haneli düşük enflasyon oranlarına ulaşmaktır. Enflasyondaki yükselmenin hem yapısal hem de dönemsel sebepleri vardır. Ülkeler bu sene dünya genelinde beklenen kuraklık ve salgının sürüyor olması sebebiyle gıda stoklarını artırma eğilimindeler. Bu durum gıda fiyatlarında öngörülebilirliği azaltıyor, Gıda Komitesinin politika önerilerini şekillendirebilmesini ve piyasanın etkin çalışabilmesini temin için veri akışını sağlayacak bir erken uyarı sistemi kuruyoruz.”
İLAVE İSTİHDAMA 100 BİN TL KREDİ
Salgının istihdam piyasalarında oluşturduğu tahribatı gidermek için İlave İstihdam Finansman Desteği adıyla yeni bir destek modeli getirdiklerinin altını çizen Erdoğan, “Yeni destek likidite sıkıntısı çeken mikro ve küçük ölçekli firmalarımız bunlardan faydalanabilecektir. Buna göre firmalar istihdama kattıkları her bir ilave kişi için kredi garanti fonu kefaleti ile 24 ay vadeli ilk 6 ayı ödemesiz 100 bin liralık kredi kullanabilecektir. En fazla 5 kişiye kadar olan bu uygulamada taahhüdünü yerine getiren firma ilave istihdam için yıl boyunca ödediği sosyal sigorta ve işsizlik sigortası primlerini kredi finansman maliyetinden düşebilecektir” diye konuştu.
HEDEF ÜLKELERE ÖZEL DESTEK
Sanayide kapasite artışı sağlayacak adımlar atıldığını belirten Erdoğan, “Özellikle kredi garanti fonu teminatıyla 5. ve 6. bölgelerde yapılacak imalata dayalı ithal ikamesini sağlayan ve ihracatı önceleyen yatırımlara cazip kredi destekleri veriyoruz. Hedef ülkeler özelinde destek programlarını uygulamaya koyuyoruz” şeklinde konuştu.