Dünya Bankası (2)

Güncelleme Tarihi:

Dünya Bankası (2)
Oluşturulma Tarihi: Şubat 11, 2004 00:00

DÜNYA Bankası kár etme amacında olan bir kuruluştur. Sermayesine göre makul bir kár edemezse, kredi değerliliğinin en yüksek noktada olmasını sağlayamaz.Kár edemeyen kuruluş sermayesini tüketiyor demektir. Üye ülkelerde sermayesini tüketen bir şirkete sermaye akıtmayı kabul edemez. Dolayısıyla, Dünya Bankası bir yandan ülkelerin kalkınması için kaynak yaratırken, diğer yandan da makul düzeylerde kár etmek zorundadır.Her banka gibi, Dünya Bankası da verdiği kredilerin geri ödenmesini ister. Verdiği kredilerin yerinde kullanıldığından emin olmak ister. Bu amaca yönelik olarak kredi verdiği ülkenin ödeme gücünü yakından takip eder. Verdiği kredilerin kullanıldığı projelerin makul bir getiri (sosyal ya da ekonomik) elde edilebilecek projeler olmasına öncelik verir.DANIŞMANIMF ve Dünya Bankası'na 'ikiz kuruluşlar' denir. İkisinin de merkezi Amerika Birleşik Devletleri'nin başkenti Washigton D.C.'de aynı sokakta karşı karşıyadır.1980'li yıllarda dünya ekonomilerindeki serbestleşme ile beraber IMF ve Dünya Bankası daha yakın bir işbirliğine girdiler. IMF makro dengesizliklerin çözümüne yoğunlaşırken, Dünya Bankası yapısal reformlara ve uyum politikaları üzerine uzmanlaştı. Çevre, sağlık, eğitim, beslenme ve yaşam kalitesi gibi konularda gelişmekte olan ülkelerin sorunlarının çözümünde Dünya Bankası küçümsenemez bir rol üstlendi.Yeni rolüyle Dünya Bankası çok ciddi bir uzman kuruluş haline geldi. Yalnızca önüne gelen projelere kredi verip vermeyeceğine karar veren bir banka değil, aynı zamanda ülkelerin ihtiyacı olacak projeleri geliştirebilecek, yönlendirebilecek ve yönetebilecek bir uzman kuruluş haline geldi. Yani, Dünya Bankası gelişmekte olan ülkelerin danışman kuruluşu oldu.Afrika'da açlık, çocuk ölümleri, salgın hastalıklar ve beslenme gibi sorunlarla mücadele ederken, Asya'da beslenme bozukluklarının neden olduğu hastalıklar, doğal afetlerle mücadele, çevre gibi konularda yoğunlaştı. Latin Amerika'da yapısal uyum projeleri geliştirdi. Finans piyasalarındaki reformlar ve özelleştirmede önemli görevler üstlendi.IMF'nin makro politikalar yoluyla sağlanmasına çalıştığı ekonomik istikrarı Dünya Bankası yapısal reformlar yoluyla tamamlamaya ve kalıcı yapmaya çalıştı. Bu iş bölümü iki kuruluş arasında hala devam etmektedir.FİNANSÖREkonomik gelişme sürecinde, Türkiye de Dünya Bankası kaynaklarından farklı dönemlerde farklı şekilde yararlanmıştır. 1980 öncesinde Türkiye çeşitli alt yapı projelerini Dünya Bankası kredileri yoluyla hayata geçirmiştir. 1980'den sonra yapısal uyum programlarının finansmanı Dünya Bankası'ndan sağlanmıştır. Dünya Bankası'ndan alınan kredilere ek olarak Japon mali sisteminden alınan kredilerle (co-financing) Türkiye'nin dış kaynak yaratma gücü artırılmıştır. Çeşitli sektörlerde gerçekleştirilen yapısal reformlarda Dünya Bankası'ndan danışmanlık hizmeti alınmıştır.Kamu İktisadi Teşebbüslerinin yeniden yapılandırılmaları, finans sektöründeki yapısal reformların gerçekleşmesine yönelik adımlar Dünya Bankası kredileriyle desteklenmiştir. Bir anlamda, IMF'den alınan kaynakların o dönemde yetersiz kalmaları (IMF 1980'lerde ülke kotasının üzerinde üyelerine mali kaynak vermezdi) Dünya Bankası kredileriyle desteklenerek ödemeler dengesi sorunlarının aşılması kolaylaşmıştır.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!