Diziler politikada yumuşak gücümüz

Güncelleme Tarihi:

Diziler politikada yumuşak gücümüz
Oluşturulma Tarihi: Ocak 19, 2013 00:00

Medya sektörünün Türkiye’nin yüz aklarından biri olduğunu belirten AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, “Türkiye’nin AB sürecinde de dış politika sürecinde de en büyük engeli önyargılar. Türk dizileri bu şüpheleri kırma adına önemli bir misyon üstlendi. Dış politikadaki en önemli yumuşak gücümüz oldu” dedi.

Haberin Devamı

AVRUPA Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Doğan TV Holding tarafından düzenlenen ve Medya, Eğlence ve Şov (MESH) dünyasındaki gelişmelerin ele alındığı ‘Fresh Mesh 2013 Konferansı’nın ikinci gününde konuştu. Sunuculuğunu Gazeteci Cüneyt Özdemir’in yaptığı konferansa Bağış’ın yanı sıra, Doğan Holding Onursal Başkanı Aydın Doğan, Doğan TV Holding Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, Doğan Online Yönetim Kurulu Başkanı Hanzade Doğan Boyner, Doğan TV Holding CEO’su İrfan Şahin, Bağcılar Belediye Başkanı Lokman Çağırıcı ile Gümüş dizisinin başrol oyuncuları Kıvanç Tatlıtuğ ve Songül Öden de katıldı. Konferans boyunca Mehmet Ali Birand’ın bir fotoğrafı ekrana yansıtıldı.

YUNANİSTAN ÖRNEĞİ

Medya sektörünün Türkiye’nin yüz aklarından bir tanesi olduğunu belirten Bağış, medyanın gücünü anlatmak için Yunanistan’a eşiyle birlikte yaptığı bir seyahati örnek gösterdi. Yunanistan Dışişleri Bakan Dimitris Avramopulos’un davetini, eşini de ikna ederek kabul ettiğini belirten Bağış, ziyareti sırasında sohbetin dönüp dolaşıp Türk dizilerine geldiğini belirterek, şöyle devam etti:

Haberin Devamı

ÜLKELERİN ÖNYARGILARI

“Dimitris Avramopulos’un eşi ‘Bu dizileri izleyene kadar, bu kadar benzer olduğumuzun farkında değildim. Dizilerden görüyorum, sizin yalan söyleme ve aldatma taktikleriniz bile aynı bizimki gibi’ dedi. Gerçekten Türkiye’nin AB sürecinde de dış politika sürecinde de en büyük engelin önyargılar olduğunu görüyoruz. Nasıl bizler bireyler olarak tanımadığımız insanlar hakkında önyargılara sahipsek, endişeliysek, ülkeler de yeterince tanımadıkları ülkeler ve toplumlar hakkında endişeli olabiliyor. İşte bu diziler bu şüpheleri kırma adına, Türkiye’nin imajını, Türkiye’nin doğru fotoğrafını gösterme adına çok önemli bir misyonu üstlendi.”

KONFERANSTAN GÖRÜNTÜLER

EN YUMUŞAK GÜCÜMÜZ

Dizilerin sadece ekonomik çıkarlarımız için hizmet etmediğini belirten Bağış, “Türkiye’nin diplomatik çıkarları adına da, sosyolojik çıkarları adına da bizim şu an dış politikadaki en önemli yumuşak güçlerimizden biri haline geldi. Ben bu yüzden böyle bir toplantıda yaratıcılık içerik dünyasını yönetir kavramını çok doğru buluyorum. Ve inanıyorum ki bu toplantının sonucunda Türkiye’nin kendini daha da iyi anlatabilmesi için çok daha farklı ufuklar ortaya çıkacak” dedi.

Haberin Devamı

BÜYÜYEN SEKTÖR

Medya, eğlence ve şov dünyasında dünyadaki trendleri takip etmenin önemine vurgu yapan Egemen Bağış, şunları söyledi: “2011 yılında bu sektör Türkiye’de 10 milyar doların üzerinde bir hacme sahipti. 2012 yılında 11.2 milyar dolara ulaştığını tahmin ediyoruz. 2016 yılına kadar bu rakamın 16.5 milyar dolara ulaşmasını bekliyoruz. Reklam pazarına baktığımızda, o da devamlı büyüyor. 2012’de 3.23 milyar dolarlık büyüklüğe ulaştı. 2016 yılında 5.2 milyar dolara ulaşacak. İnternet kullanımının her geçen gün arttığı, bu kadar kaliteli işlerin çıkarıldığı bir sektörün büyümesi başka türlü olamaz.”

Aydın Doğan’a teşekkür

TÜRKİYE’nin kendi içinde bir barış sürecinden geçtiğini hatırlatan Egemen Bağış, Doğan Holding Onursal Başkanı Aydın Doğan’a, çalışanlarına barış sürecine ilişkin gönderdiği mektuptan dolayı teşekkür etti. Bu süreçte medyaya büyük işler düştüğünü vurgulayan Bağış, “Birileri bu barış sürecini Diyarbakır’daki üç tabuta koyup yok etmek istedi ama cevaplarını aldılar. Demokrasi medya ilişkisi çok önemli. Mesh’in ekosisteminde oksijen demek demokrasi demektir. AB sürecinde de atılacak olan her manşet süreci destekleyecektir” dedi.

Haberin Devamı

Artık herkes medya patronu

DEVLET tarafından yönetilen tek kanallı televizyon döneminden şimdiye gelindiğinde büyük bir devrimin ortaya çıktığını söyleyen Bakan Bağış, şöyle konuştu: “Şu anda bambaşka bir dönem yaşanıyor. Şu anda, herkes toplumsal mesajlarını, kendisinin patronu olabildiği mecralardan verebiliyor. Bakın ABD dediğimiz ülke Ortadoğu’ya hakim olmak istiyordu ama fiyasko çıktı. Tunuslu bir vatandaşın kendinisi yakıp bunu sosyal medyada yayınlaması büyük bir dalganın başlangıcı oldu.”

Birand benim ağabeyimdi

ÖNCEKİ gün hayatını kaybeden duayen gazeteci Mehmet Ali Birand’ın, kendisi için çok değerli bir kişi olduğunu belirten Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, “Mehmet Ali Birand benim ağabeyim gibiydi. ABD’de ikiz kuleler yıkıldığında birlikte gitmiştik. Türkiye’nin 45 yıllık AB macerasına en çok sahip çıkan, en heyecanlı gazeteci kendisiydi. Galatasaray’la ilgili yaptığım bir açıklamadan sonra kendisi basın danışmanımı arayıp, “Egemen’e ilet, bir daha ona oy falan vermeyeceğim. Hemen söylediklerini toparlamasını öneriyorum” demişti. Ben de şimdi onun anısına Galatasaray’ın Avrupa kupalarında oynadığı maçlardan birine gidip, takımı destekleyeceğim” diye konuştu.

Haberin Devamı

/images/100/0x0/55ea11ecf018fbb8f8697616

TV ve film sektörünün dijital göçü henüz tamamlanmadı

FRESH Mesh konferansının ‘Dijital Göçün Etkileri’ bölümünde Doğan Online Yönetim Kurulu Başkanı Hanzade Doğan Boyner ve Webrazzi Kurucusu Arda Kutsal, Günümüz Dijital Eko-Sistemindeki değişimler konusunda düşüncelerini salondakilerle paylaştı. Dünyada ‘dijital göç’ kavramının hızla geliştiğini dile getiren Hanzade Doğan Boyner şunları söyledi: “TV ve film sektörü nasıl olabiliyor da kendisini bu değişimden koruyor anlayamıyorum. Müzik sektörü bu değişime direnemedi. Madonna’nın albümü aynı anda burada da dinlenebiliyor ama Hollywood’da çekilen bir filmi ben ancak 1 yıl sonra izleyebiliyorum. ABD’de ‘haber odası’ adında bir dizi var. 1 yıldır her yerde adını görüyorum ancak bir türlü izleyemiyorum. Ne yazık ki satın alacak mecra yok. Ya korsan izleyeceğim, ya da bekleyeceğim. TV sektöründeki içerik üreticilerinin bu korumacılığı, tüketicileri korsana yönlendiriyor. Televizyon ve film sektörü henüz ‘dijital göç’ü yaşamadı.”

Haberin Devamı

TÜKETİCİ YORUMLARI  EN ÖNEMLİSİ

Hanzade Doğan Boyner, e-ticaretin giderek büyüdüğünü vurgulayarak, “Ticaret giderek sosyalleşiyor. Müşteri yorumları, ticaretin sosyalleşmesi anlamındaki ilk adımdı. Hepsiburada.com’da 1 milyon tane müşteri yorumu bulunuyor ve en büyük gücü bu. Geçenlerde kızıma otomobil koltuğu alacaktım ve siteye girip en çok pozitif yorumu alan koltuğu seçtim. Markasına bakmadan, yorumlar üzerinden alışverişimi yaptım. Hepsiburada.com’daki ‘barkod okuma’ sistemi de çok tutuldu. Dışardaki her ürünün hepsiburada.com fiyatını öğrenip anında satın alabiliyorsunuz” diye konuştu.

NETD.COM HAYATI KOLAYLAŞTIRDI

Günlük yaşantısında çok fazla televizyon izlemediğini de dile getiren Hanzade Doğan Boyner, “Artık kimse tek ekran kullanmıyor. Televizyon açıkken aynı zamanda laptop, iPad’i ve akıllı telefonun da ekranları açık oluyor. Yakında farklı fonksiyonlara sahip televizyon tasarımlarının lansmanlarını göreceğiz. Netd.com’dan sonra hayatın daha da kolaylaşacağını düşünüyorum. Dizileri izlemek için televizyona mecbur kalınmayacak” dedi.

Birand kız çocuklarına çok destek verdi

GEÇTİĞİMİZ gün hayatını kaybeden Kanal D Haber Grup Başkanı Mehmet Ali Birand ile ilgili olarak, Doğan Online ve Doğan Gazetecilik Yönetim Kurulu Başkanı Hanzade Doğan Boyner “Allah rahmet eylesin. Onu çok özleyeceğiz” dedi. Mehmet Ali Birand’ın gazeteci ve televizyoncu kimliğinin dışında çok farklı yönlerinin de olduğunu söyleyen Boyner, “Sosyal sorumluluk projelerimize büyük destek verirdi. ‘Baba beni okula gönder’ kampanyası sürecinde onun çok farklı yönlerini gördüm. Beni arar, ‘Şurada bir kız çocuğu var, şurada bir okul var yardım edelim’ şeklinde uyarırdı” diye konuştu.

/images/100/0x0/55ea11ecf018fbb8f8697618

Konferansı kesmedik çünkü çok önemsiyordu

DOĞAN TV Holding Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ da konuşmasının tamamını Mehmet Ali Birand’a ayırdı. Yalçındağ, yaptığı duygusal konuşmada şunları söyledi:“Bugün Fresh Mesh’e devam ediyoruz. Çünkü, Mehmet Ali bu konferansı çok önemsiyordu. ‘İyi ki yapıyorsun Arzuhan’ diyordu. ‘Buna ihtiyacımız var, iki gün bu fikirleri tartışmaya, buradan beslenmeye ihtiyacımız var’ diyordu. Çok inanıyordu katma değer sağlayacağına. Önümüzdeki yılı konuşuyorduk onunla. Önümüzdeki yıl bunu nasıl yapacağımızı konuşuyorduk. Onun için bugün buradayız. Onun ruhu da burada bizimle. Yine mesleğimizi tartışmaya, ileri götürmeye, yeni fikirler üretmeye çabalayacağız, devam edeceğiz. O da bizimle beraber olacak. Hepimizin başı sağ olsun yeniden. Mekanı cennet olsun.”

Dizileri yurtdışına açmak için üstüne para bile verecektik

GÜMÜŞ dizisinin ikinci bölümden sonra yönetim tarafından kaldırılmak istendiğini de söyleyen İrfan Şahin, “Kıvanç’ı başrol oynaması için zor ikna etmiştim. Reytingler düşüktü. İcra kurulundan iki bölüm daha istedim. Daha sonra 100 bölümü tamamladık. Dizinin yurt dışına açılmasını anlatan Şahin, “Dizinin tüm bölümlerini bölüm başı bin dolara sattık. Biz dizilerimiz yurt dışına açılsın diye üstüne para bile vermeye razı olduk. Dizinin yurt dışına satacağımız aklımızda olmadığı için müzik ve efektler birbirleriyle karışık haldeydi. Onları ayırmamız gerekiyordu. Ama bunun maliyeti yüksekti. Arzuhan Doğan Yalçındağ, ‘Maliyet hiç önemli değil. Yeter ki dizilerimiz yurt dışına açılsın’ diyerek önümüzü açtı” dedi.

Yurtdışı bize boyut atlattı

KIVANÇ Tatlıtuğ ve Songül Öden, konferanstaki söyleşinden sonra Kanal D yöneticileriyle kısa süre sohbet etti. Başrolünü oynadığı “Kelebeğin Rüyası” filmi için heyecanlı olduğunu söyleyen Tatlıtuğ, “Çok heyecanlıyız. Evlat gibi doğmasını bekliyoruz. Sinema sektörüne hayırlı uğurlu olur. İnşallah insanların seveceği şey olur. Afiş yayınladığı zaman çok iyi tepkiler aldık. Şimdi vizyona girmesini bekliyorum. Film için 20 kilo verdim. Filmi izleyince daha çok kilo verdiğimi görürsünüz” diye konuştu. Fresh Mesh etkinliğinin yararlı olacağını söyleyen Tatlıtuğ, “Arzuhan Doğan Yalçındağ, Aydın Doğan ve İrfan Şahin’e çok teşekkür ediyorum. Çeşitli ülkelere dizilerimiz sunulduğu için çok mutluyum. Ülkemizin çok ciddi rakamlar tanıtımı yapılan reklamların haricinde bizim dizilerimiz yayınlanması bizi başka boyuta taşıdı. Çok mutluyuz. İnşallah böyle devam eder” şeklinde konuştu.

Asfaltları ağlatmışız

GELECEĞİN medyası, eğlence ve şov dünyası ile televizyon dünyasına yön veren içeriklerin tartışıldığı Fresh Mesh 2013 etkinliği ikinci günü dün Kanal D binasında devam etti. Kanal D Haber Grup Başkanı Mehmet Ali Birand’ın hayatını kaybetmesi üzerine binada üzüntü hakimdi. Konuşmalar başlamadan önce Mehmet Ali Birand’ın kısa biyografisine yer verilirken, açılış konuşmasına yapan Cüneyt Özdemir, “Çok büyük bir abimizi kaybettik. Acı içindeyiz” dedi.
Doğan TV Holding CEO’su İrfan Şahin, 47 ülkede yayınlanan ve yaklaşık 85 milyon kişiye ulaşan 2005 yapımı olan “Gümüş” dizisi senaristleri, yönetmeni, yapımcısı ve oyuncularıyla söyleşi gerçekleştirdi. Konuşmasını yol arkadaşı Mehmet Ali Birand’ı anarak başlayan Şahin, “Mehmet Ali’yi kaybettiğimizi için çok üzüntülüyüz. Bu saatlerde Mehmet Ali Birand odama gelir, ‘Asfaltları ağlatmışız’ diyerek mutluluğunu paylaşırdı. O büyük bir üstad” dedi.
Geçtiğimiz yıllarda Kanal D’de yayınlanan ve Ortadoğu ülkelerinde de büyük ses getiren Gümüş dizisinin başlama serüvenini anlatan İrfan Şahin, şunları söyledi: “Tüm oyuncular başka diziler ile anlaştığı için elimizde hiç erkek oyuncu kalmadı. O zaman Kıvanç Tatlıtuğ’u kimse tanımadığı için ekibimiz ‘mankenden oyuncu olmaz’ diye istemediler. Sonra Kıvanç’ı ekibimle tanıştırdım. Tüm kızlar, ‘Patron ne olursun Kıvanç oynasın’ diye istekte bulundular.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!