Borsada hava olumluya döndü, endeks 10 bini aştı

Piyasaların ihtiyaç duyduğu moral borsayla başladı. Enflasyon, Hazine ihalesinden makul faiz beklentisi, yabancı borsalardaki hızlı yükselişler İMKB'nin yüzde 11 yükselip 10 bin puanı aşmasıyla sonuçlandı.

Finans piyasalarındaki kötümserlik bir gece içinde ortadan kalktı. Üst üste olumlu gelişmelerin görülmesinin ilk olumlu tepkisi borsadan geldi ve endeks dün 1.060 puan yükselip 10 bin 198 puandan kapandı.

Böylece 6 Aralık 2000'deki kapanış değeri olan 10 bin 387'den 15 işlem günü sonra İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) yeniden 10 bin seviyesinin üzerine çıktı. Dün yüzde 11.61 oranındaki yükseliş sırasında işlem hacmi de önceki güne göre yüzde 165 oranında artışla 384 trilyon 101 milyar liraya ulaştı. Önceki gün işlem hacmi 144 trilyon 811 milyar lira olmuştu. İMKB'yi dünkü işlemlerde yükselten en önemli neden, bugün yapılacak olan Hazine ihalelerinde, ekonomiyi zorlamayacak faiz oranlarının çıkacağı beklentilerinin oluşmasıydı.

Yüzde 70 ve üzerinde faiz beklentisi içinde olan piyasalar, önceki akşam yapılan toplantı sonrasında, altı aylık Hazine ihalesinde yıllık bileşik faiz oranının 55-65 arasında gerçekleşeceğine inandı. Bu faiz aralığının piyasalardaki koşulları fazla zorlamayacağı düşünüldüğü için borsadaki tedirginlik önemli ölçüde ortadan kalktı. Borsa endeksinin yükselişindeki bir diğer önemli etken önceki gün akşam saatlerinde açıklanan enflasyon oranları oldu. 14 yıl aradan sonra enflasyonun 30'lu puanlara çekilmesi ve Aralık ayı enflasyonunun beklenenden düşük çıkması borsayı olumlu etkiledi. Yine önceki gün ABD Merkez Bankası (FED)'in faiz oranını yarım baz puan (0.5) indirmesi, öncelikle Nasdaq olmak üzere dünya borsalarında olumlu algılandı. Bu gelişme İMKB'yi de olumlu etkiledi. Ayrıca, dünyanın önemli finans kurumlarından biri olan ABN Amro'nun dün açıkladığı bir raporda yabarcı yatırımcıların portföylerinde Türk tahvillerine ağırlık olarak yer verilmesini tavsiye etmesi de borsayı yükselten nedenler arasında yer aldı.

DÖVİZ SATIŞI

Yeni yıl ile birlikte Merkez Bankası'na yoğun şekilde döviz satmaya başlayan bankaların bu eğilimi dün de devam etti. Dün net olarak 417 milyon dolar ve 96 milyon euro satış yapan bankaların, bu satışlarla birlikte bu hafta Merkez Bankası'na sattıkları döviz miktarı 2.3 milyar dolara yaklaştı.

Bugünkü ihalede neler olabilir?

Hazine Müsteşarlığı, altı aylık ihalede yıllık bileşik yüzde 50-60 aralığını tercih ediyor.

Piyasadaki küçük ve orta ölçekli bankalar yüzde 60 seviyesinin altına inmek niyetinde değil.

Kamu bankalarıyla büyük bankaların yüzde 55-60 aralığında teklif verme olasılığı var.

Büyük bankalar yüzde yüzde 60'ın altına inebilir.

Kamu bankalarıyla büyük bankaların 60'ın altında bir oranda buluşması, küçük ve orta ölçekli bankaları bütünüyle satış dışı bırakabilir.

14 aylık tahvil ihalesi bankalar tarafından riskli bulunuyor.

Bu nedenle 14 aylık ihalede yüksek oranlar söz konusu olabilir.

Hazine 14 aylık tahvil ihalesinde düşük satışa yönelebilir.

Hazine Müsteşarlığı, dün akşam saatlerinde 14 aylık tahvilin tanımını ‘TRT200202T28’ olarak değiştirdi. Bu değişiklik sayesinde 14 aylık tahvil ihalesinde faiz oranları bir kaç puan düşebilir.

Merkez Bankası, dün normal davranışının dışına çıkarak fazla nakit para aktardı. Bu şekilde, bugünkü ihaleye katılımın yüksek olması için piyasayı likit tutma gayreti gösterdi.

Gecelik faiz 10 puan düştü

Borsadaki yükselişin yanısıra dün faizlerde de düşüş yaşandı. Önceki gün yüzde 67.98 olan İnterbank gecelik faiz ortalaması dün yaklaşık 10 puanlık gerilemeyle yüzde 57.65'e indi. Böylece, İnterbank'ta gecelik faiz ortalaması son iki günde yaklaşık 18 puan düştü. Yüzde 76.93 olan gecelik repo ortalaması da dün yüzde 66.43'e indi. Bono piyasasında 20 Haziran 2001 vadeli tahvilinin önceki gün yüzde 69.13 olan oranıysa dün yüzde 65.22'den kapandı.

ABN: Türk tahvillerini alın

Dünyanın önde gelen finans kuruluşlarından ABN Amro, yabancı yatırımcılara portföylerinde, Türk tahvillerine ağırlıklı olarak yer vermeleri önerisinde bulundu. ABN Amro'nun hazırladığı raporda, likidite krizinden sonra hükümetin IMF'e verdiği sözleri yerine getirmek dışında şansı olmadığı belirtilerek, ‘‘Türk Hükümeti'nin ek niyet mektubundaki şartlara uymaktan başka çaresi olmadığına inanıyoruz. Bu nedenle yatırımcılara uluslararası tahvil portföylerinde Türkiye'yi ‘overweight' (ağırlıklı olarak) olarak taşımalarını öneriyoruz’’ denildi.