Beşli Sivil Blok'tan demokrasi deklarasyonu

TÜRK-İŞ, DİSK, DESK, TOBB ve TİSK tarafından oluşturulan Sivil İnsiyatif, dün yayınladığı ‘Demokrasi Deklarasyonu’ adlı ortak bildiri ile hükümetten irticaya karşı mücadele, demokratikleşme ile ekonomik ve sosyal reformları gerçekleştirmesini istedi.

TÜRK-İŞ, DİSK, TESK, TOBB ve TİSK'in oluşturduğu Sivil İnisiyatif'in liderleri, dün ortak ‘Demokrasi Deklarasyonu’ yayınladılar. Deklarasyonda, hükümetin Türk toplumuna taahhüt ettiği başta ‘İrtica ile mücadele’ olmak üzere, demokratikleşme, ekonomik ve sosyal reformları gerçekleştirmesi istendi. İrtica ile mücadelenin ödün verilmeden sürdürülmesi istenen deklarasyonda, ‘‘Biz de üzerimize düşeni yapmaya hazırız’’ denildi. Türk-İş Toplantı salonunda düzenlenen basın toplantısına, Türk-İş Başkanı Bayram Meral, DİSK Başkanı Rıdvan Budak, TESK Başkanı Derviş Günday, TOBB Başkanı Fuat Miras ve TİSK Başkanı Refik Baydur katıldı. Hazırlanan bildiriyi Meral okudu. Deklarasyon özetle şöyle:

Ülkemizin haketmediği demokrasi dışı tartışmaları aşabilmenin tek yolu; hukukun egemenliğinin, sosyal adaletin, Atatürk ilke ve devrimlerinin uygulanmasına ve örgütlü toplumun geliştirilmesine olanak verecek ‘Gerçek bir demokratikleşmeden’ geçer. Bu nedenle Anayasa ve temel yasalarda, çağdaş bir demokrasinin gereği olan değişikliklerin sağlanmasını istiyoruz. İnsan haklarını, temel özgürlükleri, yargı bağımsızlığını güvence altına alan bir hukuksal zemin oluşturulması gereklidir.

İRTİCA İLE MÜCADELE

Türkiye'nin acil siyasi sorunları; başta irtica olmak üzere terör, bölücülük, çeteler, ekonomik-sosyal sorunlar, adaletsiz gelir dağılımı ve yoksulluktur. Hükümet, laik-demokratik cumhuriyetin korunması ve temel sorunların çözülmesi için, TC tarihinde görülmeyen destekle kuruldu. Üreten kesimler, devletimizi ayakta tutan sanayici-işçi-esnaf örgütleri olarak, Parlamento ve hükümetlerin demokrasi düşmanı irticaya karşı açıklanan mücadele programını içtenlikle destekliyoruz. Hükümetin, bu programı ciddi ve kararlı bir biçimde ödünsüz uygulamasını bekliyoruz. Bu konuda biz de üzerimize düşen görevi yapmaya hazırız.

8 yıllık eğitim reformu olumlu, ancak irtica kaynaklarını kurutmaya yetmez. Sorunların kaynağı olan enflasyonu, işsizliği, eğitimsizliği, sosyal adaletsizliği, hukuksuzluğu ve devlete olan güvensizliğini düzeltmek gerekir. Vergi ve sosyal güvenlik reformu yapılmalı, kayıtdışı sektör kayda alınmalı, istihdam artırılmalı, girişimcilik özendirilmelidir. Belirli çevrelere çıkar sağlamaya dönük özelleştirmeye karşıyız.

İŞKENCEYE KARŞIYIZ

Her türlü yasadışı ve gizli örgütlenmenin devlet içinde kadrolaşması önlenmeli ve tasfiye edilmeli. İnsan haklarına aykırı her türlü uygulama ve işkencenin karşısındayız. İnsan haklarını, üniter devlet yapısının bütünlüğünü ve bağımsızlığını, laik ve demokratik sosyal hukuk devletini, Atatürk ilke ve devrimlerini, parlamenter demokratik düzeni korumayı temel görev kabul ediyoruz.

Demokrasi dışı çözüm arayışları çağ dışıdır, sorunları derinleştirir. Türk halkı parlamentosundan çözüm üretmesini bekliyor. Aynı plan ve proje sahibi siyasi partiler merkez sağ ve solda yeniden yapılanırsa, demokrasi düze çıkabilir. Demokratik bir Seçim ve Siyasi Partiler Kanunu çıkarmalı, halkın tercihleri demokratik bir seçimle parlamentoya yansıtılmalı. Bu yasalar çıkarılmadan yapılacak bir erken seçim yarar sağlamaz. Taleplerimiz gerçekleşmezse, parlamentonun seçim kararı alarak, görevi yapabileceklere devretmesi ortak arzumuzdur.

Kavi: Hükümetlere yol göstermekten utanıyoruz

İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Hüsamettin Kavi, anayasa, seçim yasası ve enflasyon sorunlarının çözülmesi için hükümeti ve TBMM üyelerini göreve çağırdı. Türkiye'nin artık Anayasa değişikliği, Başkanlık Sistemi, Seçim Kanunu gibi konuları tartışması gerektiğini belirten Kavi, ‘‘Türkiye büyümüştür. Bu ceket artık Türkiye'ye dar geliyor. Kendine güvenenler yaptığı işin doğruluğuna inananlar konuşmaktan kaçınamaz’’ dedi. Hükümetlerin bugünkü mevcut yapı ile sorunlara çözüm bulamayacağını da savunan Kavi, ‘‘Hükümetleri ve uygulamalarını eleştirmek, onlara neler yapmaları gerektiğini yıllardır anlatmak artık bizleri utandırıyor. Türk halkı artık kendi önüne bir çeşit dayatma gibi sunulan oy pusulasına itibar etmiyor. Kime oy verdiğini bilmek istiyor’’ diye konuştu.