503'ten dava açın Titan'ı bitirin

Hürriyet Tüketici Köşesi'ni hazırlayan Erkan Çelebi, bir-iki aydır defalarca Titan ve Data adlı saadet zincirini yazdı. Onun sık sık arayıp, bilgi sorması üzerine Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), ‘‘Bizimle ilgisi yok. Burada görev Hazine'ye düşüyor’’ dedi.

Sonra, birileri çıkıp, ‘‘Bu iş mevduat toplamaya girmiyor. Adamlar kişi başına 2 bin 450 markı ‘bağış' diye topluyor’’ dedi. Neyseki bayramda Maliye Bakanı Titan yöneticilerinin yurt dışına çıkışlarının yasaklandığını, mal varlıkları için haciz başlatılacağını açıkladı.

Ancak, Hazine Müsteşarı Yener Dinçmen, Yavuz Donat’ın dünkü Milliyet'te yer alan köşesinde yer alan, ‘‘Adamlar hakkında dövizle işlem yapmaktan dava açılabilir. Ama bunun cezası 220 milyon lira. Yani, 220 milyon lira ödeyip kurtulurlar’’ sözleriyle çaresizlik işareti verdi. Dinçmen, aynı köşede, Titan'a Veraset ve İntikal Vergisi açısından yüklenmenin mümkün olabileceğini de söyledi.

Peki Türkiye'de yasalar ve bunları uygulayanlar bu kadar mı çaresiz?

SPK eski Başkanı Ali İhsan Karacan'a göre hiç de öyle değil. Karacan, ‘‘Bankalar Kanunu'nda, Sermaye Piyasası Kanunu'nda bu konuda bir yaptırım yok. Kısa vadede bir düzenleme yapmak da sorunu çözmez. Sistemi kuran ve yönetenlere uygulanabilecek yaptırım Türk Ceza Kanunu'nun 503. maddesinde yatıyor’’ diyor.

503. maddenin özüne bir bakalım: ‘‘Her kim, bir kimseyi kandırabilecek hile ve desiseler yaparak hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisinin veya başkasının haksız bir menfaat sağlamasına yol açarsa 1 yıldan 3 yıla kadar hapis, sağladığı haksız menfaatin bir misli kadar ağır para cezası verilir.’’

Karacan, bu tür bir davayı Maliye, Hazine veya Titan mağduru herhangi bir şahsın açabileceğini vurguluyor.

Öyleyse gerek Maliye'ye, gerek Hazine'ye düşen ilk elde TCK'ya göre dava açıp, beraberinde tüm varlıklarına ihtiyati haciz koydurmak. Aksi halde iş uzadıkça, atı alan Üsküdar'ı geçiyor.