Kaygınızı atın

Güncelleme Tarihi:

Kaygınızı atın
Oluşturulma Tarihi: Haziran 06, 2007 16:16

Sınavlara az bir zaman kala oluşan sınav kaygısıyla baş etmenin yolları için tıklayın

Haberin Devamı

Sınavlara az bir zaman kaldı. Aileler, öğrenciler ve öğretmenleri heyecanlı bir dönem bekliyor. Bu süreç kaygıyı beraberinde getiriyor. Ailelerden, "Bizimki çok sinirli, herşeye parlıyor", "Dokunsan ağlayacak", "Dershanedeki denemeye giderken, bir baktım elleri buz gibi" sözleri, çocuklardan ise, "Anne, sınavlardan önce kalbim ağzımdan fırlayacak gibi oluyor" cümlelerini bol bol duymuşsunuzdur. İşte, bu duyguyla yani sınav kaygısıyla başetmenin yollarını Davranış Bilimleri Enstitüsü Çocuk ve Genç Bölümü Psikoloğu Açelya Şahin’e sorduk.

 

Sınav kaygısı ne demek?

Sınav kaygısından kurtulmak için ne yapmalı? 

Ailece sınava yüklediğiniz anlamı gözden geçirin. 

Gerçekçi hedef oluşturun. 

 Çocuğun kendi etkin öğrenme yöntemini bulması, çalışma planlarını bu doğrultuda oluşturması gerekir. 

 Çalışma planı uygulanabilir olmalı. 

 Sınav sonucuyla ilgili olumsuz senaryolar yazmak yerine sınav hazırlığına konsantre olmalı. 

Olumsuzu bir kenara bırakıp, olumluya odaklanmalı. 

Öğrencinin iç sesini gözden geçirmesi, bunu olumlu bir sese dönüştürmesi gerekir.

 

Haberin Devamı

Bir öğrencinin eğitim-öğretim hayatı boyunca biriktirdiği bilgiyi, sınav sırasında etkili biçimde kullanılmasına engel olan ve başarısının düşmesine yol açan yoğun kaygıdır. Burada önemli olan, kaygının performans üzerinde olumsuz bir etki yaratmasıdır. Yoksa, sınava girecek herkes kaygı yaşar. Belli bir seviyeye kadar kaygı yararlıdır. Uyanıklık sağlar. Koruyucudur. Dikkati toplamaya yardımcı olur ve öğrencinin motivasyonunu arttırır. Kaygının hiçbir zaman sıfır düzeyine inmesini istemeyiz. Çünkü uyanıklığı ve motivasyonu yok eder. "Amaan, boşver. Alt tarafı bir sınav" diyen birçok gencin tutumlarının altında yatan bu boşvermişliği pekiştiren kaygı düzeyinin düşüklüğüdür.

 

Sınav kaygısının sebepleri neler?

 

Haberin Devamı

Kaygının en önemli sebebi sınava gencin ya da ailesinin farklı anlam yüklenmesi. Sınav kaygısı yaşayan bireyler, sınava aileye borç ödeme, kendini ölçme, ispat etme, iyi bir evlat olduğunu gösterme gibi anlamlar yükler. Oysa, sınav, kişiliğin bir değerlendirmesi değil, bireyin bilgi birikimin değerlendirilmesidir. Sınavdan düşük puan almak o kişinin gerekli bilgiyi biriktirmediğine, yüksek puan almak bilgi birikiminin yeterli olduğuna işaret eder. Iyi veya kötü evlat olduğuna değil.

 

Çocuğun kaygı yaşadığını nasıl anlarız?

 

Sınav kaygısı yaşayan gençlerin gösterebileceği belirtileri dört ana grupta inceleyebiliriz.

 

Zihinsel belirtiler: Dikkat dağınıklığı, konsantre olamama, sınavın sonucu ile ilgili olumsuz öngörülerde bulunma (olmayacak, kazanamayacağım gibi)

 

Haberin Devamı

Duygusal belirtiler: Gözlemlenebilir düzeyde huzursuzluk, endişe, sinirli bir birey haline gelme, kolaylıkla ağlama, korku, çaresizlik, panik

 

Davranışsal belirtiler: Sınavlardan kaçınma, sınav sonrasında dona kalma

 

Fiziksel belirtiler: Baş ağrısı, sabahları kendini yorgun ve halsiz hissetme, uyumakta zorlanma, mide ve bağırsak sistemine ait sıkıntılar, iştahsızlık, kalbin hızlı çarpması, ellerin soğuk ve terli olması

 

Sınav kaygısı çok yaşanan bir durum mu?

 

Öğrencilerin yüzde 65-70’inde çeşitli dozlarda görülür. Bu rakam ABD’de yüzde 20 civarında. Bizdeki oranın bu denli yüksek olmasında OKS ve ÖSS’nin varlığı bir dış etken olarak düşünülebilir. Oranlara bakıldığında sınav kaygısı ile başa çıkma becerilerinin kazandırılması Türkiye açısından büyük önem taşıyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!