Yaşama küsen Hüseyin: Merhaba ikinci yaşam

Hasan Hüseyin 18 Ocak 2010’da rahatsızladı, Ege Üniversitesi Çocuk Hastanesi’nde bir ay tedavi gördü, ancak durumu kötüleşti.

Hasan Hüseyin, 6 Aralık 2010’da Ege Üniversitesi Kalp Damar Cerrahisi Kliniği’ne yatırıldı, kalbi iflas ettiği için cihaz takıldı. Yapay kalp pekçok hastayı ayağa kaldırırken, Hasan Hüseyin sürekli yoğun bakıma gitti, adeta yaşama, çevresine küstü, annesiyle bile konuşmaz oldu. Hasan Hüseyin’e doğum günü olan geçen 25 Mayıs’ta sürpriz parti düzenlendi, mumları üflerken herkes ona bağış kalp diledi.

Beklenen müjde doğum günü dileğinden 24 saat geçmeden gerçekleşti. Isparta’da Süleyman Demirel Üniversitesi Hastanesi’nde beyin ölümü gerçekleşen Süleyman Ceren’in (14) acılı ailesinin kutsal bağışta bulunduğu haberi geldi. Hasan Hüseyin’e uygun bulunan kalp hızla İzmir’e getirildi. Doğum gününde kalp dileyen Prof. Dr. Mustafa Özbaran, Prof. Dr. Tahir Yağdı, Doç. Dr. Çağatay Engin, Prof. Dr. Sanem Nalbantgil’den oluşan ekip nakli başarıyla gerçekleştirdi. Bir süre yoğun bakım, ardından Çocuk Hastanesi’nde kalan Hasan Hüseyin sonunda özgürlüğüne kavuştu.

Mucize gibi bağış

Anne Demirel, doğum gününde dilenen kalbin ertesi gün geldiğini belirterek, “Prof. Dr. Özbaran, Hasan Hüseyin’i pompadan ayırdıktan sonra kalbinin patladığını söyledi. Kalbi bitmiş, pıhtılaşmalar olmuş. ‘Kalbi bir hafta daha götürmezdi, çok şanslıymış’ dedi. Bu nakil mucize değil de ne” diye konuştu.
Aylarca bir odada yapay kalpli Barış, Hamdullah, Çiğdem ve anneleriyle kalıp dert ortağı olduklarını anlatan Ayşe Demirel, “İçlerinde en ağır oğlumdu. Bize şans güldü. Ama oğlum iyileşti diye ne kadar sevinip gözyaşı döktüysem, kalbi bağışlanan Süleyman Ceren için, annesi için o kadar üzüldüm, ağladım. Henüz yüz yüze gelmedik, ama telefonla konuşup, görüşüyoruz, oğulları oğlumda yaşıyor. Yapay kalple hastaneye mahkum çocuklar yeni bir yaşam bekliyor. Dileğimiz, onların da Hasan Hüseyin gibi nakil olup evlerine dönebilmesi” diye konuştu.

Acısını çıkarıyor

Sağlığına ve özgürlüğüne kavuşan Hasan Hüseyin, sokakta arkadaşlarıyla koşup oynuyor, bisiklete binip akülü arabasını sürüyor. Doktorlarının oğluna günde 15 dakika sokakta oyun izni verdiğini belirten Ayşe Demirel, “2010 Ocak’tan bu yana oğlum hayata küsmüştü, benimle bile konuşmuyordu. Şimdi keyifli, mutlu. Onu sokaktan alamıyorum” dedi.