Tıp Dünyası

Güncelleme Tarihi:

Tıp Dünyası
Oluşturulma Tarihi: Şubat 01, 2000 00:00

Haberin Devamı

Bir karşılaştırma

EGE Üniversitesi Hastanesi 1999'u ekonomik ve idari krizle geride bıraktı. Kurumu maddi krize sürükleyen nedenlerin başında bilgisayar otomasyonu, beslenme ve temizlik hizmetlerine yüksek ücret ödenmesi gösterilmişti. O yüzden bu hizmetlerde 2000 ihalelerine personel sayısı azaltılarak çıkıldı, biraz fiyat düşsün diye.

TEMİZLİK hizmetlerinde 1.250 kişilik kadroda 100 eksiltme yapılarak 11 ay için 4 trilyon 535 milyar lira muhammen bedelle ihale yapıldı. 3 firmanın kapalı zarf teklifinde en yüksek kırımı yapan Öz-Örnek oldu. 6 yıldır hastaneyi temizleyen firma yaklaşık 4.4 trilyona ihaleyi kazandı. (Bu konuda daha geniş açıklama haftaya) Rektör Prof. Dr. Refet Saygılı'nın, fiyatı biraz daha aşağıya çekmeye çalıştığı söyleniyor.

3 FİRMANIN katıldığı yemek ihalesi ise istenen rekabet ortamı oluşmadığı gerekçesiyle iptal edildi. Otomasyonda ise firmalara, bin yataklı hastanede çalışmış olma şartı getirilince sadece üniversite vakfı şirketi ÜNİ-PA katıldı, rekabet de aranmadı. Geçen yıl 180 kişiyle ayda 70 milyar liraya hastane otomasyonunu yürüten ÜNİ-PA bu yıl 116 kişi çalıştırma koşuluyla 11 aylık 799 milyar 663 milyon lira muhammen bedelle açılan ihaleyi aylık 65 milyar lira teklif vererek kazandı. Personel sayısı azaltılarak daha düşük ücret sağlandı. Ama bundan tatmin olmayanlar da var. Nitekim bir öğretim üyesinin karşılaştırması şöyle: ‘‘Ankara İbn-i Sina Hastanesi'nin otomasyon hizmetlerinde 112 kişi çalışacak, yıllık ücret 287 milyar lira. Aya vurdun mu 24-25 milyar. Vakfımızın şirketi ise bu hizmeti neredeyse üç katına verecek. İlginç değil mi''. İddiası doğruysa hem de çok ilginç. Bunları söyleyen sıradan bir öğretim üyesi değil. Yorumu siz yapın.

Hekimlerle ilgili bazı gerçekler

Hekimler de korkabilirler

Actuel Medicine Dergisi'nden

ADLİ TIP SÖZLÜĞÜNÜ'NDEN

ADLİ PSİKİYATRİ

ADLİ tıp ve psikiyatri dallarının yasal sorunları birlikte ele aldıkları farklı bir uzmanlık alanıdır ve çok değişik konularla ilgilenir. Bir suç işleyen akıl hastasının, o sırada bilincinin yerinde olup olmadığı ve ceza alıp almayacağı bu dalın konusudur. Suç işleyen çocukların bunun farkında olup olmadıkları, kendisine cinsel saldırıda bulunan kişinin zeka durumu, haksız bir tahrik sonucunda kişinin verdiği reaksiyonun cezasına etkisi de diğer konularıdır. Satış, vasiyet, miras gibi hukuki işlemleri gerçekleştiren kişinin akıl sağlığının araştırılması da konuları içindedir.

İlgilenenlere duyurulur:

EÜ Tıp Fakültesi Psikiyatri Bölümü'nde 8 Şubat'ta Adli Psikiyatri paneli gerçekleşecek. Konuşmacılar EÜ Adli Tıp'tan Doç. Dr. Hamit Hancı, Psikiyatri'den Doç. Dr. Hakan Coşkunol, DEÜ Hukuk Fakültesi'nden Prof. Dr. Bahri Öztürk ile Narkotikten Sorumlu İzmir Emniyet Müdür Yardımcısı Dr. Ali Yılmaz. Panel 10.30'da başlayacak.

Acil Tıp Derneği Genel Başkanı Dr. Ülkümen Rodoplu, yönetimden Dr. Gürkan Ersoy, Semra Çelikli ve Süheyla Erdoğan ile basın toplantısı yaparak acil tıp sistemini harekete geçirecek numarayla komuta merkezinin tek olmasının önemine dikkat çekerek, 112 ve AKS-110 için birleşme önerisinde bulundu.

Birleşme çağrısı

ACİL yardımda 112 ve AKS-110'un kafaları karıştıracağını yazmıştım. Birleşmelerinin doğru olacağını vurgulamıştım. Birleşme konusunda ilk çağrı Acil Tıp Derneği'nden geldi. Genel Başkan Dr. Ülkümen Rodoplu da ‘‘Tek komuta merkezi, tek numara''nın sağlıklı olacağını vurguladı. Üstelik bunun zorunluluk olduğunu örneklerle açıkladı. Rodoplu, çağrı yapmadan önce iki tarafla da görüştüğünü, önerisinin olumlu karşılandığını söyledi. ATD, bu birleşmede elinden geleni yapmaya hazır, ama galiba balmumu davetiyeleri unuttular. Çağrı yapılalı bir haftayı geçti de...

Bir çuval inciri...

İL Sağlık Müdürlüğü, halkın sağlığıyla oynayan, abartılı reklamlarla yanıltan özel sağlık polikliniklerini ‘‘Adam etmeye'' kararlı. Yok eğer olmayacaklarsa defterlerini dürmeye de. Nitekim bu amaçla geçen hafta tüm poliklinikler denetlendi, basın mensuplarının gözetiminde. İlginç tablolar ortaya çıktı, bunları gazetemizde okudunuz. Ama asıl ilginçliği atlamışım. Hem de bir ibret vakasını...

MÜDÜRLÜK, habersiz baskın denetim yapılacağını aynı gün tüm gazete ve televizyon bürolarına faks bildirmişti. İstenirse izleyebileceğimiz de kaydedilmişti. Ama bir yerel TV muhabiri, almış bu faksı denetimi haber yapmış. Hem de baskınların başlamasından 2 saat önce 17.00 haberlerinde. ‘‘Duyurun'' deseler bu kadarı olmaz. TV'ci arkadaşlarımız herhalde gazetecileri atlattılar diye çok sevinirken, bir çuval inciri berbat edebileceklerini düşünmemişlerdir. Allah'tan pek izleyen olup uyarmamışlar da özel poliklinikler habersiz yakalandı. Müdürlük yetkilileri, artık bundan sonra denetim davetiyelerine not düşeceklermiş. ‘‘TV'ci arkadaşlar çağrıyı değil, denetimi haber yapın'' diye.

HASTA HAKLARI BİLDİRGESİ'NDEN

Bir sağlık kuruluşuna, sağlık hizmeti almak için başvuran herkesin;

DÜŞÜNCE BELİRTME: Verilen hizmetler konusunda düşüncelerini ifade etmeye, hakkı vardır.

Tıbbiyeden herşey çıkar

VURDULAR ONU

Sevgiye sözler söylendi onun duygulu

yüreğinden

Sevgisizler vurdular onu ta! yüreğinden

Güzelliğine övgü duyuldu onun ezgili

sesinden

Ezgisizler vurdular onu ta! bam telinden

Duygulu gözler renk aldı onun

resim-şiirinden

Duygusuzlar vurdular onu gözbebeğinden

Yanlışa yergi yazıldı onun ince kaleminden

Doğrusuzlar vurdular onu ta! kaleminden

Arasına sözleri taşmış olsa da

Gözleriyle elleri şaşmış olsa da

Düşleriyle gerçeği aşmış olsa da

Bil ki sevgiden...

Prof. Dr. Erol BALIK

EÜ. Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!