*Hukukçular trafikte de özellikle bu tür ölümlü, yaralamalı kazalarda, cezaların somut bir şekilde belirlenmesi gerektiği görüşünde. Örneğin, alkollü sürücülerin neden olduğu, birilerinin ölümüyle, yaralanmasıyla sonuçlanan, can kasıtlı kazalarda suçlunun ne ceza alacağı kırmızı çizgiyle çizilmeli. Hatalı sollayıp, şerit değiştirerek ölüme neden olanın cezası belirlenmeli. Ya da can kaybı, yaralanma olmasa da içkili araç kullanana ağır ceza verilmeli ki, facialar engellenebilsin. Sonuç olarak özel
Trafik Ceza Yasası çıkarılmalı. *Konuştuğum bazı hukukçular bilirkişi olayını da eleştiriyor. Bilirkişilerin, zaman zaman faciayla sonuçlanan kazalara neden olan sürücülerin suçunu hafiflettiği görüşünü öne süren var. Bu arada, "Mahkemede iyi hal" gibi nedenlerle, özellikle ölüme neden olan aşırı alkollü sürücülerin, cezasının indirilmesine karşı çıkan da var. "Aşırı alkollü direksiyona geçecek, fidanlara kıyacak, sonra da iyi hali görülecek. Katilin iyi hali mi olurmuş? Mahkemede ne yapacaktı" diyen de. Ve de, "Bu tür cezalarda takdire yer verilmemesi gerekir" görüşünü savunan da.*Özellikle faciayla sonuçlanan kazalardan sonra ağıtlar yakılıyor, tepkiler dile getiriliyor, önlemler isteniyor. Önemli olan bu tür canavarlara gözdağı verilmesi, direksiyon başına geçmesinin önlenmesi. Yani yapanın yanına kar kalmaması.
