Bodrum'da İkinci Bahar: Asi kız Feraye

Güncelleme Tarihi:

Bodrumda İkinci Bahar: Asi kız Feraye
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 27, 2000 00:00

Haberin Devamı

Ünlü sanatçı Müzeyyen Senar'ın kızı Feraye de, annesi gibi şarkı söylüyor. Herşeyin kendi tasarladığı istikamette gitmesine önem veren Feraye, ‘‘Ünlü olmak benim için önemli değil. Asi ve asil olmayı birlikte taşımaya daha çok önem veriyorum. Bodrum'lu olmak da öyle. Zaten adımı da Bodrum'dan almışım’’ diyor.

ÇOCUKLUĞUNDAN bu yana asi ve asil olma özelliğini koruyan Feraye, ünlü bir annenin gölgesinde değil, şöhretinde olmanın yararını inkar etmiyor. İsteyip de, ulaşamadıklarına isyan etmeyi de uygun bulmuyor. 53 yıllık yaşamında herkesin ulaşmak istediği kişilerle yan yana duran Feraye, bugün Bodrumlu olmayı daha çok önemsiyor.

ARKADAŞLARI İlhan Feyman ve Şevket Uğurluel'in çaldığı İstanbul'un ünlü Kulüp 12'sine çok gittiği yıllarda sahne yolunu açtığını sonradan farkeden Feraye, ilk asiliğini annesi Müzeyyen Senar'ın, ‘‘Kızım sesin çok uygun Türk Sanat Müziği oku’’ uyarısına karşı çıkarak gösterdi. Klüp 12'de hem sevdiği, hem de annesinin etkisinden çıkmak için caz söyledi.

İLK İSYAN ANNESİNE

SAHNEYE çıktığında insanların Müzeyyen Senar beklentisini farkeden Feraye, annesine hayranlığını da gizlemeden anlatmaya başlıyor: ‘‘Belki inanmayacaksınız ama ben müziği profesyonel yapmayı hiç sevmedim. Sevseydim sesimi kullanır, repertuvarımı ona göre düzenler, gerekirse annemin adını kullanır, ünlüler arasında yer alabilirdim. O zamanlar gece hayatı çok farklıydı. Şimdi sefahatı yaşanıyor. O zamanlar gece kulüplerine gelenler giyinirlerdi, şimdikiler soyunuyor. Hatırlarım sinemaların gala gecelerine bayanlar tuvaletler giyip gelirlerdi.’’

MEMLEKET AŞKI

SİNEMA sanatçısı Kuzey Vargın ile 1972 yılında evlenen Feraye, 10 yıl sürecek bu evliliğin ikinci yılında Amerika'ya gidip New York'a yerleşti. Görkemli ve zengin bir yaşam sürmelerine karşın, Türkiye'nin ve hep asi davrandığı annesi burnunda tüttü. Feraye o yılları anlatırken, gözleri buğulanıyor, ‘‘Evimizi aldık, üç benzin istasyonu açtık, altımızda Cadillac, ama yine de orada ikinci sınıf vatandaşız. Her akşam dostlarımızla toplanıp Türkiye'yi konuşuyor, rakı içiyor Ajda'yı, annemi dinleyip ağlıyoruz. Dayanılacak gibi değildi. Ben zaten vatanımı çok severim, sonunda canıma tak etti, döndüm’’ diyor.

BODRUMLU YILLAR

YAZ tatillerini fırsat buldukça Bodrum'da yapan Feraye, önceleri burayı sevmediğini itiraf ediyor. Ancak, 1990'da İstanbul'daki yaşam koşulları Ege sahillerinden birisine yerleşmeye zorlamış. Bodrum macerasını kendisinden dinliyoruz:

‘‘ÖNCE Kuşadası'na veya Marmaris'e yerleşmeye karar verdim. Ekim ayıydı, arkadaşlarla Bodrum'a geldik. Birden Bodrum'un sessiz, sakin hali beni çok etkiledi. Kuşadasını, Marmaris'i unuttum. Taksi şoförlerine, ‘Bana bir ev bulun’ dedim, buldular. Hemen İstanbul'a gittim, evimi toplayıp hiç düşünmeden gelip Bodrum'a yerleştim. Geliş o geliş...’’

Bodrum'dan iki yıl boyunca hiç ayrılmadan dinlendiğini anlatan Feraye, 1972'de ‘‘Dar Kapı’’ adlı bar açtı. Gece hayatına beş yıl dayanabildi, o defteri de 1997 yılında kapattı.

FERAYE, Bodrum'daki günlük yaşam programını şöyle özetliyor:

‘‘SABAH kahvemi içiyorum, evin işlerini yaptıktan sonra yanıma köpeğim Cimcim'i alıyorum, motoruma atlayıp ver elini Raşit'in eski kahvesi. Saat 11.00'le 13.00 arası oradayım. Zaten herkesin geliş saati de bilinir. Bu saatlerde oraya gelenler Bodrum'un seçkin kişileridir. Akşam, eve döner dönmez kendimi mutfağa atarım. Boğaz çocuğuyum ya, dil balığı dışında balıkları sevmiyorum. Yağsız, tatsız, tuzsuz oluyorlar. Onun için buradakiler balığı soslu yapıyor. O kadar sosa bulasan beni de yerler. Akşam yemeğe dostlarım gelir, ya da ben onlara giderim.’’

İSMİNİN ÖYKÜSÜ

ANNESİ Müzeyyen Senar'ın Muğla Zeybeği'ni çok sevdiğini, Bodrum'un yerlileriyle sohbette de, ‘‘Feraye Kızın Adı’’ türküsünü söylerken, kızının adını öyle koymaya karar verdiğini söyleyen sanatçı, adının öyküsünü şu sözlerle anlatıyor:

‘‘ANNEM bana hamileyken Bodrum'dan bir bey anneme ‘Feraye Kızın Adı’ türküsün geçmiş. Annem Feraye adını çok sevmiş, ‘Çocuğum kız olursa adını Feraye koyacağım’ demiş. Öyle de olmuş. İsmin aslı Ferahi, ama söylene söylene Feraye olmuş.’’

RAHAT BIRAKIN

BODRUM'da yaşamanın ayrıcalığına inanmayanları Bodrumlu saymayan Feraye, gürültüden, kalabalıktan şikayetçi olanların gelmemesini öneriyor. Feraye, ‘‘Bodrum'a yerleştik’’ diyenlerin yalan söylediğini iddia ediyor, bir ev alıp da, yılın 15 gününü Bodrum'da geçirenlere de kızıyor, ‘‘Bodrum'da evimiz var, yerleştik diye hava atıyorlar. Bodrum'u tanımadan, bilmeden Bodrumlu olduk diyenler buradaki insan ilişkilerini de zedeliyor’’ diyor.

APARTMAN İSTEMEM

AMERİKA'da uğruna gözyaşı döküp, döndüğü İstanbul'u artık özlemediğini de anlatan Feraye, bu isteksizliğine şaşırıyor aslında. Ancak kendi üslubuyla haklı olduğunu anlatmaya çalışırken, ‘‘İlişkilerdeki dejenerasyon beni üzüyor’’ diyor. İstanbul'u suçlamıyor ama içinde yaşayanların ortalama karakteristik dengesinin bozulmasından da dertleniyor.

BODRUM'da hala çok katlı apartmanların olmamasından memnun görünüyor Feraye, ‘‘O zaman da zaten İstanbul olurdu. Ben de buradan giderim’’ derken, alternatifini de getiriyor. Rota, Marmaris'in Selimiye'si. Çünkü orası eski Bodrum'u hatırlatıyor.

Feraye Işıl, iki evliliğin ardından babasının soyadını taşıyor. Ancak,sadece sahnelerdeki gibi Feraye diye hitap edilmesinden hoşlanıyor.

PORTRE

1947 yılında İstanbul'da doğdu. Babası Ercüment Işıl, annesi ünlü ses sanatçısı Müzeyyen Senar. İlk ve orta okulu İstanbul'da okuyan Feraye, lise eğitimini Londra'da tamamladı. 1967 yılında İstanbul'un ünlü ayakkabı mağazası Tanca'nın sahibi Lemi Tanca ile yedi ay sürecek ilk evliliğini yaptı. Aynı yıl İlhan Feyman'ın teşvikiyle İstanbul'da Kulüp 12'de caz söylemeye başladı. 1972 yılında sinema sanatçısı Kuzey Vargın'la evlendi. 1974 yılında eşi ile gittiği Amerika'nın New York kentinde sekiz yıl geçirdi. 1982 yılında Kuzey Vargın'dan boşanan Feraye 1990 yılında Bodrum'a yerleşti.

YARIN:

Ayhan Işık'ı sinemaya

kazandıran kadın; Nurhan Nur

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!