Ege Cansen: Ekonomi toparlanır

Ege CANSEN
Haberin Devamı

Yaşadığımız ve yaşamaya devam ettiğimiz deprem felaketi, ekonomi üzerinde de olumsuz etki yapmıştır ve yapmaya devam edecektir. Ekonomimiz esasen, Güney Asya ve özellikle Rusya krizi yüzünden yavaşlamıştı. Buna eş zamanlı olarak, bir de enflasyonu düşürme tedbirleri eklenince yavaşlama, son aylarda eksi yüzde 8'e kadar çıkmıştı. Deprem, ekonomimizi bu tabloda yakaladı. Buna rağmen şunu derhal ifade edeyim ki, yaşadığımız olayın maddi tahribatı, manevi tahribatına kıyasla küçüktür. Olay, çok yeni cereyan ettiği için, maddi kayıplar, gözümüze çok korkunç gelmektedir. Görülecektir ki bu kayıplar umulandan çok daha kısa bir sürede telafi edilecektir.

Türk ekonomisi, bütün derbederliğine rağmen, modern bir ekonomidir. İyi işleyen mal piyasaları vardır. Arz zinciri kuvvetlidir. Yüksek üretim gücüne sahiptir. Bir diğer deyişle, Türk ekonomisinin teknolojik seviyesi ve kapasitesi bu depremin yarattığı fiziki kayıpları karşılayabilecek düzeydedir. Ülkemizin her dalda yetişmiş işgücü mevcuttur. Hem deprem yaralarını sarar, hem de artan miktarda üretim yapabiliriz.

Deprem yüzünden ekonomide ne olmuştur? Evvelemirde, milli servette bir eksilme olmuştur. Milli serveti, 15 yıllık milli gelir toplamı olarak kabul etsek, 3 trilyon dolar eder. Depremin yarattığı maddi hasar 5 milyar dolar olsa, bu milli servetin binde 1.5'una tekabül eder. Deprem, esas itibariyle, yöresel olarak bir konut açığı ortaya çıkarmıştır. İşyerlerinde, resmi dairelerde, fabrika ve yollarda meydana gelen hasarlar da önemlidir. Ancak buralardaki hasarın giderilmesi, konut açığının kapatılmasından kolay olacaktır. Gölcük askeri tersaneleri ile depremden değil, yangından zarar gören Tüpraş rafinerisinde önemli hasar vardır. Buna rağmen bu iki tesisin de onarımı zor değildir.

Depremin ekonomide yarattığı ikinci kayıp, üretim, yani milli gelir kaybıdır. Bu kaybı telafi etmek, yukarıda sıraladığım kayıpları telafi etmekten, teknik olarak daha kolay, psikolojik olarak daha zordur. Çünkü deprem, ülkede bir moral çöküntüsü yaratmıştır. Türk ekonomisi bir süredir ‘‘talep noksanından’’ dolayı düşük kapasitede çalışıyordu. Moral bozukluğuyla, talep daha fazla daralırsa, işte esas o zaman ‘‘milli gelir kaybı’’ büyük olur. Talebin daha da daralmaması için, halkı ‘‘alışılmış yaşam biçimine’’ hızla geri götürmek gerekir. Bu gerekçeyle içine girdiğimiz ‘‘ulusal yas’’ psikozunu belli bir sürede sona erdirmek mecburiyetindeyiz.

* * *

Ekonomide her şey, her şeyi etkiler. Deprem yaralarının hızla sarılması, ekonominin güçlü olmasına bağlıdır. Güçlü ekonomiyi, yaşama küsmüş değil, onunla barışık insanlar yaratır. Herkes, ama herkes, bu depremden zarar görenlere yardım etmelidir. Yardım için geç kalınmamıştır. Önümüzde zorlu bir yıl var. Üzüntülüyüz, ama hayata dört elle sarılmak mecburiyetindeyiz. Kendimize de, depremden zarar gören can kardeşlerimize de ancak böyle yaparsak hayrımız dokunur.

SON SÖZ: Kendine hayrı olmayanın, kimseye hayrı dokunmaz.



Yazarın Tüm Yazıları