Sınırda kitlesel ölüm

Kosova-Makedonya sınırında insanlar kitlesel ölümle karşı karşıya. İlk haberlere göre 40 bebek ve yaşlı, olumsuz koşullar nedeniyle öldü. Uluslararası toplumun göçmen trajedisine sessiz kalması üzerine Makedonya, artık mülteci kabul etmeyeceğini açıkladı.

Binlerce insan.... Kadın erkek, çoluk çocuk, genç yaşlı binlerce insan... Tek ‘‘suçları’’ Kosovalı Arnavut olmak. Savaşın 11'nci gününde, son derece zor doğa koşulları altında sınır boylarında ve vahşi doğada ölüm kalım mücadelesi veriyorlar. Bir yanda Sırp ateşi, açlık ve susuzluk, diğer yanda soğuk ve insanın içine bıçak gibi işleyen soğuk... Mahşeri kalabalığa dün ilk kara haber ulaşıyor: 5 gündür yardım bekleyenlerden 40 çocuk ve yaşlı yaşamını yitirdi...

Kitleler halinde ölümlerden ve salgın hastalıklardan korkuluyor. Öte yandan savaş bebekleri de ilk çığlıklarını patlatıyor. Kosova-Makedonya sınırında bekleyen 4 kadın otomobillerde doğum yaptı. Makedonya Cumhurbaşkanlığı, artık mülteci kabul etmeyeceğini açıkladı.

KİRLİ DERE SUYU

Makedonya sınırındaki Blase'de tam bir izdiham yaşanıyor. Kosovalı Arnavutların trajedisi haberlere, ekranlara sığmıyor. Perişanlıklarını dile getirmede sözler tükeniyor. Çocuklar bile gülmeyi unutmuş. Sırpların zorla sürdüğü 250-300 bin dolayında Kosovalı göçmen, günlerdir insanlıkdışı koşullarda sağ kalabilmek için çırpınıyor. Kızılhaç'ın dağıttığı battaniye, naylon parçaları, ekmek, süt, bisküvi ve konserveleri alabilenler şanslı. Çadır bulamayanlar, çevreden topladıkları malzemeleri kullanarak barınak yapmaya çalışıyor. İçme, kullanma suyu ve tuvalet ihtiyaçlarını karşılama konusunda da büyük sorunlarla karşı karşıyalar. Yağmurun beslediği dere suyundan içiyorlar.

İKİ DOKTOR

Beşinci geceyi açıkta geçiren ve aralarında çok sayıda bebek, çocuk, kadın, yaşlı ve hastanın bulunduğu göçmenlerle sadece 2-3 doktor ilgileniyor. Sınırdaki sığınmacı kayıt işlemlerinin son derece yavaş yapılmasından yakınan göçmenler, 20'den fazla bebeğin, bir o kadar da yaşlı hastanın bu bekleyiş sırasında yaşamını yitirdiğini ifade ediyorlar. ken doğum yaptı. Göçmenler önceki gece fena halde bastıran sağanak yağmurda sırılsıklam oldu.

Makedon polisinin davranışından da yakınıyorlar. Kosovalı göçmenler, Makedon polisinin ‘‘Oturun, kalkın, sıraya girin, iki adım ileri, bir adım geri’’ gibi komutlarla, kendilerine esir kampındaymış gibi davrandığını kaydediyorlar. Çocukların bile coplandığı, gazetecilerin dikkatle izlendiği söyleniyor. Sabrı tükenmek üzere olan göçmenlerin Makedonya topraklarına zorla girme olasılığından endişe ediliyor.

SALGIN HASTALIK

Bölgedeki sayılı doktorlardan, uluslararası bir yardım kurumunun gönüllüsü Henia Dattak, hastalara müdahale etmek için temiz su bile bulamadığını, meninjit ve ishal vakalarıyla boğuştuklarını anlatıyor. Dattak, ‘‘Her türlü sıkıntı, yokluk burada. İnsanlar hem fiziksel, hem ruhsal olarak tükenmiş durumda. Yaşlılar, hamileler, erken doğumlar. Daha büyük felaketler adım sesleri yaklaşıyor’’ diyor.

BEYAZ OTOBÜS

‘‘Gökkuşağı’’ (Rainbow) adlı ırkçılık aleyhtarı bir kuruluş, Kosovalı mültecileri beyaz otobüslerle Norveç'e taşımak üzere kampanya başlattı. Arnavut kaynaklar, müttefiklerin İkinci Dünya Savaşı sonunda Almanya'daki Nazi toplama kamplarından kurtardıkları tutsakları beyaz otobüslerle başka yerlere naklederek hayatlarını kurtardıklarını söyledi. ‘‘Gökkuşağı’’ adlı kuruluşun, Kosovalı mültecileri bu nedenle beyaz otobüslerle taşıma kararı aldığı bildiriliyor.

Kıyamet günü gibi

Almanya Başbakanı Gerhard Schröder, Kosova'daki ‘‘planlı sürgün’’ün daha da dramatikleştiğini söyledi. Bonn'da Dışişleri Bakanı Joschka Fischer ve Savunma Bakanı Rudolf Scharping ile birlikte basın toplantısı düzenleyen Schröder, ‘‘Miloseviç, ya Rambouillet anlaşmasını kabul edecek ya da bunun sonucuna katlanacak’’ dedi. Öte yandan NATO sözcüleri, Kosova'dan bir yılda 756 bin kişinin evlerinden kaçtığını belirterek son 10 günde Sırpların bölgeden 290 bin kişiyi sürdüğünü bildirdiler. Yetkililer, Sırpların bu hızla Kosova'da yaşayan bütün Arnavutları 10-20 gün içinde sürebileceğine dikkat çekildi.