Güncelleme Tarihi:
ABD Başkanı Donald Trump, Ürdün Kralı 2. Abdullah ile görüşmesinde, Gazze'yi "ABD'nin yetkisi altına" alacaklarını kaydederek, "Gazze'yi devralacağız ve orayı elimizde tutacağız." dedi.
ABD Başkanı Trump, Beyaz Saray'da ağırladığı Ürdün Kralı 2. Abdullah ile görüşmesinden önce Oval Ofis'te basın mensuplarına Gazze'yi değerlendirdi.
Gazze'deki Filistinlilerin Mısır ve Ürdün gibi komşu ülkelere gönderilmesine yönelik planını hatırlatan Trump, Gazze'nin yaşanabilir bir alan olmadığını ve yeniden inşa edilmesi gerektiğini belirtti.
ABD'nin Gazze'yi satın alıp almayacağına ilişkin değerlendirmeler yapan Trump, "Orada satın alınacak bir şey yok. Orayı devralacağız ve elimizde tutacağız. Eninde sonunda Orta Doğu'daki insanlar için pek çok iş imkanı yaratacak bu projeyi hayata geçireceğiz. Burası bence bir elmas olabilir." ifadelerini kullandı.
Trump, ABD'nin Gazze'yi ne şekilde elinde tutacağına yönelik soruya ise "ABD'nin yetkisi altında olacak." diye yanıt verdi.
KRAL ABDULLAH TEMKİNLİ KONUŞTU
Öte yandan Ürdün Kralı Abdullah, Trump'ın Gazze açıklamaları karşısında temkinli ifadeler kullanırken net değerlendirmeler yapmaktan kaçındı.
Kral Abdullah, aralarında Suudi Arabistan ve Mısır'ın da olduğu Arap ülkelerinin Filistinliler konusunda herkesin yararına olan bir planın nasıl hayata geçirilebileceği konusunda görüşmeler yaptıklarını ve bu görüşmeleri beklemeleri gerektiğini belirtti.
Kral Abdullah, "Mısırlıların görüşlerini ortaya koymalarını bekleyelim." değerlendirmesini yaptı.
Netanyahu, yayınladığı görüntülü mesajında, Hamas'ın cumartesi yapılacak esir takasını İsrail'in ateşkes anlaşmasındaki maddeleri ihlal ettiği gerekçesiyle askıya aldığını açıklaması üzerine "bugün dört saat süren kapsamlı siyasi ve güvenlik kabinesi oturumu gerçekleştirdiklerini" söyledi.
ABD Başkanı Donald Trump'ın Gazze Şeridi'ndeki İsrailli esirlerin serbest bırakılmasına ilişkin çağrısını memnuniyetle karşıladıklarını belirten Netanyahu, Trump'ın Gazze'deki Filistinlilerin başka ülkelere sürülmesi planını da takdir ettiklerini dile getirdi.
Netanyahu, Hamas'ın esir takasının bir sonraki turunu askıya aldığını açıklaması üzerine İsrail ordusuna Gazze içinde ve çevresindeki birliklerini takviye etmesi talimatı verdiğini duyurdu.
Askerlerin bölgeye intikal etmeye başladığına işaret eden Netanyahu, güvenlik kabinesi oturumunda oy birliğiyle kabul edilen kararlar hakkında şunları kaydetti:
"Eğer Hamas esirlerimizi cumartesi öğleye kadar serbest bırakmazsa, ateşkes sona erecek ve İsrail şiddetli saldırılarına yeniden başlayacak ve Hamas sonunda yenilene kadar devam edecek."
Öte yandan İsrail ordu sözcülüğünden yapılan açıklamada, Güney Cephesi Komutanlığında teyakkuz durumunun artırılmasına bağlı, yedek askerler de dahil takviye kuvvetlerin artırılmasının kararlaştırıldığını duyurdu.
Açıklamada, takviye birlik gönderilmesi ve yedek askerlerin takviyesinin farklı senaryolara hazırlık için yapıldığı ifade edidi.
İsrail Başbakanlık Basın Ofisinin adı açıklanmayan bir yetkili adına yaptığı yazılı açıklamada, İsrail'in Hamas'tan "önümüzdeki günlerde" ateşkes anlaşmasının ilk aşamasında serbest bırakılması planlanan 9 sağ esiri teslim etmesini beklediği belirtildi.
Açıklamada, söz konusu 9 sağ esir serbest bırakılıncaya kadar İsrail'in ateşkesin ikinci aşamasına geçilmesi için yapılacak müzakerelere katılmayacağı ifade edildi.
İsrail ile Hamas arasında varılan ateşkes anlaşmasının ilk aşamasında birçoğu sağ 33 İsrailli esirin serbest bırakılması planlanıyordu.
Ateş kapsamında şu ana kadar 13 İsrailli 5 de Taylandlı sağ esir serbest bırakılmıştı.
Yerel basında çıkan haberde, Gazze'de ateşkes ve esir takası gündemiyle yapılan Netanyahu liderliğindeki güvenlik kabinesi toplantısının 4 saatlik görüşmenin ardından sona erdiği belirtildi.
Adı açıklanmayan İsrailli bir yetkiliye dayandırılan haberde, güvenlik kabinesinin ABD Başkanı Donald Trump'ın İsrailli esirlerin tamamının 15 Şubat Cumartesi günü yerel saatle 12'de serbest bırakılmasına ilişkin açıklamasını desteklediği aktarıldı.
Güvenlik kabinesinin Trump'ın Gazze'deki Filistinlilerin zorla yerinden edilmesini içeren planını da destek verdiği ifade edildi.
Bir başka kaynak ise Hamas'ın 15 Şubat Cumartesi günü 3 İsrailli esiri serbest bırakması halinde Tel Aviv yönetiminin mevcut ateşkesi devam ettirmeye hazır olduğunu ileri sürdü.
Öte yandan Netanyahu'nun İsrailli bakanlardan Gazze'deki ateşkes ve esir takasına ilişkin açıklama yapmamalarını istediği belirtildi.
Filistin resmi haber ajansı WAFA'nın El Halil kentindeki El-Ehli Hastanesi'ndeki sağlık kaynaklarına dayandırdığı habere göre, İsrail askerleri tarafından Siir beldesinde gerçek mermiyle vurulan bir Filistinli yaşamını yitirdi.
Filistin Kızılayı'ndan daha önce yapılan açıklamaya göre, sağlık ekipleri Siir beldesinde karnından mermiyle yaralanan Filistinli bir genci hastaneye nakletti.
Kızılay'dan yapılan bir başka açıklamada, İsrail askerlerinin gerçek mermiyle vurduğu 19, 22 ve 10 yaşındaki 3 Filistinlinin daha yaralandığı belirtildi.
Görgü tanıkları, İsrail askerlerinin Siir beldesine düzenlediği baskında gerçek ve plastik mermiler, gaz bombaları kullandığını aktardı.
Hamas yetkilisi Mahmud Merdavi, yaptığı yazılı açıklamada, "Batı Şeria'da (yasadışı İsrail) yerleşimlerinin genişletilmesi ve binlerce dönüm arazinin hızla yağmalanması, insanlardan ağaçlara ve toprağa kadar Filistinlilere ait her şeyin yok edilmesine dayanan suçlu işgal zihniyetini yansıtıyor." ifadelerine yer verdi.
Merdavi, "Batı Şeria ve tüm Filistin topraklarında İsrail'in işlediği suçların, Filistinlilerin İsrail işgalinin geçici olduğu düşüncesi ve direnişe devam etmedeki kararlılığını değiştiremeyeğini" kaydetti.
İsrail ordusunun Filistinlileri öldürmesi, sindirmeye çalışması ve onlara uyguladığı soykırımın, hedeflerine bağlı olan Filistin halkını caydıramaycağını ve saldırılara karşılık vermelerini engelleyemeceğini vurgulayan Merdavi, "Filistin direnişinin hedeflerine ulaşana kadar devam edeceğini" belirtti.
İsrail ordusu, 21 gündür saldırılarını sürdürdüğü işgal altındaki Batı Şeria'nın Cenin Mülteci Kampı'nda daha önce öldürdüğü bir Filistinlinin evini yerleştirdiği patlayıcılarla havaya uçurdu.
Görgü tanıkları, İsrail ordusunun Cenin kampında İsrail askerlerinin kurşunuyla Temmuz ayında hayatını kaybeden Nidal el-Amir'in evini patlayıcılarla yıktığını aktardı.
Çeşitli sosyal medya platformlarında çok sayıda kullanıcı İsrail ordusunun Filistinli Nidal'ın evinin patlatmasına ilişkin görüntüleri paylaştı.
Sosyal medya kullanıcıları İsrail'in uygulamalarına tepki gösterdi.
Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, sosyal medya platformu X'ten yaptığı açıklamada, "Gazze'deki sivil halkın da en kötüsünü yaşadığını" belirterek, "Gıda, ilaç ve yeniden inşa artık önemli şeylerdir. Bunun için de ateşkese ihtiyaç var. Uluslararası hukuk nettir: Gazze'den hiçbir sürgün edilme olmamalı." ifadesini kullandı.
Annalena Baerbock, ateşkesin pamuk ipliğine bağlı olduğunu ve Hamas'ın anlaşmayı riske ettiğini savunarak, "İsrail hükümeti ve ABD (ateşkesin) ikinci aşamasına ve gerçek bir barış perspektifine girmemiz için her şeyi yapmalı." değerlendirmesinde bulundu.
Mısır Cumhurbaşkanlığından yapılan yazılı açıklamada, Sisi'nin Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen ile telefonda görüştüğü bildirildi.
Görüşmede, İsrail saldırıları nedeniyle ağır yıkımın oluştuğu Gazze'nin yeniden imarı ve Tel Aviv ile Hamas arasındaki ateşkesin gündeme geldiği ifade edildi.
Sisi ile Frederiksen'in İsrail ile Hamas arasında varılan ateşkesin tüm aşamalarının uygulanması ve bölgeye insani yardımların girişinin kolaylaştırılması gerektiğini dile getirdiği kaydedildi.
İki liderin, ABD Başkanı Trump'ın açıklamalarının aksine Gazze'nin yeniden imarının bölgede yaşayan Filistinlilerin yerinden edilmeden yapılması gerektiğini belirttiği aktarıldı.
Açıklamada ayrıca, Sisi'nin bölgede kalıcı barışın yolunun 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız Filistin devletinin kurulmasından geçtiğine vurgu yaptığı belirtildi.
İsrail'in aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, İsrail güvenlik kabinesinin Hamas'ın 15 Şubat'ta yapılması beklenen esir takasını askıya alma kararını görüşmek için yapacağı toplantı öncesi yerel basına açıklamada bulundu.
Hamas'a "ültimatom verilmesi gerektiğini" savunan Smotrich, insani yardımların Gazze'ye girişinin engellenmesini istedi.
İsrailli esirlerin başına bir şey gelmesi halinde Gazze topraklarının ilhak edilmesi önerisinde bulunan Smotrich, "Herhangi bir rehine zarar görürse, o gün Gazze topraklarının yüzde beşini ilhak edeceğiz.” ifadesini kullandı.
İsrail, işgal altındaki Batı Şeria'nın güneyinde gasbedilen topraklar üzerinde yeni bir yasadışı yerleşim yeri kurmaya başladı.
Filistin Kurtuluş Örgütü'ne (FKÖ) bağlı Ayrım Duvarı (Utanç Duvarı) ve Yahudi Yerleşim Birimleriyle Mücadele Komitesi Başkanı Müeyyed Şaban, yaptığı açıklamada, "İsrail işgal devleti, Beytlahim kentindeki Bittir Köyü toprakları üzerinde yeni bir yerleşim inşasına başladı." dedi.
Atılan bu adımını hedefinin "Kudüs ile Beytlahim kentleri arasını daha da fazla ayırmak" olduğunu aktaran Şaban, söz konusu yeni yerleşim yerine "Nahal Helitz" adı verildiğini belirtti.
Şaban, bu yeni projenin, Batı Şeria'nın kuzeyi ile güneyi arasındaki coğrafi sürekliliği tümden tehdit etmek üzere Tel Aviv'in Büyük Kudüs Projesi'nin uygulanmasına yönelik ağır ve kademeli adımların bir parçası olduğunu dile getirdi.
Şaban ayrıca, söz konusu gayrimeşru projenin kurulmasına karar verilmesinin, Haziran 2024'te Filistin devletinin çok sayıda dünya devleti tarafından tanınmasına ilişkin dalgaya karşılık yapıldığını vurguladı.
Başkan Müeyyed Şaban, inşa kararının hemen akabinde, İsrail'in önce 120 sonra 600 dönümlük bir arazinin el konularak projeye tahsis edildiğini kaydetti.
Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığı, İsrail ile Hamas arasındaki ateşkesin 22. gününde İsrail ordusunun saldırıları sonucu ölenler ve yaralananlarla ilgili son bilgileri paylaştı.Son 24 saatte hastanelere 11 kişinin cansız bedeni ile 10 yaralının ulaştığı aktarıldı. Hayatını kaybedenlerin 8'inin enkaz altından çıkarıldığı belirtildi.İsrail'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği saldırılarda yaşamını yitiren Filistinlilerin sayısı 48 bin 219'a, yaralıların sayısı ise 111 bin 665'e çıktı.
Hamas’ın, İsrail’in 19 Ocak’tan bu yana yürürlükte olan ateşkes anlaşmasının 4 maddesini ihlal ettiğini duyurmasının ardından Gazze’deki Sağlık Bakanlığı’ndan yazılı açıklama yapıldı.İlaç girişi ile hastanelerin ve sağlık sektörünün yeniden inşası için gerekli malzemelerin geciktirildiği belirtilen açıklamada, "İsrail, hastaların ve yaralıların Refah Sınır Kapısı'ndan çıkışını kasten engelliyor." ifadesine yer verildi.
Bugün Refah Sınır Kapısı'ndan çıkışına izin verilmesi gereken 150 hasta ve yaralıdan sadece 53 kişinin çıkış yapabileceği aktarılan açıklamada, İsrail’in 16 yaşında kanser hastası bir çocuğun seyahatine izin vermediğini ve bu çocuğun bugün çıkış yapacaklar listesinde bulunduğunu kaydetti.
Hamas’tan dün yapılan yazılı açıklamada, ateşkese uyulduğu ancak İsrail'in ateşkes anlaşmasının 4 maddesini ihlal ettiği vurgulanarak söz konusu maddeler şöyle sıralanmıştı:
"Yerinden edilen Filistinlilerin Gazze Şeridi'nin kuzeyine dönüşleri geciktirildi. Gazze Şeridi'ndeki Filistinliler, hava saldırıları ve üzerlerine açılan ateşle hedef alındı. Barınma malzemelerinin Gazze'ye girişine izin verilmedi. Tıbbı malzeme ve ilaçların Gazze'ye girişine geç izin verildi."
Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde, 15 Şubat'ta gerçekleştirilmesi beklenen esir takasının İsrail'in ateşkes anlaşmasındaki taahhütlerini yerine getirmediği gerekçesiyle askıya alındığını açıklamıştı.
Hamas'ın üst düzey liderlerinden Sami Ebu Zuhri, AFP haber ajansına yaptığı açıklamada Trump'ın sözlerinin "meseleleri daha da karmaşık hale getirdiğini" vurguladı ve "Trump, ortada her iki tarafın da saygı göstermesi gereken bir anlaşma olduğunu ve rehinelerin geri dönmesinin tek yolunun bu olduğunu hatırlamalı" dedi.
Ebu Zuhri "Tehdit dilinin hiçbir değeri yoktur ve meseleyi daha da karmaşık hale getirir." derken Hamas'tan bir diğer üst düzey yetkili ise Trump'ın İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'ya yardım sevkiyatını geciktirmek ve engellemek yerine "anlaşmayı uygulaması" yönünde baskı yapması gerektiğini söyledi.Yetkili açıklamasında "Hamas ve direniş grupları, ateşkesi başarıya ulaştırmak ve halkımızı korumak için tüm şartları harfiyen yerine getirmeye kararlıdır" ifadelerini kullandı.
İsrail'in Maariv gazetesinin haberine göre, güvenlik kabinesinde ABD Başkanı Donald Trump'ın Gazze'deki Filistinlileri zorla yerinden etme planı ile ateşkes ve esir takası anlaşması en önemli gündem maddeleri olacak.
Hamas'ın 15 Şubat’ta gerçekleştirilmesi beklenen esir takasının askıya alındığını açıklamasının ardından İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, yerel saatle 11.00'de güvenlik kabinesini toplama kararı aldı. Netanyahu'nun sabah saatlerinde başladığı istişarelerinin uzaması nedeniyle güvenlik kabinesi toplantısının geç başladığı belirtildi.
Toplantıda, Gazze'de ateşkes ve esir takası anlaşmasının geleceği ve Trump'ın Gazze'deki Filistinlileri zorla yerinden etme planı ile dün gece "Cumartesi saat 12.00'ye kadar (esirler) gelmezse, burada olmazlarsa, kıyamet kopacak" tehdidinin ele alınacağı aktarıldı.
Filistinli gruplar, ABD Başkanı Donald Trump'ın Gazze'yi işgal ve satın alma planının Filistin halkının topraklarından sökülüp atılmasını hedefleyen bir savaş ilanı anlamına geldiğini belirtti.Tüm grupları çatısı altında toplayan, Filistin İslami ve Ulusal Güçler Koalisyonu'na bağlı Takip Komitesi, Trump'ın 9 Şubat'ta Gazze'ye ilişkin söylediklerine yayımladığı bir açıklama ile cevap verdi.Açıklamada şu ifadeler yer verildi:
"Trump'ın son açıklamaları, halkımıza karşı ABD Siyonizm ortaklığının gerçek yüzünü ortaya koyuyor, bu durum halkımızın Gazze Şeridi'nden sökülüp atılmasını hedefleyen yeni bir savaş ilanı anlamına geliyor. Bu açıklamalar, gelecek olan ABD yönetiminin niyetlerine yönelik tehlikeli bir işaret içerdiğini ve bu planların başarısızlığa uğratılması için kararlı bir uluslararası ve Arap dünyasından bir pozisyon alınmasının zorunlu kılmaktadır."
Komite, "27 Şubat'ta Mısır'ın ev sahipliğinde toplanacak olan Arap Zirvesi'nde bu cinayet planlarına karşı etkin ve önemli rol oynanması için işlevsel adımlar atılması" çağrısı yaptı."Filistinlilerin herhangi bir siyasi veya insani formül veya kılıf altında bir yerlere yerleştirilmesi veya yerinden edilmesine yönelik herhangi bir projenin önünün kapatılması" gerektiğini vurgulayan Komite, yaptığı çağrıda Arap dünyasının İsrail'in işlediği suçların ifşa edilmesi için hukuki ve siyasi olarak uluslararası düzeyde derhal harekete geçilmesini istedi.
Filistin davasının toprakları üzerindeki direnişinin güçlendirilmesi ihtiyacına dikkat çekilen açıklamada, Filistin halkının Gazze, Batı Şeria ve İsrail içindeki sabit duruşunun siyasi ve maddi olarak desteklenmesinin zorunlu olduğu vurgulandı.Arap ülkelerinin, zorla göç ettirme planlarını uygulamaya ilişkin her türlü Amerikan baskısını reddetmelerinin önemine vurgu yapılan açıklamada, bu konuda herhangi bir müsamahanın "işgalin devam eden suçlarına doğrudan ortak olmak" anlamına geldiği hatırlatıldı.
Açıklama, "Göç ettirme yok, yerinden sökülme yok, teslim olmak yok, Gazze dimdik ayakta kalacak ve Filistin tümden halkının olacaktır." ifadeleriyle son buldu.
İsrail'de ana muhalefet partisi Gelecek Var'ın lideri Yair Lapid, Hamas'ın 15 Şubat'ta gerçekleştirilmesi beklenen esir takasını askıya almasından Başbakan Binyamin Netanyahu'nun sorumlu olduğunu söyledi.Lapid, yerel bir radyo kanalına yaptığı açıklamada, Hamas'ın bu kararının, sürekli anlaşmanın ikinci aşamasına geçmek istemediğini dile getiren Netanyahu'ya bir yanıt olduğunu kaydetti.Esir takasının tek seferde uygulanması çağrısında bulunan Lapid, İsrail yönetiminin "Gazze'deki esirleri öldürmek" anlamına gelecek bir politika izlediğini ifade etti.Lapid, Netanyahu ve hükümetin zaman kazanmak için anlaşmayı bozmaya çalıştığının altını çizdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Malezya temasları kapsamında Malezya Başbakanı Enver İbrahim ile görüşmesinin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugünkü görüşmelerinde Filistin davası başta olmak üzere uluslararası meseleleri de etraflıca mütalaa ettiklerini söyledi. Ayni yardımlar konusunda, Türkiye'nin şu ana kadar 100 gemiyi aşkın ayni yardımı Filistin'e gönderildiğini ve bu çalışmaların aynen devam ettiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, açıklamasını şu şekilde sürdürdü:
"Ayni yardımlarımızı göndermeye devam ediyoruz. Gazze ve Filistin konusunda Malezya'nın duruşunu takdirle takip ediyoruz. Sorunun özünde, İsrail'in işgal, istila ve katliam politikasında ısrar etmesi var. Daha öncekiler gibi son ateşkes mutabakatında da İsrail'in verdiği sözleri yine tutmadığını gördük. İsrail, Filistin topraklarında sürdürdüğü işgale son vermeli ve sebep olduğu zararları da tazmin etmelidir. Bu itibarla, 1967 sınırları esas alınarak, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız, egemen ve coğrafi bütünlüğü haiz bir Filistin devletinin vücut bulması şarttır."
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, "Gazze'de çatışmaların yeniden başlamasını önlemek gerektiğini", aksi takdirde bunun, "büyük trajediye yol açacağını" belirtti.
Guterres, X hesabından yaptığı açıklamada, "Her ne pahasına olursa olsun, Gazze'de çatışmaların yeniden başlamasını önlemeliyiz; bu, büyük trajediye yol açacaktır." ifadesini kullandı.
Hamas'tan, planlandığı şekilde esirleri serbest bırakmasını isteyen Guterres, "Her iki taraf da ateşkes anlaşmasındaki taahhütlerine tam anlamıyla uymalı ve ciddi müzakerelere yeniden başlamalı." çağrısında bulundu.
Görgü tanıklarının aktardığına göre, İsrail ordusuna ait insansız hava araçları (İHA) Cenin Mülteci Kampı'nda yoğun uçuş yapıyor.Ordu güçleri Cenin kentinin Eş-Şarki Mahallesi'ne baskın düzenlerken, keskin nişancıları da Filistinlilerin evlerinin çatılarına yerleştirildi.İsrail ordusu buldozerlerle yaptığı yıkımlarda mahallenin altyapısına, Filistinlilerin araçlarına ve mahalledeki dükkanlara zarar verdi.İsrail askerleriyle Filistinli gruplar arasında silahlı çatışma yaşanırken, mahallede patlama sesleri duyuldu.Can ve mal kayıplarına ilişkin henüz bilgi verilmedi.
ABD başkanı Donald trump bugün de Hamas'a yönelik tehdidi ile dünya gündeminde. Trump dün yaptığı açıklamada Gazze'deki tüm esirlerin cumartesi günü öğle vaktine kadar serbest bırakılmaması halinde ateşkesin iptal edilmesi gerektiğini söyleyerek, "Sonra kıyamet kopsun" ifadesini kullandı.
İngiliz Guardian gazetesi Trump'ın açıklamasının 3 haftalık ateşkesin sonu olabileceğini yazdı ve İsrail ordusu Gazze çevresinde teyakkuza geçtiğini vurguladı. Bunun Trump'ın Gazze'deki krize ikinci beklenmedik müdahalesi olduğunu belirten gazete, Trump'ın ABD'nin bölgedeki en yakın müttefikleri arasında yer alan Ürdün ve Mısır'a da baskıyı artırdığını yazdı. ABD başkanı Trump kendisine yardım etmemeleri durumunda iki ülkeye yardımları kesebileceğini belirtmişti.
BBC Trump'ın kışkırtıcı teklifini adeta ikiye katladığını ve tüm rehinelerin serbest bırakılması gerektiğini belirtirken bölgedeki endişelerin de giderek körüklendiğini yazdı.
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio’nun Mısırlı mevkidaşı Bedr Abdulati ile Washington’da bir görüşme gerçekleştirdiği bildirildi. ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada, ikilinin görüşmede bölgesel barış, güvenlik ve istikrarın desteklenmesini de içeren ABD-Mısır ortaklığının önemini teyit ettiği kaydedildi. "Bakan Rubio, rehinelerin serbest bırakılması ile Gazze'de insani yardımların ve tıbbi tahliyelerin sürmesi konularında Mısır'ın gösterdiği arabuluculuk çabaları için Abdulati’ye teşekkür etti" denilen açıklamada, "Bakan Rubio, Gazze'nin yönetimi ve güvenliği için çatışma sonrası planlamada yakın işbirliğinin önemini yineledi ve Hamas'ın Gazze'yi bir daha asla yönetemeyeceğini ve İsrail'i tehdit edemeyeceğini vurguladı" denildi.
İsrail devlet televizyonu KAN'ın haberinde, Katar'ın başkenti Doha'daki görüşmelere katılan İsrailli müzakere heyetinin başlıca görevinin "bir krizin çıkmasını önlemek" olduğu ancak Hamas'ın esir takasının 6. turunun askıya alınmasını duyurması sebebiyle bu konuda başarının sağlanamadığı belirtildi.Haberde, arabulucu ülkeler Katar, Mısır ve ABD'den ismi açıklanmayan yetkililerin, "İsrail'in tutumuna, özellikle de ikinci aşama için müzakerelerin ertelenmesine yönelik öfke mevcut." dediği aktarıldı.İsrail ordu radyosunun haberinde de Hamas'ın esir takasını askıya almasına ilişkin, "Bu durum, bir kez daha Katar ve Mısır'ın arabuluculuk çabalarının imtihanı olacak." ifadesi kullanıldı.
Katar ve Mısır'ın daha önce bu tür engelleri aştığı hatırlatılan haberde, ABD yönetiminin baskısı göz önüne alındığında aynı başarıyı tekrar gösterip gösteremeyeceklerinin merak konusu olduğu kaydedildi.Gazze'deki Netzarim Koridoru'ndan çekilmesi ve Refah Sınırı Kapısı'nın açılmasının ardından İsrail ordusunun "savaşa dönmekten başka baskı aracının kalmadığı" aktarıldı.KAN'ın haberinde, dün İsrail müzakere heyetinin Netanyahu'dan ateşkesin ikinci aşamasının görüşülmemesi talimatı almasının ardından Doha'dan döndüğü belirtilmişti.Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde, 15 Şubat'ta gerçekleştirilmesi beklenen esir takasının İsrail'in ateşkes anlaşmasındaki taahhütlerini yerine getirmediği gerekçesiyle askıya alındığını açıklamıştı.
İsrail ordu sözcülüğünden yapılan açıklamada, durum değerlendirmesi sonucu Güney Cephesi Komutanlığında teyakkuzun artırıldığı, savaşçı ve diğer operasyonel birliklerin izinlerinin iptal edildiği paylaşıldı.Bölgeye takviye güç gönderileceği, bunların da çeşitli senaryolar için hazırlık olduğu belirtildi.
İsrail Savunma Bakanı İsrael Katz, Hamas'ın açıklamasının ateşkes anlaşmasının "tamamen ihlali" olduğunu ve çatışmaların yeniden başlayabileceği sinyalini verdiğini söyledi.Katz, yaptığı açıklamada, "İsrail ordusuna Gazze'de olası her türlü senaryoya karşı en üst düzeyde alarma geçmeleri talimatını verdim ." dedi. İsrailli bakan Gazze çevresindeki "hazırlık seviyesinin" artırıldığını vurguladı.
Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde, 15 Şubat'ta gerçekleştirilmesi beklenen esir takasının İsrail'in ateşkes anlaşmasındaki taahhütlerini yerine getirmediği gerekçesiyle askıya alındığını açıklamıştı.
ABD Başkanı Trump, Beyaz Saray'da düzenlediği imza töreninde Gazze'deki son duruma ilişkin değerlendirmelerde bulundu.Trump, Hamas'ın Gazze'deki esirlerin serbest bırakılmasına ara verdiği yönündeki haberlerin sorulması üzerine, bunun kabul edilemez olduğunu belirtti.Trump, cumartesi günü öğlen 12.00'ye kadar Gazze'deki tüm esirlerin serbest bırakılmaması halinde ateşkesin iptal edilmesi gerektiğini kaydederek, "Sonra kıyamet kopsun" yorumunu yaptı.
"Hepsini geri istiyoruz. Ben kendi adıma konuşuyorum. İsrail bunu farklı şekilde yapabilir, ben kendi adıma söylüyorum, Cumartesi saat 12.00'ye kadar gelmezlerse, burada olmazlarsa, kıyamet kopacak." değerlendirmesini yapan Trump, İsrail'in bu konudaki kararı kendilerinin vereceğini belirtti.Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde, 15 Şubat'ta gerçekleştirilmesi beklenen esir takasının İsrail'in ateşkes anlaşmasındaki taahhütlerini yerine getirmediği gerekçesiyle askıya alındığını açıklamıştı.