Son dakika... Avrupa harekete geçiyor, Fransa ve İngiltere düğmeye bastı! Dünyanın konuştuğu zirve sona erdi
Güncelleme Tarihi:
ABD Başkanı Donald Trump ile Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski arasında yaşanan sert tartışmanın yankıları sürerken, Avrupalı liderler bugün İngiltere'nin başkenti Londra'da bir araya geldiği zirve sona erdi. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın da katıldığı kritik zirvede Ukrayna'da adil ve kalıcı barışın sağlanması yönündeki çabalar ele alındı.
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, İngiltere'nin ev sahipliği yaptığı Ukrayna konulu zirveyle ilgili değerlendirmesinde "Avrupa'da birlik ve beraberlik uzun zamandır görülmemiş bir seviyede." ifadesini kullandı.
Zelenskiy sosyal paylaşım hesabından yaptığı açıklamada, İngiltere'nin başkenti Londra'da düzenlenen Ukrayna konulu zirveyi değerlendirdi.
Zirvede, Ukrayna halkına ve ülkesine yönelik güçlü destek hissettiğini kaydeden Zelenskiy, "Londra'daki zirve Ukrayna'ya ve Avrupa'nın ortak geleceğine adanmıştır." dedi.
Londra'da, ülkesine güvenlik garantilerinin verilmesi ve adil bir barışın sağlanması yönünde görüşmeler yapıldığını aktaran Zelenskiy, "Gerçek barış ve garanti altına alınmış güvenlik için Amerika ile işbirliğinin sağlam bir temelini oluşturmak amacıyla hep birlikte Avrupa'da çalışıyoruz. Avrupa'da birlik ve beraberlik uzun zamandır görülmemiş bir düzeyde." ifadelerini kullandı.
Ukrayna'da adil barışın sağlanmasına destek veren herkese teşekkür eden Zelenskiy, "Ortak güç geleceğimizi koruyabilir." değerlendirmesinde bulundu.
İngiltere Başbakanı Keir Starmer, ülkesinin ev sahipliği yaptığı Ukrayna konulu liderler zirvede Ukrayna'ya askeri yardımları sürdürme, Rusya’ya karşı ekonomik baskıyı artırma, barış müzakerelerinde Ukrayna'nın masada olması ve Ukrayna savunmasının güçlendirilmesi hususunda anlaştıklarını açıkladı.
Starmer, ev sahipliği yaptığı Ukrayna konulu liderler zirvenin ardından basına yaptığı açıklamada, ilk önceliklerinin bu çalkantılı zamanlarda "İngiliz halkının güvenliğini ve ulusal çıkarlarını" savunmak olduğunu belirtti.
Savunma harcamalarında artışa gidilmesine dair geçen hafta aldığı kararı, ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmesini ve bugün ev sahipliği yaptığı zirveyi İngiltere'nin ulusal çıkarlarını ve güvenliğini korumak için gerçekleştirdiğini bildiren Starmer, "İngiltere, Fransa ve diğerleri ile savaşı durdurmak için Ukrayna ile bir plan üzerinde çalışacağımız, ardından bu planı ABD ile görüşeceğimiz ve bu planı daha ileri taşıyacağımız konusunda anlaştık." diye konuştu.
Zirvenin başlangıç noktasının, barış müzakerelerinde "Ukrayna'yı mümkün olan en güçlü konuma getirmek" olduğunu dile getiren Starmer, dün İngiltere ve Ukrayna arasında dondurulmuş Rus varlıkları ile desteklenecek 2,2 milyar sterlinlik bir kredi anlaşması imzalandığını hatırlattı.
"Minsk gibi bir anlaşmayı kabul edemeyiz"
Ayrıca Starmer, Ukrayna ve İngiltere arasında yeni bir anlaşmaya daha imza atıldığını duyurdu.
Başbakan Starmer, "Ukrayna'nın Belfast'te üretilecek 5 binden fazla hava savunma füzesini almasını sağlamak için 1,6 milyar sterlinlik İngiltere ihracat finansmanını kullanmasına olanak sağlayan yeni bir anlaşmayı duyuruyorum. Bu, savunma sanayimizde istihdam yaratacak." ifadelerini kullandı.
"Geçmişin hatalarından ders çıkarmalıyız." diyen Starmer, bu anlaşma ile sağlayacakları hava savunma desteğinin Ukrayna'daki kritik altyapıların korunmasında ve barış sürecinde bu ülkenin güçlendirilmesinde "hayati önem" taşıyacağını belirtti.
Starmer, "Rusya'nın kolayca ihlal edebileceği Minsk gibi bir anlaşmayı kabul edemeyiz." dedi. Başbakan Starmer, yapılacak yeni anlaşmada Ukrayna'ya sağlanacak destek konusunda her ulusun "elinden geleni en iyi şekilde" yapması gerektiğini vurguladı.
Zirvede uzlaşılan adımlar
Starmer, çok sayıda liderin bir araya geldiği zirvede, Ukrayna için üzerinde uzlaşılan noktaları açıkladı:
"Öncelikle Ukrayna’ya askeri yardım akışını sürdüreceğiz ve Ukrayna'yı şimdi güçlü kılmak için Rusya'ya ekonomik baskıyı artırmaya devam edeceğiz. İkinci olarak, kalıcı bir barışın, Ukrayna'nın egemenliği ve güvenliğini sağlaması gerektiği ve Ukrayna’nın (müzakere) masada olması gerektiği konusunda anlaştık. Üçüncü olarak, bir barış anlaşması durumunda, gelecekte herhangi bir işgali önlemek için Ukrayna’nın kendini savunma yeteneklerini artırmaya devam edeceğiz. Dördüncü olarak, Ukrayna'da (barış) anlaşmasını savunmak ve barışı garanti etmek için istekli olan (ülkelerden) oluşan bir koalisyon geliştirmek için ilerleyeceğiz. Her ülke katkıda bulunamayabilir ancak bu, arkamıza yaslanıp izleyeceğimiz anlamına gelmez."
İstekli olan ülkelerin bu plana "aciliyetle yoğunlaşacağını" kaydeden Starmer, "Ama kıtamızda barışı desteklemek ve gerçekleştirmek için bu çabanın güçlü ABD desteğine ihtiyacı var." dedi.
Starmer, zirve kapsamında alınan kararların uygulanmasının takibi açısından yakın tarihte liderler ile yeniden bir araya geleceklerini açıkladı.
İngiltere'nin ev sahipliğinde başkent Londra'da Ukrayna'ya sağlanacak güvenlik garantileri ve bu ülkede kalıcı barışın sağlanması gibi konuları ele almak üzere yerel saatle 14.00'te başlayan zirve sona erdi.
İngiltere Dışişleri Bakanlığının tarihi Lancaster House yerleşkesinde düzenlenen ve ana gündem maddesi Ukrayna'da kalıcı barış ve Avrupa güvenliği olan zirveye Ukrayna, Fransa, Almanya, Danimarka, İtalya, Hollanda, Norveç, Polonya, İspanya, Türkiye, Finlandiya, İsveç, Çekya ve Romanya'dan devlet liderleri ve bakanlar katıldı.
Katılımcılar arasında NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, AB Konseyi Başkanı Antonio Costa ve Avrupa dışından Kanada Başbakanı Justin Trudeau yer alırken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı temsilen Dışişleri Bakanı Hakan Fidan iştirak etti.
ABD Başkanı Donald Trump ile Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy arasında 28 Şubat'ta Washington'da yaşanan tartışmanın ardından yapılan zirvede, toplantıya katılan bazı temsilcilerin yaptığı açıklamaya göre, ABD'nin Ukrayna'ya desteği ve bu ülkeye sağlanacak güvenlik garantilerinde üsteleneceği rol de masaya yatırıldı.
Katılımcılar, gelecekteki Rus saldırılarına karşı caydırıcı olacak önlemleri de ele aldı.
Von der Leyen, Avrupa'nın yeniden silahlanması konusunu da toplantı katılımcılarına açtığını ifade etti.
Ukrayna silah üretimi için İngiltere ile kredi anlaşması imzaladı
İngiltere Başbakanı Keir Starmer, zirve öncesinde Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy ile ikili görüşme yaptı. Görüşmede iki ülke arasında bir kredi anlaşmasına imza atıldı.
Zelenskiy, görüşmeye ilişkin sosyal medya paylaşımında, bu anlaşma kapsamındaki kaynağın Ukrayna'da silah üretimine yönlendirileceğini belirterek, şu değerlendirmede bulundu:
"Bu kredi, Ukrayna'nın savunma yeteneklerini artıracak ve dondurulmuş Rus varlıklarından elde edilen gelirler kullanılarak geri ödenecek. Gerçek adalet budur. Savaşı başlatan, bedelini ödemelidir. İngiltere halkına ve hükümetine savaşın başından beri verdikleri muazzam destek için teşekkür ediyorum. Böyle bir stratejik ortağa sahip olduğumuz için ve güvenli bir geleceğin görünüşüyle ilgili aynı vizyonu paylaştığımız için mutluluk duyuyoruz."
İngiltere ve Fransa, savaşı bitirecek bir planı çalışmak üzere Ukrayna'yla anlaştı
Starmer zirve öncesi BBC'ye verdiği röportajda, Trump ile Zelenskiy arasında yaşanan tartışmayı ofisinde izlediğini anlatarak, "Kimse bunu görmek istemez. O gün telefonla hemen Başkan Trump ve Başkan Zelenskiy'yi aradım. Çünkü bana göre Avrupa ve İngiltere'nin de güvenliği ve savunması için önemli olan Ukrayna'da kalıcı barışa odaklanmamız gerekiyor." diye konuştu.
Starmer, ayrıca Fransa ve 1-2 ülkeyle birlikte savaşı bitirecek bir plan üzerinde çalışmak için Ukrayna'yla anlaştıklarını, bunun daha sonra ABD ile de görüşüleceğini ifade etti.
İtalya Başbakanı Meloni: "Eğer ayrışırsak bu, bizi daha zayıf hale getirecektir"
Zirve öncesinde Starmer, İtalya Başbakanı Giorgia Meloni ile de ikili görüşme yaptı.
Meloni, Ukrayna'da kalıcı barışın sağlanması konusunda, "Batı'nın bölünmesi riskini önlememizin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bu noktada İngiltere ve İtalya birleştirici bir rol oynayabilir. Ben de ABD ile Avrupa liderleri arasında bir zirve teklif ettim. Eğer ayrışırsak bu, bizi daha zayıf hale getirecektir." ifadelerini kullandı.
Trump-Zelenski tartışmasından sonra Ukrayna konusu gündemin ilk sırasında
Trump ile Zelenski arasında 28 Şubat'ta Oval Ofis'te yapılan görüşmede tartışma yaşanmış, bunun üzerine daha önceden planlanan ortak basın toplantısı iptal edilerek Zelenski, Beyaz Saray'dan ayrılmıştı.
Tartışma sırasında Trump, Ukrayna liderinin tutumunu eleştirirken Zelenski de ülkesine yönelik destek beklentisini dile getirmişti.
Tartışma üzerine, nadir toprak elementleri anlaşması da imzalanmamıştı.
Başkan Trump, Oval Ofis'teki hararetli tartışmanın ardından Truth Social hesabından yaptığı açıklamada, Zelenski'nin barışa henüz hazır olmadığını savunmuştu.
Zelenski, Fox News'a verdiği mülakatta Trump'tan özür dileyip dilemeyeceği yönündeki soru üzerine özür dilemesini gerektirecek yanlış bir şey yapmadığı yanıtını vermişti.
Çok sayıda Avrupalı lider tartışmanın ardından Ukrayna'ya destek paylaşımında bulunmuştu.
Oval Ofis'teki tartışma sonrasında ABD'den ayrılan Zelenski, Londra'ya gelmişti.
Beyaz Saray'daki tartışma sonrası Ukrayna konusu ve Londra'da yapılacak liderler zirvesi gündemin ilk sırasına yerleşmişti.
Finlandiya Cumhurbaşkanı Alexander Stubb, ABD Başkanı Donald Trump ile Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy arasında Washington'da yaşanan tartışmanın tek kazananının Rusya olduğunu söyledi.
Stubb, Londra'da düzenlenen Ukrayna konulu uluslararası zirve kapsamında BBC'ye açıklamalarda bulundu.
Trump ile Zelenskiy arasında kameraların önünde yaşanan tartışmaya değinen Stubb, "Alışılmadık bir diplomasiydi, hatta şunu söylemeliyim ki başarısız bir diplomasiydi. Bence günün sonunda, bu tartışmanın tek bir kazananı vardı, o da (Rusya Devlet Başkanı) Vladimir Putin." diye konuştu.
Son 3 gündür Zelenskiy-Trump tartışmasının yaşandığı gün kalınan yerden devam etmeyi ele aldıklarını anlatan Stubb, "Bugün Londra'da yapacağımız toplantının, masaya geri dönüşümüz için atacağımız ilk adımlar olacağına inanıyorum." dedi.
Stubb, siyasi yaşamı boyunca kapalı kapılar ardında tartışmalara şahit olduğunu belirtirken, "Buradaki fark, her şeyin kamuoyunun önünde yaşanmış olması. Bu yaranın üzerine bir bant yapıştırmalı ve devam etmeliyiz." ifadelerini kullandı.
Transatlantik ittifakın şekil değiştirdiğini belirten Stubb, Trump yönetiminin ABD'yi önceleyen ve ikili-üçlü anlaşmalar yapmayı planlayan bir yönetim olduğuna işaret etti.
Bunun NATO'dan çıkmak anlamına gelmeyeceğini kaydeden Stubb, bunun yaşanacağına inanmadığını da vurguladı.
Stubb, ortak bir plan yapmak için Londra'da bir araya geldiklerini söyleyerek, "Şu anda şahit olduğumuz şey diplomatik kakofonidir. Ukrayna'daki savaşla ilgilenen grupların sayısı gün geçtikçe artıyor. Birinin buna el atması ve bir liderlik göstermesi gerekiyor." diye konuştu.
Avrupa'nın bu süreçte kontrolü eline alması gerektiğini kaydeden Stubb, İngiltere ve Fransa ile 1-2 ülkenin üzerinde çalıştığı barış planına değinerek, "Avrupa'da ihtiyacımız olan liderlik işte bu. Bu harika bir fikir. Nasıl bir şey olacağını, kimlerin katılacağını görelim. Diplomasinin çok farklı türleri vardır. Bakalım bundan ne çıkacak." dedi.
ABD Başkanı Trump ile 28 Şubat'ta Washington'da kameralar önünde tartışma yaşayan Zelenskiy'nin de katıldığı Londra'daki zirvede Ukrayna'da adil ve kalıcı barışın sağlanması çabalarının yoğunlaşması bekleniyor.
İngiltere'nin ev sahipliğinde başkent Londra'da yapılan zirve Ukrayna'ya sağlanacak güvenlik garantileri ve bu ülkede kalıcı barışın sağlanması gibi konuları ele almak üzere başladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı temsilen Ukrayna zirvesine katılan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan Londra'da...
Türk diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye göre, Bakan Fidan'ın toplantıda, ABD Başkanı Trump'ın, müzakere odaklı son açılımı dahil Rusya-Ukrayna savaşını ilgilendiren konu başlıklarında fikir teatisinde bulunması ve Türkiye'nin sürece sunabileceği katkıları muhataplarına aktarması öngörülüyor.
Bakan Fidan'ın, Rusya-Ukrayna savaşının adil ve kalıcı barışla sonlandırılmasına yönelik Türkiye'nin çabalarını vurgulaması ve Türkiye'nin, Ukrayna'nın toprak bütünlüğüne, egemenliğine ve bağımsızlığına desteğini teyit etmesi de bekleniyor.
Ayrıca, zirvede, Mart 2022'de Rusya ve Ukrayna arasında doğrudan müzakerelere ev sahipliği yapan Türkiye'nin ilerleyen dönemde de bu rolü üstlenmeye hazır olduğu ve gelecekteki müzakere döneminde bölgede kalıcı güvenliğin, ekonomik refahın ve istikrarın tesisinin tüm tarafların ortak hedefi olması gerektiği konularının Bakan Fidan tarafından vurgulanması öngörülüyor.
Avrupalı liderler İngiltere'nin başkenti Londra'da düzenlenen Ukrayna zirvesinde bir arada. İşte ilk görüntüler...
ABD Başkanı Donald Trump ile 28 Şubat'ta Washington'da kameralar önünde tartışma yaşayan Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski'nin de katılacağı zirvede Ukrayna'da adil ve kalıcı barışın sağlanması çabalarının yoğunlaşması bekleniyor.
İngiltere Başbakanı Starmer, Beyaz Saray'daki tartışma sonrası gündemin ilk sırasına gelen Ukrayna konusunda Fransa ve muhtemel 1-2 ülkeyle birlikte barışa yönelik plan üzerinde çalıştıklarını, bu planın daha sonra da ABD'yle paylaşılacağını açıklamıştı.
Zirveye, Ukrayna, Fransa, Almanya, Danimarka, İtalya, Hollanda, Norveç, Polonya, İspanya, Türkiye, Kanada, Finlandiya, İsveç, Çekya ve Romanya liderleri katılacak.
Belçika'nın başkenti Brüksel'deki ABD Büyükelçiliğinin önünde toplanan protestocular, Trump karşıtı gösteri düzenledi.Ukrayna bayrakları taşıyan kalabalık, "Trump, Putin'e hizmet ediyor", "Ukrayna satılık değildir" ve "Düşmanınızın söylemini benimseyerek bir anlaşma yapamazsınız" yazılı pankartlar taşıdı.Beyaz Saray'da Trump ile tartışan Zelenski'ye desteğini vurgulayan göstericiler, ABD'nin "demokrasinin ve Ukrayna'nın yanında olmasını" talep etti.
Polonya Başbakanı Donald Tusk, Washington ile olan dostane ilişkilerini kullanarak ABD'yi Ukrayna'ya daha fazla destek vermeye ikna edebileceğini söyledi. ABD'nin Ukrayna konusundaki tutumunu "ikilem" olarak niteleyen Tusk, "Bu ikilemi aşmamız gerekiyor" dedi ve Polonya'nın yüksek savunma harcamaları ve "ABD ile iyi ilişkileri" nedeniyle yardımcı olabileceğini öne sürdü.
İngiltere Başbakanı Starmer ve İtalyan mevkidaşı Meloni, Londra'da yapacakları baş başa görüşme öncesi basına açıklamalarda bulundu.Çok önemli bir dönemde bir araya geldiklerini belirten Starmer, geçen yıl Roma'da yaptıkları görüşmede ekonomi, göç, savunma ve güvenlik gibi ortak meseleleri ele aldıklarını anlattı.Starmer, iki ülkeyi ilgilendiren ortak konulara benzer düşünceyle yaklaştıklarını vurguladı.
Meloni de çok özel bir dönemde olduklarını dile getirerek, "Bu dönemde birbirimizle konuşmak ve koordinasyon çok önemli. (Ukrayna konulu zirve) Bu zirveye ev sahipliği yaptığınız için teşekkür ediyorum." dedi.Ukrayna'da kalıcı barış hedefine ulaşmakta kararlı olduklarını vurgulayan Meloni, "Batı'nın bölünmesi riskini önlememizin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bu noktada İngiltere ve İtalya birleştirici bir rol oynayabilir. Ben de ABD ile Avrupa liderleri arasında bir zirve teklif ettim. Eğer ayrışırsak bu, bizi daha zayıf hale getirecektir." değerlendirmesini yaptı.
Meloni, İngiltere ile İtalya'nın ikili ilişkilerde uyumlu olduğunu belirterek, "İkimiz de alışılmışın dışında düşünüyoruz ve vatandaşlarımızı etkileyen sorunların çözümü için yeni araçlar ve fikirlere ihtiyacımızın olduğunu biliyoruz." diye konuştu.
İspanya Dışişleri Bakanı Jose Manuel Albares, İspanya'nın El Pais gazetesinde bugün yayımlanan röportajında, "Tehdit Avrupa'ya yöneliktir, belirli bir ülkeye yönelik değildir. Bu nedenle tepkinin de Avrupa'ya özgü olması gerekir" değerlendirmesinde bulunarak, AB'nin ortak savunma projesini hayata geçirmenin zamanının geldiğini vurguladı.
"Sonsuza kadar teori üretemeyiz, harekete geçmeliyiz" görüşünü paylaşan Albares, AB'nin ortak savunma projesini hayata geçirmek için finansman konusunun da Avrupa'ya özel olması gerektiğini, "keşfedilmeye değer farklı yolların bulunduğunu" kaydetti.
İngiltere Başbakanı Keir Starmer, İngiltere ve Fransa'nın Rusya ile çatışmaları sona erdirmek için Ukrayna ile birlikte bir plan üzerinde çalışacaklarını ve planın daha sonra ABD'ye sunulacağını açıkladı.
Starmer BBC'ye yaptığı açıklamada, "Birleşik Krallık, Fransa Ukrayna ile çatışmaları durdurmak için bir plan üzerinde çalışacak ve daha sonra bu planı ABD ile görüşeceğiz" dedi. Kendisini ABD ile Avrupa arasında bir köprü olarak tanıtan Başbakan "Hepimizin birlikte çalışabileceği bir yol bulmalıyız. Çünkü, sonunda, üç yıl süren kanlı bir çatışma yaşadık. Şimdi o kalıcı barışa ulaşmamız gerekiyor." ifadelerini kullandı.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ise Avrupa'nın savunma kabiliyetlerini artırmak için, Avrupa nükleer caydırıcılığı konusunda tartışmaları başlatmaya hazır olduğunu duyurdu.Avrupa'da nükleer cephaneliğe sahip ülkelerin sadece Fransa ve İngiltere olduğunu hatırlatan Macron "Bizim bir kalkanımız var, onların yok. Ve artık Amerikan nükleer caydırıcılığına güvenemezler. Bu noktada stratejik bir diyaloğa ihtiyacımız var" dedi.
Kremlin'den yapılan açıklamada, ABD dış politikasındaki çarpıcı değişiminin büyük ölçüde Rusya'nın vizyonu ile örtüştüğü belirtildi. Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov, devlet televizyonundan bir muhabire, "Yeni yönetim tüm dış politika yapılandırmalarını hızla değiştiriyor. Bu büyük ölçüde bizim vizyonumuzla örtüşüyor.Daha gidilecek çok yol var, çünkü ikili ilişkilerde büyük bir hasar var. Ancak iki liderin, Başkan Putin ve Başkan Trump'ın siyasi iradesi korunursa, bu oldukça hızlı ve başarılı gerçekleşebilir" açıklamasında bulundu.
ABD'de Cumhuriyetçi Partinin kıdemli Güney Carolina Senatörü Lindsey Graham, Avrupa'yı eleştirerek Ukrayna'nın savunulması konusunda adım atmaya çağırdı.Senatör Graham, "Başkan Trump'ın Başkan Zelenskiy'ye ders vermesini reddetmesine alınan, elini ovuşturan Avrupalılar, buyurun Ukrayna'yı (Rusya Devlet Başkanı Vladimir) Putin'e karşı savunun. Avrupalıların kendi kıtalarını koruyabildiklerini gösterme zamanı geldi de geçiyor." ifadelerini kullandı.
Avrupa ülkelerinin ordularının zayıflamasına izin verdiğini savunan Graham, "Avrupa konuştuğunda hiçbir kötü adam dinlemiyor." değerlendirmesinde bulundu.Graham, özgürlüğün savunulması konusunda güveneceği son insanların Avrupalılar olduğunu kaydetti.
Yunanistan’da muhalefet partilerinden Radikal Sol İttifakın (SYRIZA) Sözcüsü Yorgos Karameros, ABD Başkanı Donald Trump'ın Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski'ye karşı sergilediği tavrın "aşağılayıcı, kabul edilemez ve uluslararası gelişmeler açısından tehlikeli" olduğunu söyledi.
Karameros, Zelenski'nin ABD'ye seyahati ve Başkan Donald Trump ile yaşadığı tartışmaya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.Trump’ın Ukrayna konusundaki tutumunu tehlikeli olarak nitelendiren Karameros, Avrupa Birliği'ni (AB) sorumluluk alarak Trump'a net mesaj vermeye çağırdı.Karameros, AB'nin Ukrayna konusundaki sorumluluklarını hatırlatarak, barışın ancak Ukraynalı liderlerle diyalog yoluyla sağlanabileceğini vurguladı ve bu mesajın Trump’a açık şekilde iletilmesi gerektiğini belirtti.
Trump'ın, Zelenski'ye karşı sergilediği tavrın "aşağılayıcı, kabul edilemez ve uluslararası gelişmeler açısından tehlikeli" olduğunu söyleyen Karameros, uluslararası hukuka dayalı, barışçıl ve çok yönlü dış politikanın önemini vurguladı.Karameros, sözlerini şöyle tamamladı:
"Trump'ın Zelenski'ye yönelik tutumu, Avrupa'da büyük tepkiyle karşılandı. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Almanya Başbakanı Olaf Scholz ve diğer Avrupa liderleri, Ukrayna’ya destek mesajları gönderdi. Zelenski de sosyal medya platformu X üzerinden birçok Avrupa liderine teşekkürlerini iletti. ABD ile yaşanan gerginliğe rağmen Zelenski, Amerikan halkı, Kongre ve Başkan'a da destekleri için teşekkür etti."
Bugün İngiltere'de düzenlenecek Ukrayna konulu liderler zirvesinde Ukrayna'da kalıcı barışın yanı sıra gelecekteki Rus saldırılarına karşı caydırıcı ve savunmacı olmasını sağlayacak güçlü ve kalıcı anlaşmaya duyulan ihtiyaç ile güçlü güvenlik garantileri için planlama konusunda sonraki adımları ele alacak.
Avrupalı yetkililer, Ukrayna için onlarca milyar avroyu bulabilecek gelecekteki bir yardım paketini zaten uzun süredir tartışıyordu ancak Cuma günü Oval Ofis'te yaşanan tartışma paketi çok daha acil bir hale getirdi.
Batı medyasında yer alan haberlere göre söz konusu yardım paketi için oy birliği gerekiyor ve tüm Avrupalı liderler bu konuda aynı düşünmüyor. Macaris'tan'ın olası bir yardım paketine karşı çıkması bekleniyor. Macaristan başbakanı Viktor Orban, Avrupa liderin aksine Trump'a Zelenski ile yaptığı görüşme için teşekkür etti ve ABD başkanın barış için cesurca adımlar attığını söyledi. Orban'ın sosyal medya hesabından yaptığı açıklama AB içindeki görüş ayrılığının ilk işareti olarak yorumlandı.
Bloomberg'de yayınlanan bir habere göre, ABD başkanı Donald Trump ile Ukrayna lideri Zelenski arasındaki gergin toplantı sonrası Avrupa'nın en büyük kabusu başladı, artık Putin ile ABD olmadan mücadele etmek zorundalar. Avrupalı liderlerin Trump'ın Zelenski'yi azarladığı anları büyük bir dehşet içinde izlediğini vurgulayan Bloomberg, Trump'ın Avrupalıları ABD ile Ukrayna arasında seçim yapmaya zorladığını öne sürdü.
New York Times gazetesi de Avrupa'nın artık zor seçimlerle karşı karşıya kalacağını belirtti ve Trump'ın Zelenski ile yaşadığı tartışmayı ABD'nin geleneksel müttefiklerinden uzaklaşıp Rusya'ya yönelmesinin son işareti olarak değerlendirdi. NYT'ye göre Amerikan stratejisindeki çarpıcı değişim kıtanın liderlerini sersemletti. Birçoğu savaşın Ukrayna için zayıf bir anlaşmayla sona ermesi durumunda bunun Rusya'yı Avrupa'nın geri kalanı için daha büyük bir tehdit haline getireceğinden endişe ediyor.
ABD olmadan Ukrayna'yı desteklemenin Avrupa'ya büyük bir mali yük getireceğini vurgulayan gazete sorunun sadece bu olmadığını, Avrupa savunmasında hızla değiştirilmesi 'neredeyse imkansız' olan kritik silah sistemleri ve diğer askeri teçhizatların ABD tarafından sağlandığına dikkat çekti.
İngiltere ve Ukrayna finansal yardım anlaşmasına vardı. Başkent Londra'da bir araya gelen İngiltere Başbakanı Keir Starmer ve Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski, gerçekleştirdikleri toplantının ardından imza törenine katıldı. Starmer ve Zelenski'nin katıldığı imza töreninde, İngiltere Maliye Bakanı Rachel Reeves ve Ukrayna Maliye Bakanı Sergiy Marçenko, Kiev'in savunma kapasitesine destek amacıyla 2,74 milyar euro değerinde finansal yardımı içeren kredi anlaşmasına imza attı. Finansal yardımın geri ödemesinin, dondurulan Rus varlıklarından elde edilen gelirlerle yapılacağı açıklandı.
İngiltere Başbakanlık Ofisi 10 Numara'dan yapılan açıklamaya göre, İngiltere Başbakanı Keir Starmer, Londra'da düzenlenecek zirvede uluslararası liderleri bir araya getirerek Ukrayna'da adil ve kalıcı barışın sağlanması çabalarını yoğunlaştıracak.Starmer, zirve öncesi İtalya Başbakanı Giorgia Meloni ile Başbakanlık Ofisi 10 Numara'da ikili görüşme yapacak.
Zirveye, Ukrayna, Fransa, Almanya, Danimarka, İtalya, Hollanda, Norveç, Polonya, İspanya, Türkiye, Kanada, Finlandiya, İsveç, Çekya ve Romanya liderleri katılacak.Ayrıca zirveye, NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, AB Konseyi Başkanı Antonio Costa ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı temsilen Dışişleri Bakanı Hakan Fidan iştirak edecek.İngiltere Başbakanı Starmer, zirvede Avrupa'nın savunma konusunda üzerine düşeni yapması ve kolektif güvenlik için adım atması gerektiği konusuna odaklanacak.Zirvede, Avrupalı liderler, Ukrayna'ya askeri desteğin sürdürülmesi, Rusya üzerindeki ekonomik baskının arttırılması dahil Ukrayna'nın konumunun güçlendirilmesi konularını görüşecek.
İngiliz basınında yer alan haberlerde, Starmer'ın, Zelenskiy ile Başbakanlık Ofisi 10 Numara'da yaptığı ikili görüşmenin ardından Trump ve Macron ile telefonda görüştüğü bildirildi.Starmer'ın ABD ve Fransa lideriyle yaptığı her iki görüşmenin de "yapıcı" olduğu ve "ileriye dönük bir yol bulmaya odaklandığı" belirtildi.İngiltere Başbakanı Starmer'ın telefon görüşmeleri, Zelenskiy'nin Beyaz Saray'da Trump ile yaşadığı gerginlikten bir gün sonra gerçekleşti.
Macron, ulusal gazetelere verdiği röportajda, Ukrayna'ya ilişkin son gelişmeleri değerlendirdi.Beyaz Saray'da tartışan Trump'ı ve Zelenskiy'yi "sükunete ve saygılı olmaya" çağıran Macron, "İlerlemek ve insanlar arasındaki yanlış anlaşılmaları gidermek adına stratejik ve özel bir görüşme yapılması daha iyi; tanıkların önünde değil." dedi.
Macron, ABD'lilerin kaderinin, Ukraynalıların yanında olmaktan geçtiğini belirterek, Washington'un Ukrayna üzerinden elini çekmesinin ABD'nin çıkarına olmayacağı değerlendirmesinde bulundu.Fransa Cumhurbaşkanı, Ukrayna için güvenlik garantileri olmadan ateşkes imzalandığı takdirde ABD'nin, Rusya ve Çin'e karşı "jeostratejik caydırıcılık" kapasitesini kaybedeceğini savundu.
Macron, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin durdurulmadığı takdirde, bir sonraki adımının Moldova veya Romanya'ya kadar gitmek olacağını belirterek, "Hepimiz barışı sağlamak konusunda mutabıkız ancak Ukrayna'yı terk ederek adil ve kalıcı barış sağlanamaz." ifadesini kullandı.
Önemli yatırımlarla Avrupa'nın savunma alanında bir "uyanış" yaşamasını isteğini vurgulayan Macron, "Sınırlarımızda üst düzey silahlı ve saldırgan bir Rusya var. Terör eylemleri yapıyor, bizde (Fransa'da) ve Avrupa'da büyük çaplı dezenformasyon kampanyaları yürütüyor." değerlendirmesinde bulundu.Macron, yanlış düşman edinilmemesi gerektiğini belirterek, "Güvenliğimiz söz konusu." dedi.
