Güncelleme Tarihi:
İki yıl önce Selçuk Bayraktar'la yaptıkları görüşmede festivalin KKTC'ye gelmesi için mutabakata vardıklarını belirten Tatar, 4 gündür KKTC'de düzenlenen 11. TEKNOFEST'i olumsuz hava şartları ve ulaşım zorluğuna rağmen tahmini 150 bin kişinin ziyaret ettiğini söyledi.
Tatar, Türkiye'nin en büyük ve güçlü milli savunma sanayi kuruluşlarını festivalde görmekten mutluluk duyduklarını belirterek, bu ürünlerin Türkiye'nin bağımsızlığını ve başarılarını gösterdiğini ifade etti.
Yeni Türkiye Yüzyılında KKTC'nin istikrarı, güvenliği ve bekası için yapılan bütün çalışmaların çok değerli olduğunu vurgulayan Tatar, Türkiye'nin bütün başarılarını Türk dünyasıyla, dost ve İslam ülkeleriyle küresel anlamda paylaştığını dile getirdi.
'TÜRKİYE KÜRESEL ANLAMDA GÜÇ VE SÖZ SAHİBİ'
Tatar, ana vatan Türkiye'nin artık küresel anlamda bir güç ve söz sahibi ülke olduğunun altını çizerek, güçlü bir milletin ayrılmaz ve kopmaz bir parçası olan Kıbrıs Türk halkının kendisini güçlü şekilde geleceğe taşıyabileceğinden kimsenin hiç şüphesi olmaması gerektiğini vurguladı.
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nde "farklı hesap ve zihniyetler" olabileceğine işaret eden Tatar, KKTC'nin kendi bağımsızlığı ve özgürlüğüne çok önem verdiğini ve bu anlayışla geleceğe emin adımlarla yürüdüğünü söyledi.
Tatar, gelecek nesiller için bu tür teknolojik adımlarla KKTC'nin ekonomik, kültürel ve sosyal alanlarda güçlendirilmesine yönelik çalışmalara önem verdiklerini kaydetti.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'A TEŞEKKÜR
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a dün KKTC'de verdiği mesajlar için teşekkür eden Tatar, "Hiçbir zaman Kıbrıs Türk halkının yalnız olmadığını söylemesi bizleri gerçekten bahtiyar etmiştir. Kendisine bir kez daha teşekkür ediyorum. Bir kez daha T3 Vakfı Başkanı Sayın Selçuk Bayraktar'a ve ekibine teşekkür ediyorum. Sayın Cevdet Yılmaz'a teşekkür ediyorum." ifadelerini kullandı.
Tatar, son 4 gündür festivalde yaşanan bütün güzelliklerin ve başarıların Kıbrıs Türk halkını çok mutlu ettiğine işaret ederek, "Biz, sizlerin Türk milletinin kopmaz ve ayrılmaz bir parçasıyız. Dolayısıyla bize verilen değerin ne anlama geldiğini burada bir kez daha gördük." dedi.