Japon sistemi reformcu lideri yedi

Japonya'da bürokrasi iktidarına son vermek için köklü reformlara girişen Başbakan Haşimoto, kemikleşmiş sistemin kurbanı oldu. Böylece Japonya, tarihindeki ilk medyatik liderini kaybetti.

Haşimoto ülkede yaratılmış olan Başbakan imajını değiştirdi. Sert görünümlü ve tutucu Japon liderlerinin yerine güleryüzlü ve rahat davranışlı bir başbakan aldı. Haşimoto ABD Başkanı Bill Clinton ile birlikteyken kovboy çizmeleri giydi, Rusya Devlet Başkanı Boris Yeltsin ile balık tutarken veya kaplıca havuzlarında kulaç atarken toprak anlaşmazlıklarını görüştü.

Film çekimi için Japonya'da bulunan Amerikalı aktör Arnold Schwarzenegger'i makamında kabul etti ve tüm gazetecilerin önünde bir Japon başbakanından beklenmeyecek bir rahatlıkla şakalaştı. Hatta Schwarzenegger'in yaptığı bir espriye dilini çıkartıp yüzünü buruşturarak cevap verdi.

Başbakan Haşhimoto'nun yıldızı ilk 1994 yılında Dış Ticaret Bakanı olduğu dönemde parladı. ABD ile Japonya arasında yaşanan otomobil savaşlarında gösterdiği büyük başarı ve ABD'ye karşı taviz vermez tutumu ile savaşın Japonya lehine sonuçlanmasında etkin rol oynayan Liberal Demokrat Parti Lideri (LDP) Haşimoto özellikle genç kuşağın ve milliyetçi kesimin desteğini kazandı ve 11 Ocak 1996 günü başbakan oldu.

BÜROKRASİYE DARBE

Haşimoto Hükümeti iktidarın ilk günlerinde birbiri ardına patlayan rüşvet skandallarıyla sallandı. Demir Üçgen olarak adlandırılan bürokrat-politikacı-işadamı ilişkilerinde büyük yolsuzluk skandalları patlak verdi. Bunun üzerine Haşimoto köklü bir temizlik operasyonu başlattı; tüm bürokrat atamalarında başbakanlık onayı zorunluluğu getirerek bürokrasi üzerindeki ilk hakimiyetini kurdu.

1997 yılı ile 2003 yılı arasında kalan 6 yıllık süreyi değişim ve güçlenim dönemi olarak tespit etti. Japonya bu dönem içinde bir yandan tasarruf yaparak ekonomik gücünü arttırmaya çalışırken diğer yandan da tüm sistemlerinde köklü değisiklikler yapmaya başladı. İdari ve mali reform çalışmaları başlattı.

Haşimoto Hümümeti'nin tüm sıkı para politikalarına rağmen 1997 yılı içinde yaşanan Asya krizinin doruğa ulaşması, ekonomik durgunluğun giderek güçlenmesi ve Japon yeninin Amerikan doları karşısında aşırı değer kaybetmesi hükümeti zor durumda bıraktı. Haşimoto Hükümeti tüm çabalarına karşılık ülkeyi içinde bulunduğu ekonomik krizden kurtaramadı.

Senato'nun 252 sandalyesinin yarısını teşkil eden 126 sandalyenin 6 yıllığına sahiplerini belirlemek için yapılan genel şeçimler öncesi Başbakan Haşimoto, şeçimlerin halkın LDP'ye olan güvenini göstereceği yolunda bir açıklama yapınca şeçimlerin rengi değişti, Haşimoto İçin refarandum havasına dönüştü. LDP şeçim sırasında büyük bir rehavet içine girince oy kaybına mani olamadı. LDP'nin oy kaybetmesi üzerine Haşimoto tüm sorumluluklarını üzerine alıp istifa etti.