Hamaney son sözünü söyledi, Beyaz Saray tehdit etti! ABD-İran gerilimi yeniden zirvede...
Güncelleme Tarihi:
İran'ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney, ABD Başkanı Trump’ın müzakere çağrısına "İran İslam Cumhuriyeti, bu tür dayatmaları asla kabul etmeyecek" diye cevap verirken Beyaz Saray İran'a 'ya müzakere ya askeri yol' diyerek gözdağı verdi.
ABD Başkanı Donald Trump, Fox Business’a verdiği röportajda İran lideri Ayetullah Ali Hamaney'e bit mektup gönderip müzakere teklifinde bulunduğunu açıklamıştı. İran ile nükleer program konusunda anlaşma yapmayı tercih ettiğini vurgulayan Trump, "Eğer İran müzakere etmezse, bu onlar için çok çirkin olacak. İran nükleer silahlara sahip olamaz. Başka seçenekler de mevcut." diyerek Tahran'a gözdağı vermişti.
Trump'a ilk cevap İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi'den geldi. Arakçi Başkan Donald Trump'ın "azami baskı" politikasını uyguladığı sürece İran'ın nükleer programı konusunda ABD ile müzakerelere yeniden başlamayacağını vurgularken İran Dini Lideri Ayetullah Ali Hamaney çok daha sert konuştu.
"İRAN DAYATMALARI ASLA KABUL ETMEYECEK"
ABD Başkanı Donald Trump’ın müzakere çağrısını değerlendiren Hamaney, "Bazı zorba devletlerin müzakerelerde ısrar etmesi, sorunları çözmek için değil, kendi beklentilerini dayatmak ve tahakküm kurmak içindir. İran İslam Cumhuriyeti, bu tür dayatmaları asla kabul etmeyecek" diye konuştu.
Avrupa ülkelerini ikiyüzlü olmakla eleştiren Hamaney, "Batı medeniyetinin elbette bazı avantajları var, bunda şüphe yok. Dünyanın her yerinde, Batı’da, Doğu’da, uzakta veya yakında öğrenebileceğimiz herhangi bir avantaj varsa, bunu kullanmalıyız. Ancak bu medeniyetin temellerine güvenemeyiz, çünkü bu temeller yanlıştır ve İslami değerlerle çelişmektedir" ifadelerini kullandı.
"YÜZSÜZLÜĞÜN DE BİR SINIRI VAR"
Hamaney, Avrupa ülkelerinin İran’ı nükleer anlaşmadaki taahhütlerini yerine getirmemekle suçlamasına tepki göstererek, "Avrupalıların, İran’ın taahhütlerini yerine getirmediği yönündeki iddiaları asılsızdır. Yüzsüzlüğün de bir sınırı var" dedi.
FİKİR AYRILIKLARI VAR AMA SON SÖZÜ HAMANEY SÖYLEDİ
ABD'li New York Times gazetesine göre, İranlı yetkililer şu anda müzakereler konusunda fikir ayrılığına düşmüş durumda. Bazı kesimler müzakere fikrine net bir şekilde karşı çıkarken geçen yıl göreve gelen Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ve diğer ılımlı ve reformist liderler müzakerelerin açılmasından yana. Ancak nihayetinde, İran'ın Amerika Birleşik Devletleri'ne güvenemeyeceğini uzun zamandır söyleyen Hamaney'in son sözü söylediği düşünülüyor.
BEYAZ SARAY'DAN YANIT GECİKMEDİ: MÜZAKERE YA DA ASKERİ YOL
Beyaz Saray, İran'ın, Başkan Donald Trump'ın nükleer anlaşma için müzakere etme çağrısını reddetmesine yanıt olarak, Trump'ın Tahran'la ya askeri yolla ya da bir anlaşma yapılarak başa çıkılabileceği yönündeki iddiasını yineledi.
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü Brian Hughes, konuya ilişkin açıklamasında "İran Rejimi'nin halkını ve çıkarlarını terörün önünde tutmasını umuyoruz" dedi.
KALİBAF: AMAÇ İRAN'I SİLAHSIZLANDIRMAK
İran Meclis Başkanı Muhammed Bakır Kalibaf, ABD yönetiminin müzakere adı altında İran'ı silahsızlandırmayı hedeflediğini söyledi.
İran Meclisi'nin açık oturumunda konuşan Kalibaf, ABD Başkanı Donald Trump'ın, İran ile müzakere çağrısına değindi.
Trump'ın, İran lideri Ayetullah Ali Hamaney'e hitaben yazdığını söylediği ancak İran'a henüz ulaşmayan mektuba ilişkin, "ABD'den herhangi bir mektup beklemiyoruz ve yaptırımların kaldırılmasının İran'ın güçlendirilmesi ve yaptırımların etkisiz hale getirilmesiyle mümkün olduğuna inanıyoruz." dedi.
Kalibaf, Trump'ın İran ile müzakere planı hakkında ise "ABD Başkanı'nın diğer ülkelere karşı davranışları, bu açıklamaların da İran'ı silahsızlandırma amacıyla yapılmış bir aldatmacadan ibaret olduğunu gösteriyor." ifadelerini kullandı.
İRAN'A MAKSİMUM BASKI POLİTİKASI
Beyaz Saray'daki imza töreninde "İran'a maksimum baskı" politikasını yeniden hayata geçirecek başkanlık kararnamesini imzalayan Trump, bu kararından mutlu olmadığını ancak "İran'a karşı sert olmak" zorunda olduğunu belirtmişti.
Trump, başkanlığı döneminde İran'ın asla nükleer silaha sahip olamayacağını savunarak, İran'la anlaşmanın mümkün olup olmayacağını göreceklerini ancak ne gerekiyorsa onu yapacağını söylemişti.
