İlklerin kadını Angela Merkel

ALMANYA’nın 11 yıldır başbakanlığını yapan Angela Merkel’i 1990’lı yılların başında tarihe karışan ve eski Doğu Almanya olarak bilinen Demokratik Almanya Cumhuriyeti’nde Lothar de Maiziere başbakanlığında oluşturulan koalisyon hükümeti döneminde Hükümet Sözcü Yardımcısı olarak görev aldığı zaman tanıdım.

Hamburg’da doğmuş.
Ama henüz birkaç haftalıkken eski Doğu Almanya’da bir Protestan Kilisesi’nde papaz olarak görev alan babası ve annesiyle birlikte Quitzow köyüne yerleşmişler.
Çocukluğu oralarda geçmiş.
Üniversitede fizik öğrenimi yapmış.
Akademisyen olarak çalışmış.
Eski Doğu Almanya’nın çöküş döneminde Demokratik Atılım (DA) hareketinde yer almış.
Çekingen, hatta biraz utangaç bir yapısı vardı.
İki Almanya birleştikten sonra 2 Aralık 1990 tarihinde ilk yapılan genel seçimlerde Federal Meclis’e milletvekili olarak girdi.
Dönemin Başbakanı Helmut Kohl, “Maedchen” (Kız çocuğu) olarak nitelediği Angela Merkel’e Federal Gençlik, Aile, kadınlar ve Sağlık Bakanı olarak görev verdi.
Daha sonra da Federal Çevre Bakanı yaptı.
1998 yılındaki genel seçimleri kaybetmesi üzerine CDU genel başkanlığını bırakan Helmut Kohl’ün yerine gelen şu andaki Federal Maliye Bakanı Wolfgang Schaeuble’nin önerisiyle partinin Genel Sekreteri oldu.

***
1999 yılında CDU bağış skandalı ortaya çıktı.
Yıllarca CDU’nun genel başkanlığını yapan Helmut Kohl, “Ben kendilerine şeref sözü verdim” diyerek bağışta bulananların isimlerini açıklamamakta direndi.
İşte ilk isyan bayrağını açan Angela Merkel oldu.
Merkel, Frankfurter Allgemeine Gazetesi’nde (FAZ) yayınlanan bir makalesinde, Helmut Kohl’ü yerden yere vurdu.
Ama Merkel, “Baba katili” suçlamalarına aldırış etmedi.
Schaeuble’nin de istifasıyla Angela Merkel, 2000 yılı Nisan ayında CDU’nun Genel Başkanı seçildi.
Bu bir ilkti.
CDU’nun ilk kadın lideri.

***
18 Eylül 2005 tarihinde yapılan genel seçimlere Merkel, muhafazakar kanadın başbakan adayı olarak katıldı.
CDU/CSU yarışı yüzde 35.2’yle SPD’den bir puan önde bitirince Merkel’e başbakanlık yolu açıldı.
Hem de seçim akşamı dönemin SPD’li Başbakanı Gerhard Schröder, “Gerçekten siz benim partimin ‘Ben başbakan olmak istiyorum’ diyen Bayan Merkel’e destek vereceğine inanıyor musunuz?” dediği halde.
CDU/CSU, SPD ile büyük koalisyon hükümetini kurarak Angela Merkel, başbakanlık koltuğuna oturdu.
Bu da bir ilkti.
Almanya’nın ilk kadın başbakanı.
Hem de Almanya’nın gelmiş geçmiş en genç başbakanı.

***
Evet, Angela Merkel, dünya genelinde yaşanan mali krizi, Euro krizini, Yunanistan krizini atlattı.
Hem de bu krizlerden güçlenerek çıktı.
Geçen yıl yaşanan sığınmacı krizi Merkel’i biraz sarstı.
Ama yine de yılmadı.
“Almanya’ya hizmet etmeyi sürdüreceğim” diyerek yeniden başbakan adayı olarak 2017 yılındaki genel seçimlere katılmaya karar verdi.
Şu andaki kamuoyu yoklamalarına göre ibreler Merkel’den yana.
Ancak Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) yapılan başkanlık seçimleri öncesindeki kamuoyu yoklamalarına bakınca, insanın pek de güvenesi gelmiyor.
Bekleyip göreceğiz.
Koltuğunu korursa Merkel, belki de 14 yıl başbakanlık yapan Konrad Adenauer ve 16 yıl aynı görevde kalan Helmut Kohl’ün rekorlarını kıran başbakan olarak tarihe geçecek.