Güncelleme Tarihi:
Bir ay önce ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında gerçekleşen bir telefon görüşmesi Atlantik ötesine açık bir mesaj gönderdi:
"ABD, Avrupa'yı Rusya'dan korumak için sonsuza kadar orada olmayabilir."
İKİNCİ GÖRÜŞMEDE DİPLOMASİ FIRTINASI KOPTU
Bu hafta gerçekleşen ikinci görüşme, Avrupa'da uzun süredir geçerli olan dengeleri altüst edecek bir diplomasi fırtınasına dönüştü. German Marshall Fund düşünce kuruluşundan Ian Lesser AFP haber ajansına yaptığı açıklamada bu durumu “Trump yönetiminin gelişi adeta 'itici bir güç' etkisi yarattı ve Avrupa'nın önceliklerini netleştirdi.” şeklinde özetliyor.
AVRUPA'DA PEŞ PEŞE TOPLANTILAR
27 üyeli Avrupa Birliği bugün savunmasını güçlendirmeyi amaçlayan altı hafta içindeki üçüncü zirvesini gerçekleştirecek.
Daha önce arka arkaya yapılan toplantılarda AB içinden ve dışından ülkelerin alt grupları yer aldı, İngiltere'den Kanada'ya kadar "benzer düşünen" ortaklar görüşmelere dahil edildi. NATO genel sekreteri de yeni ABD yönetimiyle bir köprü vazifesi görmeye niyetli olarak görüşmelere katıldı.
AFP haber ajansının bugün yayınladığı bir analize göre, değişen format hem Trump hem de Putin'le yakın ilişkileri olan ve Ukrayna konusunda AB'nin oybirliğiyle hareket etmesini defalarca engelleyen Macaristan lideri Viktor Orban'nın yarattığı zorluğun altını çiziyor.
Ajansın iddiasına göre, AB liderleri ikinci kez bir bildiri üzerinde uzlaşarak, Orban'la aralarındaki "stratejik ayrışmayı" bertaraf etmeyi umuyor.
TÜRKİYE'NİN DE ARALARINDA BULUNDUĞU YENİ AKTÖRLER
Önümüzdeki dönemde NATO içinde "daha güçlü bir Avrupa kutbunun" ortaya çıkma ihtimali olduğunu öne süren Lesser konuya ilişkin açıklamasında "Savunmayı daha ciddi ve daha özerk bir şekilde ele alan Avrupa'nın İngiltere, Norveç ve Türkiye gibi yeni aktörleri de tabloya dahil etmek isteyeceği açıktır" ifadelerini kullandı.
Yaşanan son gelişmelerin ve ABD ile yaşanan kopukluğun en çarpıcı sonuçlarından birinin İngiltere'nin yeniden AB'ye yaklaşması olduğunu vurgulayan AFP, "İngiltere Başbakanı Keir Starmer, Ukrayna'da umut edilen ateşkesi sağlama ve kıtanın kendi güvenliği konusunda ciddileşme çabalarında kilit bir oyuncu olarak ortaya çıktı." ifadelerini kullandı.
BÜTÇE DEPREMİ
ABD'nin güvenlik kalkanını kaybetme ihtimalinin, Avrupa'da bütçe açığıyla ilgili küçük bir depremi de tetiklediğini belirten AFP, "Brüksel şimdi 650 milyar Euro değerindeki potansiyel savunma harcamalarının önünü açmak için mali kuralların dört yıl boyunca askıya alınmasını istiyor. Almanya bu konuda el artırdı ,silahlanmanın önüne açabilmek için anayasada değişikliğe gitme kararı aldı. Müstakbel Şansölye Merz Fransa ve İngiltere ile ortak bir nükleer caydırıcılık için görüşmeler yapılması çağrısında bulunurken, Polonya lideri Donald Tusk da atom silahlarına erişim konusuna ilgisini gizlemiyor" ifadelerini kullandı.
KANADA ABD'YE BAĞIMLILIĞINI AZALTMAYA ÇALIŞIYOR
Kanada hükümetinden üst düzey yetkili, Associated Press'e yaptığı açıklamada Başbakan Mark Carney'in, Savunma Bakanı Bill Blair'i Amerika'nın F-35 savaş uçaklarının alımını gözden geçirmek ve savunma ekipmanları ithalatında başka seçenekleri değerlendirmekle görevlendirdiğini belirtti.
Yetkili, ABD'ye savunma alanındaki bağımlılığını azaltma amacı doğrultusunda Kanada'nın planının AB ülkelerinden savunma ekipmanları alımının yanı sıra savaş uçağı yapımını da içerdiğini kaydetti.
Son dönemde dış basında yayınlanan analizlerde Avrupa güvenliği için Türkiye ön plana çıkıyor. Örneğin Avrupa Politika Analizi Merkezi (CEPA) geçtiğimiz günlerde savunmasız Avrupa için aranan cevapların Türkiye'de olduğunu vurguladı.
"Türkiye'nin savunma sanayii ve askeri yetenekleri ile acilen asker ve silaha ihtiyaç duyan Avrupa kıtası arasında tarihi bir eşleşme olabilir." iddiasını ortaya atan CEPA "Türkiye 70 yılı aşkın NATO üyeliği boyunca Avrupa güvenliğinin temel direği oldu, Avrupa için önemli bir ortak ve müttefik olmaya devam ediyor. Fırtınayı atlatmamız için onun işbirliği kesinlikle kilit önem taşıyor." ifadelerini kullandı.
NATO Genel Sekreteri Mark Rutte de Avrupa liderlerine Türkiye ile ilişkilerin geliştirilmesi için Ankara’yla temasa geçilmesi çağrısında bulunmuştu.