Diyette en önemli nokta kişinin rutini

Güncelleme Tarihi:

Diyette en önemli nokta kişinin rutini
Oluşturulma Tarihi: Ocak 22, 2018 14:41

Diyetisyen Emine Yüzbaşıoğlu, diyet yaparken dikkat edilmesi gereken en önemli şeyin kişinin rutini olduğunu belirterek, “Spora diyete başlandıktan belli bir süre sonra başlanabilir, kaçamak yapınca suçluluk hissedilmemeli. Bu psikolojiyi olumsuz etkiler” dedi.

Haberin Devamı

Diyet ile akla ilk olarak, aç kalmak, kurallı yaşamak ve her öğün diyet yemekleri pişirmenin geldiğini belirten Memorial Ankara Hastanesi Diyetisyeni Emine Yüzbaşıoğlu, “Bu düşünce birçok kişiyi diyete başlamadan bırakmaya ya da daha da kötüsü hızlı kilo vermek adına sağlıksız alternatif çözümler aramaya iter. Ancak doğru diyet günlük hayatın rutinin dışına çıkmadan da yapılabilir” dedi. Diyette dikkat edilecek unsurları anlatan Yüzbaşıoğlu şunları söyledi:

‘ASLA TATLI YEME’ DEMEK OLMAZ

“Her şeyden önce diyet, uygulayacak kişinin yaşam rutinine uygun olmalıdır. ‘Kahvaltı yapıyor mu? Ara öğün yapma şansı var mı? Öğlen hangi yemeklere daha kolay ulaşabilir?, Akşam yemeğini en erken kaçta yiyebiliyor?, Sık seyahat ediyor mu?’ gibi sorularla diyet yapacak kişinin yaşam rutini öğrenilerek diyet hazırlanmalıdır ki uygulanması ve devamlılığı kolay olsun. Diyet kişinin boyuna, yaşına, kilosuna ve fiziksel aktivitesine uygun kalori içermelidir. Hızlı kilo verme amacıyla başlanan düşük kalorili diyetler metabolizma hızının düşürür. Uzun süre uygulanamayan bu tür diyetler bırakılarak, eski beslenme düzenine dönüldüğünde verilen kilolar hızlıca geri alınır. Bu sebeple diyete başlandığında hedef, hızlı kilo vermek değil, doğru beslenme alışkanlıkları kazanarak verilen kiloları korumak olmalıdır. Diyet, süt, et, ekmek, sebze ve meyve gibi yiyecek gruplarının hepsini içermelidir. Tek besin grubunu içeren diyetlerden, uzun süre uygulandığında sağlığı olumsuz yönde etkileyebileceğinden kaçınılmalıdır. Diyet, sadece kilo vermek için kısa bir süre katı kurallar uygulamak, sonrasında eski beslenme alışkanlıklarına dönmek olarak düşünülmemelidir. Diyetin, uzun süre bıkmadan sürdürebilir olması gerekir. Tek besin grubunu içeren diyetler, hızlı kilo verdirse bile sürdürebilirliği kolay olmayacağından tercih edilmemelidir. Diyette yasaklama yerine sınırlandırma yapılmalıdır. Yaşam rutininde tatlıyı çok seven birine asla tatlı yememelisin sözü kulağa çokta hoş gelmeyecektir. Onun yerine sınırlandırmalar ve daha sağlıklı tatlı seçimleriyle diyeti kolaylaştırmak motivasyon açısından çok önemlidir.

Haberin Devamı

GEÇİCİ BİR SÜREÇ DEĞİL

Haberin Devamı

Sıkıcı olamaması için diyette alternatifler olmalıdır ve diyetin beslenme alışkanlığına dönüşmesi sağlanmalıdır. Alternatifler diyete esneklik sağlayacağından, diyet psikolojisine olumlu yönde faydası olacaktır. Spor yapamıyorum, sadece diyetle kilo veremeyeceğime göre hiç diyet yapmayayım, önyargısından kurtulmak için öncelikle, diyet sporsuz olarak planlanmalı, vücut ağırlığı azaldıktan sonra, diyete spor eklenmelidir. Spor da süreklilik içinde kişinin sevdiği bir sporu yapmasında fayda vardır. Kişisel güven diyette başarının kapısını açar. Planlanan diyeti uygulamak ve uzun süre devam ettirebilmek için öncelikle kişinin kendine güvenmesi çok önemlidir. Bu güveni oluşturmak diyetin başarılı olması için kapıların aralanması anlamına gelir. Kişi, diyete sadece kendi istediği için başlamalı ve kararlı olmalıdır. Geçici bir süreç olarak düşünmemeli, beslenme alışkanlığı haline getirmelidir.”

Haberin Devamı

KİMSEYLE KARŞILAŞTIRMA YAPMAYIN

Diyette motivasyon çok önemli olduğunu belirten Diyetisyeni Emine Yüzbaşıoğlu, “Haftalık kilo kontrolünü yapmalı, sık tartılmaktan kaçınmalıdır. Sağlıklı kilo veriminin ayda 4-6 kilo olduğunu unutmadan, hedef belirlemelidir. Ulaşılamayacak büyük hedefler, motivasyonu olumsuz yönde etkileyecektir. Dışarı çıkıldığında diyete uygun mönüler seçerek sosyalleşmek, diyet psikolojinden kurtulmada faydalı olacaktır. Kilo verilmediği haftalarda umutsuzluğa kapılmamalı, azim ve istikrarla devam edildiğinde başarının kaçınılmaz olduğu hep hatırlanmalıdır. Kaçamak yapıldığında suçluluk duyulmamalıdır. Bu suçluluk duygusu beraberinde başaramayacağım psikolojisini oluşturacağından diyeti bırakmaya neden olabilecektir. Onun yerine kaçamak sonrası diyete kaldığı yerden devam etmekte fayda vardır. Kilo verme hızı kimseyle karşılaştırılmamalıdır. Herkesin metabolizma hızı ve beslenme alışkanlıkları birbirinden farklı olduğundan, kilo verme hızı da farklı olacağı unutulmamalıdır. Yaşam kalitenizi artırmayı hedeflediğiniz kilo verme sürecinde, sizin yaşam rutininize en uygun olan diyeti yapmaya özen gösterin. Başlayıp bıraktığınız her diyetin metabolizma hızını olumsuz yönde etkilediğini unutmayın. Diyet yapmaya karar verdiğinizde doğru yönlendireceğiniz kurum ve kişilerden destek alın, kulaktan dolma bilgilerle asla yola çıkmayın” ifadelerini kullandı.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!