Devlet dinledi hükümet ne yaptı?

Enis BERBEROĞLU
Haberin Devamı

Sanayi Bakanı Yalım Erez, dün Yeni Yüzyıl'da Bilal Çetin'in köşesinde soruyor: ‘‘Burası Patagonya Cumhuriyeti mi?..’’

Sayın bakanı isyana sevk eden artık ‘‘Arkası Yarın’’ mantığıyla tefrika edilen çok gizli kasetler...

Gazete okurları, TV izleyicileri her gece, MİT'in, polisin, siyasetin arka odasından ‘‘azzz sonra’’ gelecek daveti bekler oldu.

‘‘Devlet sırrı’’ ciddiyetiyle korunan kirli çamaşırların ortaya dökülmesine kimsenin itirazı yok...

Ancak Yalım Erez haklı olarak soruyor:

- Bugün artık iyice belli oldu ki, bu telefon bantları yalnız Çakıcı'dan değil, bazı başka kanallardan da dağıtılıyor... Ortada bir pislik var ve devletin belirli kurumları, belirli birimleri ta başından beri biliyor, görüyor, dinliyor. Şimdi bu telefonu dinleyenler, devletin belli kademeleri bu pisliği biliyorlardı da bugüne kadar ne yaptılar?

Biz de aynı soruyu sayın bakana iade ediyoruz.

Bu birimlerden sorumlu hükümet bugüne kadar ne yaptı?

* * *

Alaattin Çakıcı'nın ülkeye hizmetten fırsat buldukça memleketin iktisadi meselelerine el attığı herkesin bildiği sır...

Mesela, sayın bakanın istifa ettiği Refahyol hükümetinde banka satılacaksa Alaattin Çakıcı mutlaka aracı komisyonunu isterdi. Satılacak bankanın adı belli, Çakıcı'nın himayesindeki Bursalı işadamı belli.

Bu gencin hangi bankanın kredileriyle büyüdüğü ortada... Ama Susurluk'un ısrarlı takipçisi CHP'nin bu bankanın yönetiminde bulunan temsilcilerinin ne yaptığı meçhul!

Biraz şifreli oldu, kusura bakmayın...

Ama Bankalar Kanunu'nun kesin hükümleri var. Yine de örneğin Sayın Erez'in, binlerce kulağı delik Türk vatandaşı gibi yukarıdaki bilmecenin her parçası hakkında yeterince bilgi sahibi olduğundan eminiz. Dolayısıyla Alaattin Çakıcı'nın telefon bantlarından gelecek tüyolara ihtiyacı yoktur.

Medya marifetiyle derin devletten haklı şikâyetinin yanı sıra, Bakanlar Kurulu'nda benzer konulara değinmesini beklemek vatandaşlık hakkımızdır.

* * *

Dün yazdık, bir kez daha tekrarlayalım, gürültüye gitmesin.

Susurluk raporunu yazan Mehmet Eymür emekli ediliyor.

TBMM'de Susurluk konusunda ilk ciddi açıklamayı yapan Hanefi Avcı hapisten zor kurtuluyor. Susurluk'la ilgili MİT raporunu yayınlayan Doğu Perinçek yıllanmış davadan içeri atılıyor.

Susurluk'u ilk günden beri izleyen Eyüp Aşık koltuğundan oluyor, CHP'li Fikri Sağlar'ı Susurluk araştırmaları nedeniyle mahkeme yolu bekliyor.

Susurluk'a dokunan yanıyor.

Çünkü derin devlet, siyasi iktidarı parmağında oynatıyor.

Peki suçlu kim?

Devlet mi, siyasiler mi?



Yazarın Tüm Yazıları