Dergilere taktım

Serdar TURGUT

Korktuğum başıma geldi, yeni bir takıntı başladı bende. Memlekette yayınlanmakta olan dergilere takmış durumdayım kafayı.

Biliyorum, yanı başımızda yeni bir savaş çıkacakken..

Anti-emperyalist mücahit Ecevit, halkların kardeşliğini dünyada en iyi simgeleyen kişi olan Saddam'a destek verirken...

Gelir dağılımındaki bozukluklar hala daha düzelmemişken..

Ve üstelik sınıf farklılıkları hala daha sürerken..

Dergilere takmak çok da akıllıca bir şey değil ama ben de zaten akıllı olma garantisi vererek bu işe girişmiş filan değilim.

Yani anlıyacağınız bu köşeyi okuyanlar belirli bir sosyal riske girerek bu işi yapmayı zaten baştan kabul ediyorlar..

*

AMICA dergisinin Aralık 1997 sayısında ilginç bir konu var..

Başlığı harika: ‘Dünyayı Sarsacak Orgazmlar’..

Medyada buna ilgi çeken başlık diyorlar. Aslında konu seks ile sınırlı olunca atılabilecek başlıklar da kısıtlanıyor doğal olarak.

Örneğin konu orgazm ise bunun illa da depreme yol açan bir şey olması gerekiyor. ‘Fevkalade Nazik Orgazm’ gibi bir başlığın ilgi çekmeyeceği biliniyor.

Konu seks olmasa daha da iyi başlıklar bulunabilir.

Yıllarca önce Amerika'da bir tabloid dergi ‘Siyamlı İkizlerden Joe, Yapışık Kardeşi Jack’a Aşık' başlığı atıldıktan sonra alt spotta ‘Joe İtiraf etti: Evet ben bir eşcinselim’ denilmişti.

Kabul etmelisiniz ki bu çok daha heyecan verici bir başlıktı.

*

Dergide Orgazm egzersizi süreci anlatılıyordu.

Evet, orgazm egzersizi dedim ya ne sandınız. Okumazsanız hiçbir şeyi, böyle cahil kalırsınız işte.

Bütün bu satırlar arasında ben bir cümleye takıldım. ‘Düşünce gücünüzle enerjinizi vajinanızda dolaştırın’ denilmiş.

Bunun güzel bir egzersiz olduğuna eminim. Hatta insanın kilo vermesine bile yol açabileceğini tahmin ediyorum.

Şimdi derginin yazarlarından bir ricam var. Bir sonraki sayıda ‘Düşünce gücümüzle enerjimizi penisinizde dolaştırma’ yöntemini aşıklıyabilirler mi?

Bunun yöntemini açıklıyan sayınız satış rekorları kıracağına inanıyorum.

Bu yapılırsa belki de ben hayatımda ilk kez egzersiz ile zevk alma kavramlarını aynı anda bir cümle içine kullanma imkanına da sahip olabileceğim.

*

Neden mi satış rekorları kıracağına inanıyorum?

Çünkü ben mastürbasyonun memlekette acaip yaygın olduğuna inanıyorum.

Tabii bunu kanıtlayamam. Devlet İstatistik Enstitüsü nüfus sayımında kullandığı sorulara ‘Mastürbasyon yapıyor musunuz’ sorusunu sormayı nedense yıllardır redediyor.

Yine AMICA dergisi cesur bir şekilde bu konunun üstüne gitmiş.

Ocak 1998 sayısınde ‘Seks ve Günahlar’ bölümünde ‘Bunu Herkes Yapıyor’ (bizim dışımızda)' başlığı altında mastürbasyon incelenmş.

Burada da ‘Zamanda Yolculuk’ başlığı altında mastürbasyon kavramının tarihteki gelişimi incelenmiş.

1990 için yazılanlar ilginç geldi bana. şöyle denilmiş:

‘Mastürbasyonun da bir prosedürü olduğu keşfedildi. Kokulu mumlar, baştan çıkarıcı bir parfüm, rahatlatıcı banyo yağları ve bir şişe kaliteli şarap’

Evet, evet kaliteli olması gerekiyormuş şarabın da.

En azından Kalecik Karası gerekiyor anladığım kadarıyla iyi bir orgazm için.

Sayın okurlarım. Ben artık yaşlı bir insanım.

Bizim kuşağımızın insanları bu konuya nasıl yaklaşırlar size özetleyeyim:

Bizim kuşak açısından mastürbasyon için gerekli tek şey banyo ve belki de hayalimizi çok zorlarsak, banyo yağlarıdır.

Bu sürece baştan çıkarıcı parfüm ve de kaliteli şarabı ekleyen kişi büyük bir ihtimalle ruh hastasıdır. Acilen tedavi edilmesi gerekir.

Onu tedaviye götürmeden önce bir de puro içmek isteyecektir eminim buna da izin verin de öyle götürün zavallıyı.

*

Ve Naturel dergisinin son sayısına gelelim. ‘Sağlığınızı yıldızlara sorun’ bölümünde burcunuza göre bazı belirlemeler yapmışlar.

Bana ikinci bölüm ilginç geldi. ‘Burcunuzla ilgili olan vücut kısmınız’ diyorlar bu bölümde. Her burç için en önemli organları belirliyorlarmış

Hemen kendi burcum olan Arslan'a baktım.

‘Kalp, omurilik ve retina’ demişler cevap olarak.

Eğer bu da doğruysa o zaman benim büyük bir kimlik krizi yaşamaya başlamam gerekiyor ve üstelik tüm yaşamımı da boşuna harcamışım galiba. Çok üzgünüm.

---