Densizler, edepsizler!

Bazı tiyatro topluluklarının basın toplantısı yaparak Afife Jale Ödülleri’ni eleştirdiğini yazmıştım dün.

Haberin Devamı

“Katkı mı, itibarsızlaştırma mı bu” diyerek...
Sonuçta elimizde tek bir ödül var ve buna bütün tiyatro camiasının sahip çıkması gerekiyor.
Afife Jale’yi en çok eleştirenlerden biri olan Ali Poyrazoğlu aradı dün.
Jüri için çok ağır konuştu.
Çok ağır eleştirilerde bulundu.
İşte anlattıkları:
“Konuşarak anlaşılacak bir şey değil bu. Karşımızda sürekli yalan söyleyen insanlar var.
Her sene ‘Düzelteceğiz’ diyorlar, yapmıyorlar...
Üç-dört senedir fena halde bozdular bu işi.
Bin bir manipülasyon yapılıyor.
Mesela Nedim Saban’ın tiyatrosu dört dalda aday ama Nedim Saban’ın başrol oyuncusu jüride. Nasıl olabilir bu iş yahu?
Çiçek Dilligil, kocasını aday göstermiş. Olacak şey mi bunlar?
Bugün 10-15 tiyatro grubu yok sayıyor bu ödülleri. 15 tiyatro grubunun yok saydığı bir tiyatro ödülü olmaz.
Afife Ödülü de bu yüzden geçersiz olmuştur şimdiden.
Biz bunların düzeltilmesini istiyoruz. O yüzden basın toplantısı düzenledik.
Zafer Diper, ‘Beni yedi yıldır izlemeye gelmediler arkadaş’ diyor.
Müjdat Gezen de aynı şeyi söylüyor.
Behzat Uygur’a gitmişler, birinci perdeyi izleyip ikinci perdeyi izlememişler. Böyle ayıp olur mu?
Kim olduğu belli olmayan bir ön jüri var...
Bu adımı atmakta geç bile kaldık, daha önce yapmamız gerekiyormuş.
Haluk Bilginer haklıymış yıllar önce bu adımı atmakta.
Biz bunlara hep şans tanıdık. Ha düzeldi ha düzelecek diye.
Kendilerine sponsor olan bankanın da iyi niyetini istismar ediyorlar.
O yüzden bugüne kadar aldığım bütün Afife Jale ödüllerini geri veriyorum.
Benim dört ödülüm var, en çok alan benim ama hepsini iade edeceğim.
Ben de veriyorum, Müjdat Gezen de, Engin Alkan da.
Düşünsene, komedi ödülünü kaldırdı bu komite.
Densizler, edepsizler, siz kim oluyorsunuz da kaldırıyorsunuz komediyi?
Türk tiyatrosu komediyle başladı arkadaş.
Bunu ancak cahil sürüleri yapar.
Ve bu tepkiye katılacak başka tiyatrolar da var.
Kendi ödüllerini kendileri felç ettiler.
Jüri üyeleri oyun başına para alıyor Yapı Kredi’den.
Ama bilet parası vermeden izliyorlar oyunları, parayı cebe atıyorlar.
Haldun Dorman ‘Beni bile seyretmiyorlar’ dedi, daha ne olsun arkadaş?
Biz bu tepkimizi ortaya koyduk ve koymaya devam edeceğiz.”
Ali Poyrazoğlu’nun söyledikleri bunlar, bu sözlerden sonra tiyatro dünyasında Afife Jale Ödülleri daha uzun süre tartışılacaktır.

Haberin Devamı

Iğdırlı çocuklar

Haberin Devamı

THY’nin son reklamında Iğdırlı çocuklar başrolde.
Dört gözle şehirlerine uçak gelmesini bekleyen çocuklar, THY uçağı sonunda Iğdır’a inince büyük mutluluk yaşıyorlar.
“Türkiye’de uçmadığımız tek bir yer kalsa, dünyada en çok noktaya uçmuşuz ne fayda” sloganıyla bitiyor reklam.
THY’nin böyle bir misyonu üstlenmesini de, reklamı da sevdim.
Duygu dolu, etkileyici bir reklam.
Birkaç kere izledikten sonra reklamdan etkilenip hafta sonu Iğdır’a gitmeye karar verdim!
THY’nin sitesine girip bilet fiyatına baktım.
Gidiş-dönüş 714 lira...
Yani dört gözle uçağı bekleyen Iğdırlı çocukların asla veremeyecekleri bir fiyat.
Şehirlerine inmiş olsa da, çocuklar o uçağı uzaktan seyretmeye devam edecekler.
THY’nin ülkenin her noktasına uçması güzel.
Daha da güzel olanı ise herkesin uçabileceği fiyatlara bilet satması...

Haberin Devamı

Çatılar!

Yemin ediyorum Cihangir’de, Beyoğlu’nda saçak altlarından yürümeye korkuyorum.
Kaç kişinin başına apartmanlardan beton parçaları düştü, kaç kişi öldü, kaç kişi yaralandı...
İşte Allah korumuş, neredeyse Gupse Özay da aynı şeyi yaşayacaktı.
Çatıdan kopan beton Gupse’nin üç adım ilerisine düşmüş.
Üç adım ileride olsa, şimdi hepimiz Gupse’yi ne kadar sevdiğimizi anlatıyor olacaktık...
Bu kadar ucuz hayatımız.
Üstelik yağmur yok, fırtına yok, kar yok, güzel bir havada apartmandan beton kopup düşüyor.
Neden?
Çünkü eski binaların çoğunlukta olduğu bu semtlerde apartman yönetimlerinin çoğu bu işle ilgilenmiyor.
Ne çatı bakımı, ne dış yüzey tamiri yapılıyor apartmanların.
Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan bu işe ciddi bir şekilde el atmalı.
Beyoğlu’nda bir çatı seferberliği başlatılmalı.
Geçmiş yıllarda binaların cepheleri yenilenmişti, bu çalışmalar sürmeli.
Yoksa Gupse kadar şanslı olmayanlar yine çıkacaktır.

Haberin Devamı

İlahi adalet mi?

Deniz Seki yıllar önce jüri üyesi olduğu Popstar’da, yarışmacı Bayhan’a sabıkalı olduğu için demediğini bırakmamıştı.
Hatta jüri üyeliğinden bile ayrılmıştı.
Yıllar sonra Deniz Seki de hapse girdi.
Ve şimdi yeniden hapse girme riskiyle karşı karşıya...
Deniyor ki;
“Etme bulma dünyası işte... Bayhan’a yaptıkları dönüp kendini buldu...”
Buna isteyen ilahi adalet desin.
Ama ben şunu diyorum:
Deniz Seki’nin geçmişte Bayhan’a yaptığı ne kadar yanlışsa...
Bugün Deniz Seki’ye ilahi adalet hatırlatması yapmak da o kadar yanlış...

Yazarın Tüm Yazıları