Değerli taşlarla cilt bakımı

Tüm dünyada binlerce yıldır uygulanan ayurveda, kökeni Hindistan’a dayanan, sağlıklı yaşam ve hastalıkların önlenmesi üzerine kurulu bir öğreti.

Şimdilerde 24 ayar altın, elmas, pırlanta ve inci gibi materyaller içeren ürünlerle mükemmel ciltlere ulaşmaya hizmet ediyor.

yurveda yaşam biçimine uygun hiçbir kimyasal ve hayvansal madde içermeyen tamamen bitkisel formüllerle üretilen değerli içeriklere sahip ürünlerle uyguladığı bakımların farklıklarını, eğitimini Azerbaycan ve Rusya’da tamamlamış, dünyanın en ünlü laboratuvarlarında çalışmış kimya mühendisi ve cilt uzmanı Şemsi Aslan’a sorduk:

Son birkaç yıldır altın başta olmak üzere değerli madenler kremlerin içeriklerinde yer alıyor. Bu tür madenler cilde ne tür etkiler sağlıyor?

-
Safir, pırlanta, inci, altın, gümüş, yakut, malahit, yeşim taşı gibi mücevherleri cildiniz için kullanabilirsiniz. Ayurveda mücevherlerin rengi, bedenin ve cildin yaşam gücünü süptil bir beslenme ve koruma şekli olarak ele alıyor. Açık renkli taşlar cildi beyazlaştırıyor ve ciltten her türlü kiri çözmekte kuvvetli etki gösteriyor. Koyu renkler ise yağlı ve komedonlu cilde uygulanıyor. Ciltteki rahatsızlıkları ve tahrişi en aza indiriyor. Değerli içerikleri sayesinde cildi besliyor, canlandırıyor, sıkılaştırıyor ve ciltte ferah bir his sağlıyor.

Bu uygulamanın normal cilt bakımından farkı nedir?

-
Her şeyden önce çok hızlı sonuç alınıyor. Yaklaşık 10 dakika içinde ciltte gözle görülür bir etki bırakıyor; gözenekleri sıkılaştırıyor, cildi yumuşatıyor, tahribata uğramış ve yanlış tedavi görmüş cilt dokularını onarıyor. Kısacası, cildin doğal bağışıklık sistemini onarıyor.

Tüm bu bakımların ayurveda ile nasıl bir bağlantısı var?

-
Ciltte meydana gelen rahatsızlıkların en büyük nedeni bedendeki enerji akış yollarının birbirlerini çelmesi. Enerji akış yolları bazı bölgelerde daha az, bazı bölgelerde daha fazla olunca ciltte problemler oluşuyor. Ayurvedik tedavi metodu kullanılan mücevherlerle cilt tedavileri Hindistan ayurvedik öğretisinden doğmuş bir sağlık terapisi. Tamamen özel olan bu tedaviler enerji terapisine dayanıyor. Sonuç olarak ayurvedanın felsefesi çerçevesinde tamamen doğal terapiden türetilip ilk uygulamada sonuç alınmaya başlanıyor.

Ciltlerde floral etki

Egzotik ve lokal çiçekler cilde nem kazandırırken aynı zamanda kırışıklıklarla savaşıyor ve saçların parlamasının sağlıyor.

Bitkisel ekstreler, modern anti-aging kozmetiğinde güçlü ve etkili bakım özellikleriyle en çok sevilen içerikler arasında yer alıyor. Sebebi basit; bitkiler sahip oldukları kendi komplike ve en önemlisi yüksek miktardaki koruma sistemiyle zarar görmüş hücrelere koruma sağlıyor. İşte, cildimizin günlük doğal güzelliğinin en önemli nedenlerinden biri bu. Gül ya da orkide gibi cilt bakım uzmanlarının etkileri ise artık tartışılmaz.

Kusursuz ciltler çiçekler içinde

Cildimiz kendini besleme ve yenileme gücüne sahip. Kozmetiklerin yaptığı ise onu derinde desteklemek. Bunu da özellikle saf bitki ekstreleri gerçekleştiriyor. Örneğin, mimosa gerginleştiriyor; hormon benzeri içeriğiyle yasemin yağı hücre yenilenmesini active ediyor. Beyaz zambak yorgun ciltlere canlılık kazandırırken, gül yatıştırıcı etkisiyle öne çıkıyor. Portakal çiçeğinin ışıltı veren etkisi, lotusun göz çevresine kazandırdığı pürüzsüzlük ve vahşi gülün saç derisini yatıştırıcı özelliği son dönemde cilt bakım ürünlerinin bileşenlerinde yer alıyor.

Ve o ki, anti-aging etkisi kusursuz, canlılık özelliği tek ve dış etkenlere karşı ciltte oluşturduğu koruma kalkanı dikkat çekici; orkide. Çin’de sonsuz gençliğin sembolü sayılan bu bitki, kremlerin ve diğer kozmetik ürünlerinin vazgeçilmez bileşenlerinden. Köklerindeki gençlik etkisiyle çiçek, yaşamsal tüm gereksinimlerini karşılıyor. Cildin gençliğinden sorumlu hücreler ise bir yaşam boyu bileşimini ve kalitesini koruyan orkidenin mükemmel fonksiyonlarını cilde taşıyorlar. Hücre fonksiyonlarının harekete geçmesi, yenilenme sürecinin devam etmesi ve yüksek melanin üretimini düzenlemesi orkidenin etkileri arasında.

Elmas, altın, inci... Her birinin etkisi farklı

ELMAS: Ayurvedanın formülüyle hazırlanmış doğal elmas maskesi yoğun bir şekilde cilt yüzeyinin ölü hücrelerden dakikada arınmasını sağlıyor. Pullanma, dengesiz cilt tonu ve ince çizgiler gibi unsurları azaltıyor. Elmas tozu cildin kaybettiği sağlıklı görünümü tekrar sağlıyor.

ALTIN: Ayurvedanın gerçek altın tanecikli ürünleri cilt yüzeyinde ikinci bir cilt oluşturan lifting etkisi sağlıyor. 24 ayar altın içerikli ürünler; maske, göz altı serum, peeling ve nemlendiriciler cilde ışıltılı bir parlaklık ve canlı bir görünüm kazandırıyor. Altın parçacıkları cildin üzerinde eriyerek cildin gençlik enerjisini canlandırıyor.

İNCİ: Sedef incisi toz etkin aktif madde içeren ürünler hormonal yaşlanma sonucu ciltte kuruluk, sarkma, deformasyon pürüz gibi problemlere karşı etkili. Ayrıca göz çevresinde oluşan çizgileri minimuma indiriyor.

Bahar peeling’iyle ferahlayın

Vücut peeling’leri yüzeydeki ölü derileri arındırıyor ve cildin yeniden nefes almasını sağlıyor. bunlardan biri şeker peeling’i. Üstelik hazırlanışı oldukça kolay; kabın içine bir miktar şeker ekleyin ve zeytinyağıyla karıştırın. Duşun altında dairesel hareketlerle cilde iyice yedirin ve vücudunuzu durulayın. Cildinizin pürüzsüz bir görünüm kazandığını hissedeceksiniz. Üstelik zeytinyağı beslediği için uygulamadan sonra bir vücut losyonuna gerek kalmıyor.

Şeker peeling’inin yüz için de bir varyasyonu bulunuyor. Yoğurt, bal ve şekeri karıştırın, yüzünüze sürün. Şeker, ölü deri hücrelerini temizliyor ve iyi bir kan dolaşımı sağlıyor.

Çikolata sever misiniz

Peeling’inizi daha egzotik kılmak istiyorsanız şeker kamışı, vanilya ve limon ekstreleriyle zenginleştirebilirsiniz. Bu karışım sadece ruhunuza değil cildinize de etki ediyor. Altın rengindeki şeker bakım yapan vitaminler ve mineraller açısından oldukça zengin. İnce kristaller cildi yumuşak bir şekilde ölü derilerden arındırıken aynı zamanda nem kazandırıyor.

Çikolata sever misiniz? O zaman hem siz hem de cildiniz için harika bir önerimiz var; çikolata ve uçucu yağlardan oluşan vücut peeling’i bir yandan cildinizi arındırırken bir yandan da mutlu ediyor. Söz konusu cilt bakımı olunca kahvenin etkisi yadsınamaz.

Naomi Campbell bir keresinde kendisine kahveyle yapılmış bir uygulamayı selülitlere karşı mükemmel bir silah olarak tanımlamıştı. Son dönemde peeling olarak da çikolata oldukça ilgi çekiyor. Kahve granülleriyle yapılan peeling cildi rahatlatıyor ve derinlemesine temizlik yapıyor.

Bahar geldi! Cildinize canlılık katmanın tam sırası. Size vereceğimiz ipuçlarıyla banyolarınızı lüks birer spa’ya dönüştürebilirsiniz.

Kahve hakkında bilmediklerimiz

Kahve, yağı parçalayıcı bir enzim üretiyor. Dolayısıyla kahve ekstreli masajlar selülite iyi geliyor.

Kahveli vücut peeling’i için önce vücudunuza yağ ile masaj yapın. Ardından beş yemek kaşığı taze çekilmiş kahveyle vücudunuzu ovuşturun. Uygulama sonunda vücudunuzu durulayın.

Söz konusu kusursuz bir ten olunca Japonların bu konuda gerçek birer fanatik olduklarını söylemeye gerek yok. Bu yüzden günlük yüz temizlikleri bile detaylı bir ritüele dönüşüyor. Yüzlerini yüzyıllardır doğal ürünlerle temizliyorlar. Azuki taneleri dışında Japonya’da pirinç kepekleri güzellik silahları olarak kullanılıyor. Pirinç kepekleri suyu adeta bir süt gibi renklendiriyor ve hafif peeling etkisiyle cildi temizliyor.
Yazarın Tüm Yazıları