Damdan düşen anlar

Çankaya sürecinin AKP’deki izdüşümü artık saklanamaz hale geldi. Benzeri sancılı günleri ANAP gömleğiyle yaşayan Adalet Bakanı Cemil Çiçek uyarıyor:

- Her şeyi belli olan bir konuyu 1.5 sene evvel tartışmaya açmak, bu tuzağa düşmek, bence siyasette yapılacak büyük yanlıştır. Bu tuzaktır. ANAP’ta da bu oldu. (Kanal 7-İskele Sancak programı)

Gerçekten de ANAP’ın dağılma miladı 1989’a rastlar.

Merhum Turgut Özal, Çankaya’ya çıkarken arkasında bıraktığı isimlerin uzlaşarak gelecek lideri seçmelerini arzuladı. Ama 18 kişinin katıldığı danışma toplantılarından 18 lider adayı çıktı, ki tarihe "18 Türk Büyüğü" olarak geçtiler. Kimse geri adım atmayınca, Özal partiyi Çankaya’dan yönetmeye kalktı. Sonuç malum: Çok sancılı bir kongre süreci, ardından bırakın seçmeni, partinin tamamını bile temsil edemeyen hükümet ve erken seçim hezimeti.

Yanlış anlamayın, AKP aynı süreci belki daha ustaca yönetir, bilinmez.

Ama TBMM Başkanı Bülent Arınç’ın şimdiden ilan edilen Çankaya adaylığına... Başbakan’ın iki yardımcısının Arınç’la girdikleri "laiklik" tartışmasına... Başbakan’ın uçaktaki balans ayarına bakıldığında AKP’de "Post Erdoğan" riskinin şimdiden hesaba katılması gerektiği belli.

Daha önce damdan düşenler bu yüzden uyarıyor!

Hocaefendi’nin ağırlığı ne yöne

Fethullah Gülen’in 7 yıllık zorunlu ABD ikametinden dönüşü Türkiye’deki siyasi dengeleri mutlaka bozacak. Ancak bu siyasi sürecin kime yarayacağı henüz belli değil. Çünkü:

1) AKP, Gülen’in dönüşünü muhafazakár kesime bir zafer olarak satacak, seçimde kullanacak.

2) Ama Gülen’le birlikte İslami kutup sayısı ikiye çıkacak. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 28 Şubat sürecinde Erbakan’a karşı çıkacak kadar güce sahip bir rakibi olacak.

Fethullah Gülen’in geçmiş siyasi çizgisi kanıtlıyor ki; Hocaefendi ağırlığını her iki tarafa da koyabilir, ne olacağını zaman gösterir.

İkinci Soğuk Savaş

ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney’in Litvanya’da Rusya’yı hedef alan konuşması, Moskova’yı çok rahatsız etti. Öyle ki Rus gazeteleri, Cheney’in sözlerini İngiliz lideri Winston Churchill’in Missouri’de konuşmasıyla kıyasladı. Churchill’in "Avrupa’nın ortasında bir demirperde yükseliyor" ifadesi, Soğuk Savaş’ın simgesi demirperde deyimini yaratmıştı. Eğer Ruslar haklıysa ve İkinci Soğuk Savaş günleri yaklaşıyorsa, kanat ülke Türkiye’nin bölünmüş siyaseti büyük risk taşıyor. İnanmayan, 1960 ve 70’lerin kardeş kavgasını hatırlasın.

Milli Görüş’ün patent sahibi

Milli Görüş çizgisi, bir dizi partiye ilham verdi. MNP, MSP, Refah, Fazilet, Saadet... Milli Görüş gömleğini çıkarttığını açıklayan Başbakan ve ekibi, Erbakan Hoca tarafından taklitçilikle suçlanıyor. Oysa Vakit yazarı Abdurrahman Dilipak ile Hulusi Şentürk’ün ortak çalışması "Din Adına Siyaset" isimli kitapta muhafazakár çizginin ilk patent sahibi anlatılıyor. Nuri Demirağ’ın 1945’te kurduğu Milli Kalkınma Partisi’nin parti programından örnek veriliyor: "Önce ahlak ve maneviyat, şahsiyetli dış politika, İslam Birliği fikri, sanayileşme, yolsuzlukla mücadele, Diyanet’in özerkleşmesi, Boğaz Köprüsü vb."
Yazarın Tüm Yazıları