Cüneyt Ülsever: Merve'siz bir cumartesi!

Cüneyt ÜLSEVER
Haberin Devamı

Kavakçı olayının ‘‘kabakçı’’ tadı verdiği bir ortamda, bir cumartesi sabahı, ‘‘Ne mutlu Türküm diyene!’’ diyerek, yatakta tatlı tatlı gerindim. Sonra, ‘‘zaten laikliği kurtarmak gerekiyor ise bana ihtiyaç yok, nasıl olsa Ankara halleder’’ diye düşündüm. Geçen yıl batışını kutladığımız Osmanlının bu yıl niye kuruluşunu kutluyoruz, diye de sormadım. Hatta ‘‘bir Türk dünyaya bedel olduğuna göre iki veya üç Türk neye bedeldir?’’ diye matematik ötesi bir soru sorarak kendimi yormadım. Bu denklemi de devletlü böyyükler çözer diyerek, bir haftadır ‘‘laikliği başıboş bırakırsak kime kaçar?’’ korkusu ile gerilen sinirlerimi yumuşattım.

Bugün cumartesi! Bugün benim derdim sizlerle!

Zira biliyorum ki ‘‘milletler layık oldukları idarelere kavuşurlar’’ veya ‘‘ne isen öyle yönetilirsin’’.

Kusura bakmayın ama benim sizler ile sıkıntım var!

Sevişme kelimesinin ağza bile alınmadığı bir ülkede, bir tesettürlünün sırılsıklam áşık olabileceği, bir Kemalistin cenaze namazı kılarken hüngür hüngür ağlayabileceği kimin aklına gelir ki?

* * *

Bir köpeğin sevdiği insana gösterdiği coşkuyu, bir kuşun sahibi odaya girdiği zaman başlattığı şakımayı birbirlerinden esirgeyen insanlar, neden birbirlerini anlamaya çalışsınlar ki?

Üstelik, bir kabak çiçeğinin nasıl bir saat içinde kabağa dönüştüğünü hayatınızda bir kez olsun seyrettiniz mi?

Bir çekirdeğin içine ‘‘ağaç ol’’ mesajının nasıl girdiğine, bir tohumun bizden hiç yardım beklemeden nasıl soframıza meyve olduğuna hiç aklınızı yordunuz mu?

Kıymetli bilim adamlarımızın çoğunun neden yurtdışında yaşadığını hiç kendinize sordunuz mu?

* * *

Bırakın öyle alengirli işleri, bir bebeğin ten kokusunu en son ne zaman kokladınız?

Muhteşem bir orgazmla kavrulduktan sonra sevdalınızın kollarında en son ne zaman mışıl mışıl uyudunuz?

Leylakların, zambakların açtığı, kuzuların oynaştığı mevsimdeyiz, farkında mısınız? Tabiat yeniden yeşillerini giyinip, tüm mahlukatı koklaştırıyor, siz buna dahil misiniz?

Tamam borsa endeksini, faiz oranların ezbere biliyorsunuz, üç tane yaşayan şair adı sayabilir misiniz? En son ne zaman şiir okudunuz?

Aranızda kendi iradesi ile vergi kaçırmamış, devlet dairesinde rüşvet vermek zorunda kalmamış kaç kişi var?

Tek başınıza ve hiçbir telkin altında kalmadan en son ne zaman herhangi bir karar verdiniz?

Sizlere kızmak istiyorum, olmuyor. Sizler benim analarım, babalarım, bacılarım, amca, hala ve dayılarımsınız!

Üstelik ben de Türküm, doğruyum, çalışkanım!



Yazarın Tüm Yazıları