Cüneyt Ülsever: Liberal İktisatçılar Kongresi






Cüneyt ÜLSEVER
Haberin Devamı

HERKES kabul etmek durumundadır ki, artık Türk insanı liberal politikalara büyük önem veriyor. Aşikár bir şekilde Besim Tibuk'un Liberal Demokrat Partisi yükseliş trendi çiziyor. Hatta rahatlıkla iddia edilebilir ki, Türkiye'deki siyasi partilerin büyük bir bölümü artık liberal politikalara sığınmak ihtiyacı duyuyorlar.

Ulaşılan bu noktada en fazla emeği geçen örgütlerden birisi de Liberal Düşünce Topluluğu'dur. Bağrında Atilla Yayla, Mustafa Erdoğan, Güneri Akalın gibi kıymetli akademisyenleri, Kazım Berzeg gibi liberalizmi 60'lı yıllardan beri savunan insanları ve bu düşünce sistematiğine gönül veren bir sürü genci barındıran topluluk; yayınladığı 100'ü aşkın eser, artık bir klasik haline gelen dergisi ve tertiplediği toplantılar ile liberal demokrat görüşün topluma yerleşmesi için büyük gayret gösteriyor.

Allah var! Bu gayretinde oldukça başarılı da oluyor.

* * *

Liberal Düşünce Topluluğu'nun bir gelenek haline getirmeye çalıştığı eylemlerinden birisi de, Türkiye'de liberalizme gönül vermiş iktisatçıları kendi aralarında tartıştırmak.

Bu yıl Liberal İktisatçılar Kongresi'nin ikincisi tertip edildi. Friedrich Naumann Vakfı ve vakfın Türkiye'ye büyük emek veren başkanı Wilhelm Hummen ile birçok eylemde ortaklaşa hareket eden topluluk, liberal iktisatçılara yol açmak istiyor.

Akademisyenler bu kez Kapadokya'da 20-23 Nisan tarihlerinde bir araya geldiler ve liberal iktisadın çeşitli meselelerini tartıştılar.

Bir bölümünü takip edebildiğim Kongre'de daha çok teorik bazda meseleler ele alındı. Gönül isterdi ki, Türkiye tarihinin belki de en büyük iktisadi krizini yaşarken; çeşitli üniversitelerden toplanıp bir araya gelen iktisatçılarımız, kriz ve Derviş'in programı ile görüşler, eleştiriler ve öneriler öne sürselerdi. Bu alana çok az iktisatçı girdi (örnek: Güneri Akalın).

* * *

Tartışılan konular arasında benim ilgimi çeken tema devlet-ekonomi ilişkileri idi.

Liberal görüşe sahip insanların, topluma anlatmakta en fazla zorluk çektikleri konulardan birisi muhakkak ki ‘‘Ne kadar devlet?’’ sorusudur.

* * *

Liberal düzende devletin rolünün ne olacağı sorusuna bizzat liberaller değişik cevaplar verdikleri için; ‘‘Devlet konusunda liberal tezler nelerdir?’’ diye toplum da sual etmekten kendisini alamaz.

Kişisel görüşüme göre; kongrede ‘‘devlet teması’’ ile ilgili en ilginç görüşü Yıldız Üniversitesi'nden Gülsüm Yay ortaya attı. Liberalizmin en fazla dikkat ve eleştiri toplayan düşünürlerinden Milton Friedman'ın görüşlerini özetleyen Yay; devlete neredeyse tüm varlığı ile karşı çıktığı varsayılan, fakirlerin ise düşmanı addedilen düşünürün; devletin kuralları denetleyici rolüne verdiği önemi özetledikten sonra fakir ve güçsüz insanların desteklenmesi için ortaya attığı negatif (eksi) gelir vergisi kavramına atıfta bulundu.

Yay'a göre Friedman; devletin, asgari geçim endeksinin altına düşenlerden vergi almak yerine onlara ödenecek belirli bir aylık gelirle ihtiyaçlarının karşılamasını öneriyor. İlginçtir; bu tez, benim de tarım kesiminde hararetle savunduğum ve gündemde olan ‘‘ürün değil üretici desteklenmelidir’’ tezi ile paralellik gösteriyor.

* * *

Liberaller, liberal bir düzende devletin rolünü berrak bir şekilde tarif etmek zorundadırlar. Aksi halde, toplumun alt katmanlarında hep bir şüpheci-çekicilik ile karşılanacaklardır. Rekabet koşullarında kendilerini şanslı görmeyenlere liberal toplumun nasıl tepki vereceği sorunsalı liberalizmin geleceği için çok önemlidir.

Yazarın Tüm Yazıları