Çiller'in hedefi Ağar mı?..

Muharrem SARIKAYA

Susurluk olayı patlak verdiğinden bu yana DYP Genel Başkanı Tansu Çiller'in izlediği politika, 8 yıllık temel eğitim ile ilgili tavrıyla özdeşleşiyor.

Önce Susurluk olayını, ‘‘Devlet için kurşun atan da, yiyen de bizim için kahramandır’’ diyerek sahipleniyor.

Bu sözleri parti içinde büyük tepki yaratıyor.

Çiller, gelen tepkiler karşısında ilk tavrından geri adım atıyor.

Dönemin İçişleri Bakanı Mehmet Ağar'ı istifaya zorluyor. Nitekim bunda da başarılı oluyor.

Ağar'ın yerine getirdiği Meral Akşener'e karşı parti içinden gelen tepkileri ise göğüslemeyi başarıyor.

Bu da yetmiyor, Özel Harekât Daire Başkan Vekili İbrahim Şahin ile olayda isimleri geçen Özel Tim görevlilerini açığa aldırıyor.

Yani, kamuoyunda bu kişilerin suçlu olabileceği kanaatini sabitleştiriyor.

SUSURLUK ÇARKI

Aradan bir ay geçmeden Susurluk çarkını tamamlıyor:

‘‘Eğer devletin içine sızan bazı kişiler varsa, bunların üzerine biz gideriz...’’

Çiller, daha sonra Susurluk konusu üzerinde hiç konuşmamayı tercih ediyor.

Şahin ve Özel Tim görevlilerinden bazıları tahliye olunca, bu kez ilk politikasına dönüyor.

Daha dava sonuçlanmadan, ortada bir beraat olayı yokken, devletin Şahin'e iadei itibarda bulunmasını, kendisinden özür dilemesini istiyor.

Çiller ile uzun süredir ters düşen bir DYP'li ‘‘Adımı yazma, yine beni onunla karşı karşıya getirme’’ dedikten sonra şu soruyu yöneltiyor:

‘‘Ağar'ı istifaya zorlayan kendisi değil miydi? İbrahim Şahin'i ve Özel Tim görevlilerini açığa alan kendisi değil miydi? Başbakan Yardımcılığı yaptığı hükümetin Adalet Bakanı Şevket Kazan, ‘Evet, devletin içine sızmış çeteler var' dediğinde buna sessiz kalan kendisi değil miydi? Şimdi kim kimden özür dilemeli? Eğer özür dilenecekse, ilk başta bunu Çiller'in yapması gerekir.’’

Ardından şu iddiayı ortaya atıyor:

‘‘Çiller'in buradaki hedefi Susurluk falan değil, bizzat Mehmet Ağar...’’

ÇİLLER’İN AĞAR RAHATSIZLIĞI

Birkaç haftadır Çiller Ailesi'ne yakın bir gazetenin Ağar'ın teşkilatı dolaşmasına dönük tepkisini buna örnek gösteriyor.

Ardından Çiller'e yakınlığı ile bilinen Genel Başkan Yardımcısı Hasan Ekinci'nin yine Ağar'ın teşkilatı dolaşmasına gösterdiği tepkiye işaret ediyor.

Bu DYP'liye göre, parti içinde hiçbir rakip bırakmayan Çiller, şimdi Ağar'dan rahatsızlık duyuyor, onun için bu politikayı güdüyor.

Ağar ise bu konuda yorum yapmaktan kaçınıyor.

Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkan Vekili Kutlu Savaş'ın şok raporu konusunda söylediği, ‘‘Yine boş havuza atlıyorlar’’ sözlerinin adresinin yanlış gösterilmesinden duyduğu sıkıntıyı dile getiriyor.

‘‘Ben ‘Yine boş havuza atlıyorlar' derken, Sayın Savaş'ı kasdetmedim’’ açıklamasında bulunup devam ediyor:

‘‘Tahkikat devam ederken ortaya çıkıp konuşan siyasiler için boş havuza atlıyorlar dedim. Yoksa Sayın Savaş'a karşı bir söz değildi...’’

Ağar, siyasilerin kim olduğu konusunda konuşmak istemiyor.

Ancak, iki gün önce Çiller’in Susurluk davasındaki tahliyelerle ilgili sözlerine gösterdiği ‘‘Daha mahkeme sonuçlanmadan konuşmak yanlıştır’’ tepkisi hatırlanınca, Ağar'ın adresinin neresi olduğu belli oluyor.