Cennet kalmadı cinnet verelim

Bir anne. İşsiz bir oğlan. Oyunculukta tutunamamış bir kız. Bir de kanepe...

Haberin Devamı

‘Oyunhavası’ adlı kumpanyanın güzel bir oyunu var: “D Blok D:7”. Oyun, bu üç karakterin hikâyesini anlatıyor. Oğlan bütün gün evde pinekleyip Kore filmleri izler. Hayatı öyle ışıksızdır ki hayal kurmaya bile dermanı yoktur. Kız bir şekilde konservatuvar bitirmiş, meşhur bir oyuncu olma derdinde. Şıpınişi bir çocuk tiyatrosunda palyaçoluk filan yaparak hayatını kazanıyor. Annenin hayatı hiç eğlenceli değil. Bütün gün televizyon izliyor, bir de kafayı temizlikle bozmuş. Beş dakika el yıkıyor, o derece! Yaşadıkları hayat her anlamda pasaklı ama. Ufak ufak nörotiklik sınırlarında dolaşmaya başlamışlar, farkında değiller.
Yelda Baskın iyi bir yazar. İronilerle dolu, ilginç ve keyifli bir oyun yazmış. Azıcık lafı uzatmış, karakterlerle ilgili bazı can alıcı noktaları göstermek yerine anlatmayı tercih etmiş. Oyun, kişilerinin iç dünyalarını ve genel atmosferi başarıyla kurmuş ama hikâyenin asıl sürükleyici noktalarını azıcık gevşek kurgulamış. Bunlar teknik sorunlar ama oyun güçlü oyun. Tortusu da kuvvetli. En etkileyici tarafı, bu kasvetli hayatları gırgır ve muzip bir üslupla aktarması. Güldük, eğlendik. Düşündük.
Dünya çok hızlı dönmeye başladı. Hele bizim memleketin hızına yetişmek imkânsız. Eskiden birkaç kuşağa yayılan toplumsal dönüşümler neredeyse birkaç günde cereyan ediyor. Başımız dönüyor. Kapitalizm, tüketim toplumu, para hepimizi tepe sersemi etti. Hayal kırıklığına uğramış kocaman bir güruhuz. Reklamlarda, televizyonda gösterilen cennet çoğumuz için imkânsız bir rüya. Biz de cinneti seçiyoruz. Bütün dünya böyle. Zenginler aldı başını gitti, büyük çoğunluk kuşaklar boyunca fakir kalacak. Bizim oyunun karakterleri de böyle. Ekmek almaya paraları yok, televizyonda yatlar, katlar, lüks arabalar, güzel ve seksi insanlar. Gel de depresyona girme. Yelda’nın pek güzel betimlediği gibi, mutsuz insanlar, hızlı dünyada yer bulamadıkça kanepelerine hapsolacak kadar küçülürler. Bir yerlere gitmek, bir şeyler yapmak, kaderi değiştirmek isterler ama o kanepe yaşam destek ünitesi gibidir. Uzaklaşamazsın.
Çağdaş bir anlatım ve son derece tatlı oyunculuklar gördük. Karakterlerin kafalarından geçen seslere tanık olmak, sıkışık ruhlarını teneffüse çıkarmak için rüyalar dünyasına yaptıkları yolculukları izlemek zevkliydi. Yılın en güçlü oyunlarından biri değil ama pek güzel izleniyor. Görelim. Zaten ne varsa tiyatroda var. (http://tiyatrooyunhavasi.blogspot.com)

Yazarın Tüm Yazıları