Carmen'i seyrederken dans eder misiniz?

BATI'DAKİ klasik müzik dergilerinin kapaklarında; genç, güzel, alımlı, gönül çelen iki operacının fotoğrafları yer alıyor. Onlara Opera Babes (Opera Bebekleri) diyorlar kapak yazısında. Bebek gibi güzel sözünü hak ediyorlar doğrusu.

Soprano Rebecca Knight 1970, mezzosoprano Karen England 1974 doğumlu. Operacı değil de sanki iki pop yıldızı.

Birlikte söylüyorlar, röportajları birlikte yapıyorlar, aryaları, senfonileri seslendiriyorlar. Bir de Beyond Imagination (Hayal Ötesi) adlı bir CD doldurdular. Beyond Imagination'da Georges Bizet'den Carl Orff'a kadar şarkılar, aryalar bulunuyor.

Hangi parçaların bulunduğunu birçok müzik meraklısı tahmin edebilir. Elbette Carmen, elbette Madama Butterfly.

Amaçları daha çok kişiye ulaşmak, istiyorlar ki halk onları blue jean içinde görsün, operaya da, operacıya da yaklaşabileceklerini anlasın.

Çünkü halk divaları yaklaşılmaz görür, işte biz aradaki bu setleri, duvarları yıkmaya çalışıyoruz, diyorlar.

Yenilikten korkmuyorlar. Rebecca Knight diyor ki: ‘‘Biz Carmen'in ortasında dans etmekten çekinmeyiz, hatta stand-up komedi bile yapabiliriz. Yalnız biz değil seyirciler de sıralarında, koltuklarında dans etsinler Carmen'i dinlerken.’’

Anladığıma göre iki kişilik grubun sözcüsü Rebecca Knight. Gene o, klasik müziğin sıkı bir disiplini olduğunu, yaptıkları işin bazı zamanlar bıçak sırtında şarkı söylemek olduğunu açıklıyor.

* * *

OPERAYI,
bildiğiniz aryaları, başka biçimde, bir pop parçası düzeninde aranjmanla dinlemek sizi rahatsız etmezse, yenilik, değişim taraftarıysanız söyleyecek bir şey yok.

Dergiyi okurken, her sayfada yer alan güzel fotoğrafları beni etkiledi, hatta ikna ettikleri noktalar bulduğumu da itiraf etmeliyim.

Ancak CD'lerini dinlerken, görsellik bitip de iş sadece kulağa kalınca, doğrusu tutuculuk damarlarındaki kan daha yüksek debide dolaşmaya başladı.

Operada görsellik de büyük rol oynadığından iki güzel sanatçı elbette seyirciyi etkileyecektir ama dinleyiciyi ne oranda etkiler bilemem.

Ancak operanın ulaşılmaz görünümünü kırmak belki de ona ilgiyi artırmak için gerekli bir yöntem.

Rebecca Knight, en çok Maria Callas'ı seviyor, o zaman mutlaka onun Puccini'nin Madama Butterfly'daki Un bel di aryasını dinlemişlerdir. Bu aryayı onların söyleyişi beni ürpertmedi doğrusu.

Zaten klasik müziğin aranjmanı bünyeyi bozuyor, özü zaafa uğratıyor.

Bizet'nin Carmen'indeki Chanson Boheme'i, Offenbach'ın Hoffman'ın Masalları'ndaki Barcarolle'u da dinlenebilir biçimde söylüyorlar.

* * *

ACABA
diyorum, önce CD'lerini dinleseniz de onların fotoğraflarına sonra mı baksanız? Ama faydasız, çünkü kitapçıkta bile yazıdan çok fotoğraf var.

Onun için bu güzel sanatçılar hakkında sadece müziği düşünerek karar vermek galiba zor, hatta imkánsız.
Yazarın Tüm Yazıları