Büyükelçi’nin Başkent günlüğü

Güncelleme Tarihi:

Büyükelçi’nin Başkent günlüğü
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 07, 2017 16:21

Estonya'nın Ankara Büyükelçisi Marin Mottus, “Turistler tarafından İstanbul ya da kıyı kentleri kadar bilinmese de ben kendimi Ankara'da iyi hissediyorum" dedi.

Haberin Devamı

Büyükelçi Mottus, yaşamını ve diplomasi temposuna ara verdiğinde kentte nasıl vakit geçirdiğini anlattı. Büyükelçi Mottus, Ankara'da en sevdiği mekanlardan birinin insanların günlük hayatlarına dair tarihi eşyaların, paraların, mektupların yer aldığı Erimtan Arkeoloji ve Sanat Müzesi olduğunu söyledi. Mottus, "Ankara'da çok iyi müzeler olduğunu söylemem gerek. Bazılarını birkaç kez ziyaret ettim. Anadolu Medeniyetleri Müzesi bunlardan biri. Aynı zamanda, Anıtkabir'de yer alan müzeyi de çok ilgi çekici buluyorum" diye konuştu.

Büyükelçi’nin Başkent günlüğü

ANITKABİR MUTLAKA ZİYARET EDİLMELİ

Mottus, Türkiye'ye gelenlere Anıtkabir'deki Atatürk ve Kurtuluş Savaşı Müzesi'ni ziyaret etmelerini tavsiye ettiğini belirterek, "Elbette, Anıtkabir Mustafa Kemal Atatürk'e saygı sunmak için ziyaret edilmeli. Ancak müze bölümünde geçireceğiniz zaman da Türkiye'yi anlamanız için çok önemli" ifadelerini kullandı. Diplomasi çalışmalarının yorgunluğunu, özellikle yoğun bir haftayı geride bıraktığı zaman, dinlenerek, kahve ve iyi kitaplar eşliğinde atmaya çalıştığını söyleyen Mottus, "Burada bazı arkadaşlar edindim. Bana Ankara'daki birçok değişik yeri tanıttıkları için onlara minnettarım. Bir yandan da kentin kültür ajandasını ve konserleri takip ediyorum. Türkçe öğrenmeye çalıştığım için sokakta zaman geçirmeye çalışıyorum. Bir dili öğrenirken en iyi yardımcılarınız sokaklardır. Kendinizi yüzme bilmeden havuza atar gibi sokağa atıyorsunuz" dedi.

Haberin Devamı

DOLMUŞTAKİLER ÇOK YARDIMCI OLUYOR

Yemek pişirmeyi çok sevdiğini ve genellikle aynı balıkçı, kasap ve manavdan alışveriş yaptığını söyleyen Mottus, Osmanlı döneminin tariflerini içeren bir yemek kitabına bakarak Estonya'daki arkadaşlarına Türk yemekleri yaptığını da anlattı. Türkiye'deki yerel özellikleri keşfetmeye devam ettiğini belirten Mottus, "Dolmuşa birkaç defa bindim. Özellikle doğru dolmuşa bindiğimden, ineceğim yere vardığımdan emin olmadığım zamanlarda dolmuştaki insanlar çok yardımcı oluyor. Dil bilmediğinizi anladıklarında da size yardım etmenin kendilerince bir yolunu mutlaka buluyorlar. Bunlar müthiş deneyimler. Ayrıca, harika çaylarınız var. Ben aslında kahve tiryakisiyim. Ancak bir insan, Türkiye'de kolayca çay tiryakisi olabilir" dedi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!