Bu Fazilet kapatılır

Emin ÇÖLAŞAN
Haberin Devamı

Fazilet sahibi Fazilet Partisi kurulur kurulmaz, bazılarından büyük rağbet gördü! Maşallah, 80'e yakın Refahlı milletvekili, iki gün içinde kendilerini bu partiye attılar.

Ancak benim tahminime göre, bu Fazilet'in de akıbeti, amcası Refah'la aynı olmaya mahkûmdur.

Eğer Türkiye'de Anayasa ve yasalar varsa, Fazilet hakkında yakında yeni bir dava açılır ve bu parti kapatılır.

Anayasa'dan örnekler vereyim:

‘‘Madde 68: Siyasi partiler...Anayasa ve kanun hükümleri içerisinde faaliyetlerini sürdürürler.

Siyasi partilerin eylemleri...laik cumhuriyet ilkelerine aykırı olamaz’’.

***

Refah Partisi bu ilkeleri çiğnediği ve ‘‘odak’’ olduğu için kapatıldı. Başka bir deyişle, faaliyetlerini Anayasa ve yasalar çerçevesinde sürdürmedi. Laik cumhuriyet ilkelerini yok etmeye kalkıştı.

Bütün bunlar Anayasa Mahkemesi'nin karar gerekçesinde yer aldı. Şimdi aynı parti ‘‘isim’’ değiştirerek faaliyetini sürdürecek. Bunu yerler mi?

Anayasa'dan ikinci bir örnek vereyim:

‘‘Madde 69: Temelli kapatılan bir parti, başka ad altında kurulamaz’’.

Refah temelli kapatıldı.

Şimdi aynı isim altında başka bir parti kuruyorlar, topluca oraya geçiyorlar.

Bunu yutan olur mu?

***

Kapatılan partinin önde gelenlerinden Meclis Başkanvekili Yasin Hatipoğlu, önceki gece Hocaefendi'nin evinden çıkarken, gazetecilere ‘‘şiir’’ okuyor ve kafasında oluşturduğu cingözce yöntemlerle mesaj veriyor:

‘‘Özü sözü eğip büküp söylemeye ne hacet / Demokrasi dürüstlüktür, demokrasi nezaket / Demokrasi fazilet'tir diyordunuz yıllarca / Öyle ise haydi gelin, işte hazır Fazilet’’.

Bütün bunlar belgedir.

Anayasa'nın 69. maddesi açıkça çiğnenmekte, kapatılan Refah'ın yerine başka bir isim altında yeni bir parti örgütlenmesi yapılmaktadır.

Anayasa resmen, açıkça ve paspas gibi çiğnenmektedir. Hukuk devletiyle alay edilmektedir.

Bu adamlar adeta ‘‘Biz Anayasa falan takmayız’’ demektedir.

Bunun demokrasiyle falan uzaktan yakından ilgisi yoktur. Bütün belirtiler gün gibi ortadadır.

***

Türkiye'nin önemli sorunlarından biri, Anayasa ve yasalardaki boşluklardan yararlanan bazı hokkabazların, bildiklerini okumasıdır. Siyasette, ekonomide, sosyal alanda hep böyledir.

Bazen bir virgülün yeri bile onlar için değerlidir...

Ve Türkiye, çoğu zaman bu hokkabazların oyuncağı olur.

Ancak olayımızda hadise çok açık ve nettir.

Eğer bu ülkede ‘‘Anayasa’’ geçerli kılınacaksa, her sözcüğü uygulanmak zorundadır. Eğer o hükmü beğenmiyorsanız, Meclis'e öneri getirip değiştirirsiniz.

Şu anda görünen odur ki, kapatılan Refah takımının kurduğu Fazilet'in de sonu aynı olacaktır.

TANSU'NUN ZİYARETİ!

UBA Ajansı dün çok ilginç bir haber geçti. Tansu ablam, Bay Erbakan'a önümüzdeki günlerde gidip ‘‘geçmiş olsun’’ dileklerini iletecekmiş. Ben olsam hem ‘‘geçmiş olsun’’ derim, hem de bir kez daha ‘‘teşekkür’’ ederim.

Hocaefendi'nin elini öptükten sonra şöyle derim:

‘‘Bütün kalbimle sizin yanınızdayım. Partinizin kapatılması çok yanlış olmuştur. Geçmişte size ve partinize yaptığım hakaretlerden pişmanım. Sizin PKK'dan beter olduğunuzu, ağzınızdan çamur aktığını, DYP'nin laikliğin teminatı olduğunu söylemiştim.

Bütün bu sözlerimi geri aldım.

Ayrıca size teşekkür ediyorum. Benim malvarlığımla ilgili önergeyi Meclis'e siz vermiştiniz. Ne zaman ki sizinle hükümet kurduk, bu önergenin aleyhinde oy kullanıp beni akladınız ve başımı büyük bir beladan kurtardınız. Daha önce tükürdüğünüzü beni teslim aldıktan sonra yalamanız, sizin ne kadar dürüst olduğunuzu gösterir.

Fazilet Partisi'ne başarılar diliyorum. Partim ve kocamla birlikte emrinizdeyim Hocaefendi’’.

Sonra onun elini bir güzel öperdim. Hayırdualarını alırdım.

***

UBA'nın aynı haberinde ilginç bir husus daha var! Tansu demiş ki ‘‘Kamu kuruluşlarında türban yasaklanmalı. Ancak üniversitelerde serbest olmalı... Çünkü üniversiteler kamu kuruluşu değil’’.

Bak bak bak!.. Bu yaşta bu zekâ!..

Vallahi ben Tansu ablamın bu lafını duyuncaya kadar Ankara, İstanbul, Ege, Marmara ve daha nice üniversitemizi, bizim ODTÜ'yü falan hep kamu kuruluşu olarak bilirdim!

Gazeteci geçiniyoruz ama şu cahillikten bir türlü kurtulamıyoruz!

BUGÜN DEV MAÇ

Sevgili okuyucularım, bugün Ankara'da gerçekten dev bir maç var. Türkiye - İtalya basketbol milli takımları saat l8'de Avrupa Kupası için karşılaşacak. Bugüne kadar grubumuzda yenilgi almadık ve averajla ikinci durumdayız. İlk sırada İtalya yer alıyor.

İtalya'yı yendiğimiz takdirde, finallere katılma hakkını çok büyük olasılıkla elde edeceğiz.

Basketçilerimiz, Ankara'yı maça bekliyor. Atatürk Spor Salonu bugün tıklım tıklım dolmalı ve inim inim inlemeli. Haydi!













Yazarın Tüm Yazıları