BÄ°R YILBAÅžI ÖNERÄ°SÄ°: 2001'Ä° PRAG'DA KARÅžILAYIN!Bölüm: 2 Prag'da ne(re)lere takılmalı? Prag'ın renkleri... Prag caddelerinde sarışın, uzun mevzun bacaklı,

Güncelleme Tarihi:

BİR YILBAŞI ÖNERİSİ: 2001İ PRAGDA KARŞILAYINBölüm: 2 Pragda ne(re)lere takılmalı Pragın renkleri... Prag caddelerinde sarışın, uzun mevzun bacaklı,
Oluşturulma Tarihi: Aralık 22, 2000 00:00

BÄ°R YILBAÅžI ÖNERÄ°SÄ°: 2001'Ä° PRAG'DA KARÅžILAYIN!Bölüm: 2 Prag'da ne(re)lere takılmalı? Prag'ın renkleri... Prag caddelerinde sarışın, uzun mevzun bacaklı, hayat dolu, mini etekli, güleç genç kızlar karşıladı bizi. Tarihlerinin acılı yükü düşünüldüğünde, ne heyecan verici bir tezattı! Nihayet, özgür bir hayata kavuÅŸma coÅŸkusunu paylaÅŸmak geldi içimizden. Kültür hazineleriyle gurur duyuyorlardı. Biz de iftihar ettik. Oysa, kırk yıl önce baskıya direnen Çek halkı, kendi lisanını reddetme noktasına gelip dayanmıştı. Z.Kuneralp'den izleyelim: "Harp ertesi, Prag'da -sebebi meydandadır- Almanya'yı ve Almanlar'ı hatırlatan her ÅŸeye kötü nazarla bakılırdı. Herkes Almanca konuÅŸurdu, kimse Almanca konuÅŸtuÄŸunu kabul etmek istemezdi. Almanca'ya 'Ä°sviçrece' denirdi, Almanca denilmezdi. Dükkân kapılarında levhalar asılı idi: 'Burada Rusça, Ä°ngilizce, Fransızca, Ä°sviçrelice konuÅŸulur. Ben de, dükkânlarda hüsnümuamele görmek için, yine Almanca konuÅŸurdum. Çünkü, dükkâncıların en iyi bildikleri dil idi, ama ÅŸivemi bozardım." Her insan, pek çeÅŸitli sebeplerle durmadan kendini aldatır. Fakat, halkların cümbür cemaat bir tuhaf aldatmaya cevaz vermeleri çok ilginç deÄŸil mi? Haksız yere çekilen acılara müttefik bir tepki, sessiz ve derinden bir "sivil" protesto!.. Unutmadan… "Åživemi bozardım…" derken, Zeki Kuneralp -her zamanki tevazuu ile- ufak bir gerçeÄŸi gizliyor. Kuneralp'in "bozuk ÅŸive" dediÄŸi, düpedüz, Ä°sviçre'de konuÅŸulan Almanca; ki, Goethe'nin yazıp çizdiÄŸi Almanca ile çooook uzaktan akraba olur. Zeki Kuneralp'in ilk öğrendiÄŸi lisan, Almanca. Ne var ki, Ä°lkokul çaÄŸlarında, validesi Ä°sviçre'de, Bern Sefareti'nde görevli olduÄŸu için, Kuneralp mahalli Ä°sviçre Almancası'nı da ana dili gibi bilirdi. Belli yıldönümlerinde, Ä°sviçre'deki mektep arkadaÅŸları ile yaptığı telefon görüşmelerine ÅŸahit olduÄŸumda, küttedek düşüp bayılasım gelirdi. BildiÄŸimiz Almanca -"lied"ler hariç- bile, bana kimi zaman kaba gelirken, Ä°sviçreli daÄŸlı halkın konuÅŸtuÄŸu "ÅŸey" tam bir felaketti. Dan dun bir dil!.. DiyeceÄŸim ÅŸu ki, Zeki Kuneralp, bu nazik mevzuda Prag'daki dükkân sahiplerinin gönlünü hoÅŸ edeyim derken, ÅŸivesini bozmak için hiç zorlanmıyor, sadece minik bir frekans deÄŸiÅŸikliÄŸi ile, sular seller gibi bildiÄŸi, ikinci Almanca'sını konuÅŸuyordu. Devletler Hukuku doktorasını Bern Ãœniversitesi'nden almış bir diplomat sıfatıyla, kimseye çaktırmadan oynadığı bu ufak oyunda, kimbilir ne çok eÄŸlenmiÅŸti… PRAG ÅŸehir turunda görülecek yerler Kısa kısa… LORETAN MEYDANI: 17. Yüzyıl barok tarzda Protestan kilisesi olarak yapılmış, fakat daha sonra Katolik kilisesi olarak deÄŸiÅŸtirilmiÅŸtir. 1626-1631 arası Ä°talyan mimarlarca Azize Mary'nin Ä°talya'daki evi kopya edilmek suretiyle yapılan Loretan 18. Yüzyıl'da Alman mimarlarca tamamlanmıştır. İçeride Katolik papazların törenlerde taşıdıkları büyük haç benzeri 'Monstrenz' altında yapılmış ve üzerinde 6200 deÄŸerli taÅŸ ile süslenmiÅŸtir. DIŞİŞLERÄ° BAKANLIÄžI (ÇERNENSKÄ° PALACE): 1948'de komünizmin geliÅŸinden sonra komünist partiye üye olmayan tek diplomat; aynı zamanda Çekoslovakya'nın kurucusu TomaÅŸ Mazaryk'in, Jan Mazaryk'in pencereden atlaması (1950'lerde) ile ünlüdür. Jan Mazaryk acaba atıldı mı sorusunun cevabı hâlâ bilinmiyor. 1.AVLUYA DOÄžRU Ä°LERLERKEN ÇEVRE BÄ°NALAR: Eski hükümet binalarıdır. Solda, kale giriÅŸinde, nöbet tutan askerlerin kaldıkları merkez binası bulunur. Ä°lerledikçe, solda köşede DışiÅŸleri Bakanlığı'nın ek binası bulunur, biraz ileride saÄŸ tarafta görülen binada ise, ÅŸimdi askeri müze bulunuyor ki bu binanın dış cephesinde tipik Rönesans çalışması olan üçgen siyahlıklar görülebilir. Bu siyahlıklar taşın kazınması sonucu renk deÄŸiÅŸtirmesi ile saÄŸlanmıştır. BAÅžPÄ°SKOPOSLUK SARAYI: 973'de kurulan ilk Prag piskoposluÄŸu, 1344'de baÅŸpiskoposluk haline getirildi. Kalenin ana giriÅŸine gelindiÄŸinde, solda kalan bu bina erken Rönesans döneminde yapılmış. Fakat daha sonra, barok ve rococo tarzda ilavelerle bugüne getirilmiÅŸtir. Mozart'ın hayatı konulu film kısmen bu binada çekilmiÅŸtir. 1.AVLU: Günde 24 saat askerlerin nöbet tuttuÄŸu ve sadece önemli günlerde kullanılan kalenin ana giriÅŸ kapısıdır. Habsburg-Macar MonarÅŸisi döneminde Kraliçe Maria Teresa tarafından 18. Yüzyıl'da da yenilenmiÅŸtir. (17. Yüzyıl yapımı kemerli Mathias Kapısı hariç). 2.AVLU: 14. Yüzyıl barok tarzdaki sarayın yeni bölümü içinde kalır. Burası da Maria Teresa tarafından yenilenmiÅŸtir. 1. Avluyu arkanıza aldığınızda, ortada barok çeÅŸme bulunur. Solda Ä°spanyol salonu, saÄŸa bakıldığında sol kol Rudolf Galerisi, saÄŸ kol Habsburgların özel çapelidir. 3.AVLU ve ST.VÄ°TUS KATEDRALÄ°: Avluda kraliyet ailesinden gelmemesine raÄŸmen, Bila Hora Savaşı'ndaki gayretleri nedeniyle halkça kahraman ilan edilip kral olan St. George'un heykeli bulunur. Avlu içerisinde bulunan St. Vitus Katedrali'ne adanmıştır. Katedral 920'de Wencesles tarafından yaptırılan basilikanın üzerine inÅŸa edilmiÅŸtir. 1344-1929 yılları arasında tamamlanmıştır. IV. Karl tarafından Petr Parler'e yaptırılmış. Katedralin ana giriÅŸi olan ve 1367'de tamamlanan güney bronz kapısını karşınıza aldığınızda, kapının üzerinde Ä°sa'nın 'Last Judgement' (Son Karar) mozaiÄŸi bulunur. 75 mt'lik gotik çan kulesi tepesine oturtulmuÅŸ barok kubbe ile tamamlanmıştır. Arkanızda kalan balkon, Çek krallarının yaptıkları konuÅŸmalar ile ünlüdür. SaÄŸ tarafta ise, kralın saraydan katedrale direk geçiÅŸini saÄŸlayan üst koridor baÄŸlantısı bulunur. Bu üst koridorun altından geçtiÄŸinizde, solda katedralin en eski bölümü görülür ki, birbirine benzemeksizin yaratık kafaları ÅŸeklinde yapılmış olan 300 yaÄŸmur oluÄŸu dikkat çeker. ESKÄ° SARAY BÄ°NASI ve VALADISLAV SALONU: 3. avludan çıkınca, saÄŸda kalan Eski Saray binası, Vladislav salonu ile ünlüdür ve 1493'de yapılmıştır. Kral'a haber getiren atlı habercilerin atları ile salona girerek haberi Kral'a vakit kaybetmeden iletebilmeleri için salon büyük yapılmıştır. Salonun alt katında ise ahır bulunur. WENCESLES (VACLAV) ÅžAPELÄ°: 3.avluda çıkınca karşınıza gelen ve bir Petr Parler yapımı olan bu ÅŸapel barok ön cephe ve romanesk kuleleri ile dikkat çeker. Wenceslas, 939'da kardeÅŸi Bohuslav tarafından öldürülmüştür. Vaclav meydanında, Ulusal Müze önünde heykeli bulunur. GOLDEN LANE: Hayatını astrologların tavsiyeleri ile yönlendiren III. Rudolf'un emri üzerine, her yolu deneyerek altın elde etmeye çalışan simyacıların tümünün buraya getirilmesi ile ün yapmıştır. Ayrıca, Nobel ödüllü Çek ÅŸair Jaroslav Seifert ve Franz Kafka çoÄŸu eserlerini ilham aldıkları Golden Lane'de yaratmışlardır (mavi renkteki bina (no:22) Kafka'nın kız kardeÅŸinin evi). MALA STRANA: Kalenin merdivenlerinden indikten sonra, kalenin eteklerine kurulu olan Mala Strana. Mala Strana Kulesi yanından geçip Karlovy (IV.Karl) Köprüsü'ne gelindiÄŸinde, Mala Strana merkezinde St.Nicolas Kilisesi dikkat çeker. 15.yy yapımı bu kilisede akÅŸamları 19.00-20.00 arası konserler düzenlenmektedir. CHARLES KÖPRÃœSÃœ: 1170'de Vitava nehri üzerine yapılan ilk taÅŸ köprü olan Judith Köprüsü'nün, 1342'de nehrin taÅŸması ile hasar görmesi üzerine, Judith Köprüsü üzerine 1342'de IV. Karl tarafından yaptırılmıştır. Toplam altı kemerden oluÅŸur. Ãœzeri aziz heykelleri ile süslenmiÅŸtir (en eski heykel 1657 Ä°sa'nın çarmıha geriliÅŸi, ayrıca Osmanlı'yı köle tüccarı gibi gösteren figür ise, Viyana kapılarına dayanan Osmanlı'dan ne kadar korkulduÄŸunun göstergesi). Köprünün her iki yanındaki kütükler, kemerli ayakların korunması için yerleÅŸtirilmiÅŸtir. Vitava üzerindeki setler ise, zaan zaman 2mt'ye yükselebilen nehri ıslah etmek amacıyla tasarlanmış. ESKÄ° ÅžEHÄ°R MEYDANI (STAROMESTSKE NAMESTI): Kanlı olaylara sahne olmuÅŸ tarihi bir meydandır. Jan Hus (meydandaki heykel) ve müritleri Hussitler katledilmiÅŸ. 2.Prag Savunması'na sahne olmuÅŸ, ÅŸehre giren Nazilerle kanlı çarpışmalar yapılmış, komünist sisteme karşı çıkanlar burada cezalandırılmıştır. SAAT KULESÄ°: (Her nedense, bazı seyahat acentelerinin tanıtım bültenlerinde "Orloj Saati" deniyor. Oysa, bu iki kelime de -zaten- "saat" demek.) "Dünyanın 8. Harikası2 dense yeridir. Büyük küçük herkesin nutkunun tutulmasına sebep olan, nadide bir sanat eseri. Hem de çok eÄŸlenceli. 1410 yılına ait bu yapı, ileride ustasının aynı mükemmellikte baÅŸka bir eser yapmasına meydan vermemek için kör edilmesine sebep olacak kadar güzel bir eserdir. Mekanizması sadece bir kez olarak 1550'de ayarlandı. Her saat başı çanı çaldığında açılan pencerelerden görünen ve iyilik, kötülük, ölüm, yaÅŸam gibi kavramları temsil eden azizlerin seremonisi, ayrıca zaman ile birlikte ayın hareketlerini gösteren ve burçlarla ilgili unsurlarla donatılan yapıt üzerinde yer alan seyir terasından eÅŸsiz bir manzara noktası saÄŸlar. Orloj Saati'nin arkasında kalan Jewish Quarter (Yahudi Mahallesi ve de mezarlık) da gezilmesi gereken yerler arasındadır. (Ancak, iki noktayı hatırlatalım. Bir, tüm kalabalık yerlerde olduÄŸu gibi, yankesicilere dikkat! Zira, saat baÅŸlarında kuklaları seyrederken insan kendini unutuyor. Ä°ki, Eski Åžehir Meydanı'nın yanındaki lokantaların yemekleri asla lezzetli deÄŸil. Aynı para daha lezzetli yemekler yiyeceklerin tadına bakabilirsiniz. Derhal, rehberinize müracaat ediniz.) TYNE SARAYI: Saat Kulesi karşınızda iken saÄŸda kalan yapı 14. Yüzyıl ortasında yaptırılmış. Kısmen, ÅŸehre gelen yabancı tüccarların bağışları ile. Daha sonra, Jan Hus'un talebeleri olan Hussitler'in dini merkezi, kilise haline getirilmiÅŸtir. Franz Kafka'nın çocukluÄŸu kısmen burada geçmiÅŸtir. VACLAVSKE NAMESTI: Orloj Saati'ni tam arkanıza aldığınızda, karşınızdaki dar sokak, sizi doÄŸruca Milli Müze'nin bulunduÄŸu 500 mt'lik Vaclav Meydanı'na götürür. Komünizmin gidiÅŸi BaÅŸkan Havel ve eski BaÅŸkan Dubçek tarafından kararlaÅŸtırılıp burada halka duyurulmuÅŸtur. Halka sesleniÅŸ, meydanın ortasındaki Krone maÄŸazasının tam karşısındaki, Melantrich binasının balkonundan yapılmıştır. PRAG'a nasıl gideceksiniz?.. Kendi özel otomobilinizle gidecekseniz, benzin parasını, Orta Avrupa'yı boydan boya kat edeceÄŸiniz için en az üç dört ülkeden vize almanız gerekeceÄŸini, sağı solu iyice görmek isterseniz, yol üstündeki masraflarınızın biraz artabileceÄŸini hesaba katmanız gerekiyor. Uçakla gitmek isterseniz, Çekoslovak Havayolları CSA emrinize amade. CSA'da Airbas A310-300, Boeing 737-400, Boeing 737-500, ATR 72-202 ve ATR 42-400 tipi uçaklar hizmet veriyor. Dünyanın dört bir yanına uçuyorlar. Ancak, haftanın belli günlerinde, öğleden sonra 14.30'da kalkıp, dönüşte de 10.00'da havalanıyorlar. Dolayısıyla, gün kaybı söz konusu. Bu nedenle, BanDo Tour gibi turizm acenteleri, "charter" seferi düzenliyor. Kiralanan uçaklar, Prag'a gidiÅŸte sabah 07.00'de kalkıyor; Ä°stanbul'a dönüşte de akÅŸamüstü 18.00'de havalanıyor. Neredeyse 24 saat kazandıran bu tarife çok avantajlı, ancak tur yolcusu iseniz… Prag'a turla gitmek istiyorsanız, bu alanda söz sahibi dört önemli seyahat acentasından biriyle temas kurmanız gerekiyor. BanDo Tour her salı, 4 gece / 3 gecelik turlak düzenliyor. GidiÅŸ ve dönüş Çek Hava Yolları ile. Toplam 329 dolar ücret, uçak bileti, transferler, yarım gün (dört saatlik) ÅŸehir turu, Türkçe rehberlik hizmetlerini içeriyor. Otelin 3 ya da 4 yıldızlı oluÅŸuna gire, fiyat farkedebilir. Åžehir turu dışında özel müze ziyaretleri, öğle ve akÅŸam yemekleri metro ya da otobüs biletleri, vb. tur ücreti dışında. BanDo Tour'un Koordinatörü Oktay Gülen'in verdiÄŸi bilgiye göre, Prag'da istediÄŸiniz gibi dolaşıp öğle ve akÅŸam yemeklerini de kaliteli lokantalarda yerseniz, günde 10 ya da 20 US Doları gözden çıkarmanız gerekiyor. AlışveriÅŸin sınırı, pek tabii ki, müşterinin kesesine baÄŸlı. ENTAÅž Turizm'in bayram ve yılbaşı turları arasında, THY ile tek başına Prag; Lauda Air ile de Prag (3 gün) ve Ä°yana (4 gün) birleÅŸik turu var.Tur Kosmos'un Prag turu 4 gece 5 günlük. YeÅŸil Elma, üç ayrı fiyatla Prag'a tur düzenliyor. Ayrıca, Viyana-BudapeÅŸte-Prag turu da var. Travel Club'ın bayram turları arasında, Orta Avrupa'da sadece Prag (4 gece - 5 gün) yer alıyor. Bien Tours'un Prag turu da (5 gece - 6 gün) iki ayrı otel alternatifli. Prag-Viyana turu ise, 7 gece-8 günlük. Duru Turizm, yılbaşında 4 gece-5 günlük bir Prag gezisi düzenliyor. Jolly International Tours ile Peninsula Tours'un yılbaşı turu da 5 gece - 6 günlük. DETUR'un yılbaşındaki Prag turları, Ä°stanbul ve Ankara'dan düzenleniyor. Ankara çıkışlı Prag turu 3 gece - 4 günlük. Ä°stanbul çıkışlı Prag turu ise, 4 gece 5 günlük. Anı Tour'un özel havayolları ile gerçekleÅŸtirdiÄŸi Prag-Viyana-BudapeÅŸte turu 26 Aralık-2 Ocak tarihleri arasında ve 7 gece- 8 günlük. Firmaların ayrıntılı ilanları ve telefon numaraları, gazetelerin ilan sayfalarında mevcut. RESTORAN ve CAFÉ'ler... Çek'lerin en ünlü yemeÄŸi "Svickova." Biftekten yapılıyor. Kendi evinizde de kolaylıkla yapabileceÄŸiniz lezzetli, besleyici bir yemek. BifteÄŸi önce az suda -lezzeti suya geçip azalmasın diye- haÅŸlıyorlar. Sonra çok incecik kıyılıyor. Ayrıca hazırlanan soÄŸan, sarımsak ve baharat karışımı bir sosla sunuluyor. Türklerin damak zevkine çok yakın bir yemek. Bir baÅŸka ünlü yemekleri ise, "Dumpling." Özel bir tarifi olan hamur iÅŸi. Yine kendisine has bir sosu var. Sosuna banıp ekmek niyetine de yenebiliyor. Ve tabii, dehÅŸet iÅŸtah açıyor. Gündüz ÅŸehri turlarken, bir mola vermek istediÄŸinizde, dünyanın her yerinde bulabileceÄŸiniz McDonalds hamburgerleri, Kentucky Fried Chicken, King Burger ve benzerleri hizmetinizde. Hem hesaplı, bir öğün 5 $, hem de yiyecek konusunda bildik fast-food tadından uzaklaÅŸmak istemeyenler için ideal. Restoranlarda 3-5 kap yemek 10-15 $ (kiÅŸi başına) tutuyor. Gece ise, programlı, içkili yemeklerde ise fiyat -kiÅŸi başına- 10 ila 15 $'ı buluyor. Prag'ın belki öbür Avrupa baÅŸkentlerinde kolay kolay bulamayacağınız bir özelliÄŸi var. Çok sayıda restoranda av eti, özellikle de geyik etinden hazırlanmış yemekler bulabilirsiniz. Ancak, rehberinize danışmanız gerek. Çünkü, av eti sunan lokantalar, turistik deÄŸil, geleneksel Çek yemekleri yapan yerler. Geyik etinin kaynağı av deÄŸil, yetiÅŸtirme çiftlikleri. Usulü ile piÅŸirildiÄŸinde, beyaz, kuzu eti gibi yumuÅŸacık bir yemek sunuluyor. Prag'ın merkezinde, genellikle Çekler'in gittiÄŸi, küçük, klasik çek restoranı Monika tavsiye edilir. BanDo Tour'un tavsiye ettiÄŸi café ve restoranlar ise şöyle: CASABLANCA Fas yemeklerini tatmak için mutlaka Kuzey Afrika'nın Atlantik kıyısına gitmek ÅŸart deÄŸil. Casablanca'da Fas mutfağının nadide örnekleri mevcut. 24 21 05 19 Na Prikope 10, Praha 1 RESTAURANT LAMBEE Seçkin bir et lokantası, Eski Åžehir'de. 24 24 85 12 Betlem Palais, Husova 5, Praha 1 Stare Mesto RYBI TRH RESTAURANT Balık lokantası, Eski Åžehir'de. 24 89 54 47 Tyn 5, Tynsky Dvur Praha 1, Stare Mesto PÄ°ZZA COLOSEUM Pizza tutkunlarının cenneti. 242 14 914 Vodickova 32 Praha 1 FROMIN-RESTAURANT CAFÉ CLUB TERRACE Birkaç katlı bir tesis. En üst katında, camekânlı çok hoÅŸ bir mekânda, Prag'ın panoramik manzarasının keyfine varabilirsiniz. Restoran, café ve disco bir arada. 242 32 319 Vaclavske Nam. 21 Praha 1 JAPANESE RESTAURANT Burada UzakdoÄŸu ve Japon mutfağının leziz örnekleri sunuluyor. 54 23 49-9 Stefanikova 7, Praha 5 Smichov RESTAURANT U MODRE RUZE "Sarnıç" benzeri ilginç bir lokanta. 26 10 81 Rytirska 16, Praha 1 OBECNI DUM "Ä°lle de Fransız mutfağı isterim" diyenlerin ilk baÅŸvuracağı adres. 22 00 27 80 Namesti Republiky 5, Praha 1 U PASTRKY Canlı müzik eÅŸliÄŸinde Çingene restoranı. BanDo Tour 35 $ ücretle, keyifli bir gece geçirmek isteyen müşterilerine özel lokanta turu düzenliyor. (Ãœcrete, limitli içki ve transferler dahil.) Ek bilgi: Prag'daki son gecenizi unutulmayacak bir anı ile süslemek isterseniz, Vltava Nehri'ni kat edecek bir tenezzüh gemisinde tekne turuna çıkabilirsiniz. Müzik eÅŸliÄŸinde, size sunulan menüyü deÄŸerlendirirken, kendinizi, Ulusal Tiyatro, Karlovy Köprüsü, Prag Kalesi gibi muhteÅŸem eserlerin büyüsüne kaptırabilirsiniz. PRATÄ°K BÄ°LGÄ°LER: Vize almak için: ÇEK CUMHURÄ°YETÄ° BÃœYÃœKELÇİLİĞİKöroÄŸlu Caddesi, No.100, GaziosmanpaÅŸa, ANKARA Tel: (0.312) 446 12 44 ÇEK CUMHURÄ°YETÄ° BAÅžKONSOLOSLUÄžUMaçka Oteli yanı (otele 50 m. mesafede) / Maçka - Ä°STANBUL Her sabah 09.00-11.00 saatleri arasında, Murat Bey'e baÅŸvurulabilir. Tel: (0.212) 232 90 46 Seyahat sırasında pasaport ve vize kâğıdını devamlı olarak yanınızda -yani valizde deÄŸil, el çantanızda- bulundurmanız gerekiyor. Kaybetme ihtimaline karşı, özellikle pasaportunuzun bir fotokopisini -tercihan, noter tasdikli olarak- çıkartmanız çok yararlı olabilir. Prag'ın tramvay ve otobüs ağı hayli yaygın ve etkin. Buna ek olarak, üç metro hattı var. Turların çalıştığı tüm oteller metro ağına çok yakın olduÄŸundan, ÅŸehir merkezine inmek son derece kolay. Her üç ulaşım aracı için 8 ya da 12 Kron'luk biletler de geçerlidir. Ancak, 12 Kron'luk biletler daha avantajlı, çünkü gece geç saatlere kadar geçerli. 8 Kron'luk biletler sadece dört istasyon için geçerli, süresi 15 dakika ve hat deÄŸiÅŸtirme imkânı da yok. Biletler, gazete bayilerinden, döviz bürolarından, otel resepsiyonlarından ya da metro giriÅŸlerindeki otomatlardan temin edilebilir. Bu biletlerin, metro istasyonlarının giriÅŸlerinde ya da otobüs ve tramvayların sarı numeratörlerinde damgalatılması gerekiyor. Biletsiz ya da damgasız yakalanırsanız, 1.000 Kron ceza ödersiniz. Metro gece yarısına kadar çalışıyor. Tramvay ve otobüsler, seferleri seyrekleÅŸtirilse de, 24 saat hizmet veriyor. Taksi ücretleri pahalı deÄŸil; ancak, taksimetrenin açık olmasına dikkat edin. GideceÄŸiniz yeri söyledikten sonra pazarlık da edebilirsiniz. Cep telefonu kullanmak mümkün. Türkiye'yi aramak için 00.90+Alan kodu+telefon numarası çevrilecek. Ankesörlü telefonlar için, telefon kartlarınızı gazete bayilerinden ya da döviz bürolarından alabilirsiniz. Döviz bozdurmak için, asla ÅŸehirdeki karaborsacılara yanaÅŸmayınız. Otel resepsiyonları ve bazı döviz büroları döviz bozuyor, ancak komisyon alıyorlar. "Komisyon alınmaz" levhası bulunan büroları tercih ediniz. Prag, genellikle, güvenli bir ÅŸehir. Yine de, otel odanızda para ve öbür deÄŸerli eÅŸyanızı bırakmamanızda yarar var. Prag, gün 24 saat yaÅŸayan bir kenttir. Her ÅŸey var! Canınızne çekiyorsa her türlü paket programlar ya da çevre gezileri için hemen otel resepsiyonuna ya da rehberinize baÅŸvurabilirsiniz. Çek Cumhuriyeti, Türkiye'den bir saat geridir. Saatlerinizi ayarlamayı unutmayın. Prag'da çok sayıda markalı maÄŸaza var. En ünlüleri, BATA: (Vaclavske Namesti - Metro hattı, A hattı - Mustek). Özellikle, kendisine evladiyelik bir ayakkabı koleksiyonu düzmek isteyen beyler için, bulunmaz bir fırsat. Tam 7 katlı maÄŸazada ne ararsanız var! Bohemya kristal ve porselenlerini, tahta oyuncak ve her türlü çeÅŸitli hediyelik eÅŸyayı, ünlü Plsen biralarını, Çeklerin yerel içkisi BECHEROFKA'yı, camdan iÅŸlenmiÅŸ çeÅŸitli ürünleri, ÅŸarapları bulabilirsiniz. "Tax Free" denilen vergi iadesi uygulaması baÅŸladığı için, 1.000 KC harcama yaptığınızda, formunuzu dükkândan isteyin; havalimanında bu iadeyi alabilirsiniz. Mecbur kalmadıkça kredi kartı kullanmayın; bankalar arası kurlarda dolar üzerinden TL'ye çevirim yapılınca, pahalıya patlıyor. BATA dışındaki önemli dükkânların adresleri şöyle: KOTVA - Namesti Republiky (Metro B Hattı - Nam. Republiky) TESKO - Narodni (Metro B Hattı - Narodni Trida) KRONE - Vaclavske Namesti (Metro A Hattı - Mustek) Åžehir dışına turlar: KARLSTIN: IV. Karel tarafından, 1348-1357 yılları arasında inÅŸa ettirilmiÅŸ bu ÅŸato, Gotik tarzda. Yüksek ve ormanlık bir yerde oluÅŸu, yalnızca iç donanımının ihtiÅŸamı ile deÄŸil, çevresindeki güzelliklerle de, sizi büyüleyebilir. Prag'dan 30-40 dakikalık bir yolculuktan sonra, sizi bir de 10 dakikalık yürüyüş bekliyor. Ama, tarih ve tabiatı bir arada solumayı sevenler için ideal. Kaldı ki, yürüyüş esnasında, çevredeki dükkânlardan porselen ve kristal hediyelik eÅŸya satın alabilirsiniz. Fiyatlar, Prag ÅŸehir merkezine kıyasla daha ehven. Yolculuk, yaklaşık dört saat sürüyor. KARLOVY VARY: Prag'dan yaklaşık iki saat mesafede olan bu dünyaca ünlü kaplıca, 1358'de, yine IV. Karel tarafından yaptırılmış. Termale varınca, öğle yemeÄŸi molası veriliyor. Sonra, bir çevre turu, yürüyüş imkânı var. Mayonuzu almayı unutmayın, termal açık havuzuna girebilirsiniz. KANOPÄ°STE: Gotik tarzda inÅŸa edilmiÅŸ olmakla birlikte, muhteÅŸem bir doÄŸa manzarasının ortasında yükselen bu 16. Yüzyıl ÅŸatosuna ulaÅŸmak için, 50 dakikalık bir yolculuk yetiyor. Åžatonun, ayrıca bir göleti ve gül bahçesi de var. Tüm romantiklere duyurulur. Av hayvanlarından oluÅŸturulmuÅŸ bir safari bölümü de var. Tur süresi, 4.5 saat. TERZÄ°N: Çek Cumhuriyeti'ndeki en büyük Nazi kampı olan Terezin, Prag'dan 50 dakika mesafede. Burada 1.000 Yahudi öldürülmüş. Nazi subayların inÅŸa ettirdiÄŸi kampta, gaz ve duÅŸ odalarını ve öbür ilginç kısımları görebilirsiniz. (Önemli not: Normal olarak, Prag dışına turlarda, tura gidiÅŸ ücreti müşteriye ait.) Prag bahsini kapatmadan -aslında, bu bahsi kapatmak öyle pek kolay deÄŸil malzeme gani, yaz yaz bitmez- deÄŸinmek istediÄŸim, ama biraz tereddüt ettiÄŸim bir konu var. Umarım, yanlış anlaşılmaz. Efendim, Prag'ı Türk erkekleri için fazlasıyla cazip kılan bir "renklilik" de, güzel kızlar. Barok mimari, müzeler ya da müzik konserleri ile deÄŸil de, boylu poslu, alımlı Çek kızları ile ilgili beylerimiz, Prag turlarının baÅŸ müşterileri. Ä°nanın, turizm acentelerinin yalancısıyım. Yalnız, hemen "NataÅŸa psikozu"na girmek gerekmiyor. Zira, Çekler daha 20'sine varmadan, çocuklarını özgür bırakıyorlar. ÇeÅŸitli badireler atlatmış, henüz yoksulluk kısır döngüsünü kıramamış ülkede iÅŸ imkânları az. Olan iÅŸlerin de ücretleri düşük. Dolayısıyla, iÅŸ bulan çalışıyor, kurallara sıkı sıkıya baÄŸlı, disiplinli, çalışkan bir halk. Ceplerinde üç kuruÅŸ da olsa, temiz pak, özenli giyinen, medeni insanlar. Ekmek parasını kazanan genç kız ya da delikanlı, ya da bir arkadaşı ile bir daireyi ortaklaÅŸa -tek başına bu yükün altından kalkmak pek mümkün deÄŸil- bir daire tutuyor. Veyahutta, ana-babası ile oturmaya devam ediyor, ama bu sefer ailesine kira ödüyor. Çekler açısından, son derece normal bir durum bu. Düşününce, bana da hiç mantıksız gelmedi. Hani vardır ya, çocuk kira ödeyecek, bari yabancıya gitmesin hesabı. Kıt kanaat geçinirken, fazladan bir masraf kapısı açıldığında, ülkenin dört bir yanından gelen kızlar, Prag'ı -çoÄŸu kez, kısa süreli- ziyaret ediyorlar. Kimi, belli otellerin lobilerinde müşteri bekliyor ya da ikametleri uzun sürecekse, ruhsatlı açılmış kulüplerde iÅŸ buluyorlar. Son derece temiz, ilgili, güleryüzlü, hoÅŸ sohbet hanımlar. Bizdeki gibi, kadın sermaye kullanan malum iyerlerinin "mezalim-eziyet" manzaralarından eser yok. Ä°stediÄŸi kadar parayı denkleÅŸtiren hanım kızlarımız, günü geldiÄŸinde, "Haydi, bana eyvallah…" deyip evine dönüyor ve eski hayatına avdet ediyor. Sözün özü, demokrasi içinde çare tükenmiyor!? Hanımların servisi harika da, Çekler'in genel olarak servis sektörü biraz ağır. Uzun süren Komünist rejim, tüm altyapı meselelerini halletmiÅŸ. SaÄŸlık bedava ve tamamen devletin üzerinde, hastane kapılarında sürünmek, hatta son nefesini vermek falan yok. Ancak, görev tanımları kesin çizgilerle belirlenmiÅŸ bu halk, vazifesi ne ise onu harfiyen yerine getiriyor; ama, bizim alıştığımız "kıyak" müessesesinden eser yok. Kapitalist ülkelerdeki gibi, ekstra bir ÅŸey yapayım da müşterinin gözüne gireyim telaşı görülmüyor. Franz Kafka'nın evini anlatamadım, içimde kaldı, bambaÅŸka bir dünya… Aslında, bir baÅŸka, bağımsız bir yazıya bırakmak daha iyi. Ama, Prag'a giderseniz, ne yapıp edin, kendinize bir müzik ziyafeti ikram edin. 2001'e Prag'da girerseniz, bu yılbaşını bir rüya gibi hatırlayacaksınız. Åžimdiden, iyi seneler... Jülide ERGÃœDER - 22 Aralık 2000, Cuma Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!