GeriSeyahat Bir yanınızda hep deniz olacak
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Bir yanınızda hep deniz olacak

Bir yanınızda hep deniz olacak

Antik kentlerden, ÅŸaşırtıcı küçük müzelerden bozulmamış lokantalardan geçeceksiniz ve bir yanınızda hep deniz olacakGazipaÅŸa- Anamur- Silifke güzergahının üzerindeki koylarda bir zamanlar korsanlar saklanırmış. Böylesine vahÅŸi ve ulaşılmaz bir doÄŸası varmış bu bölgenin. Bugün de çok farklı deÄŸil. Alanya’ya kadar turist kaynayan kıyılar, GazipaÅŸa’dan itibaren ıssızlaşıyor, daÄŸları aÅŸmak için saatlerce kıvrılan yollarda, tek tük tatilciye rastlanıyor. Alanya ile Adana arasındaki bölge, antik Kilikya. Buraya yerleÅŸen halk, Truva’dan gelen mülteciler. Bölge, o zamanlardan beri böyle terk edilmiÅŸ. Yol boyunca göze batan çirkin yapılaÅŸmayı bir kenara bırakırsak, bu rota, kalabalıktan kaçmak, karavanıyla özgürce dolaÅŸmak, çam aÄŸaçlarının altında kamp yapmak, Göksu Deltası’nda kuÅŸ gözlemek, tarihi, kumsalı ve yemek keyfini birarada yaÅŸamak isteyenler için, dikkate deÄŸer. Muz bahçelerinden, vadilerden, daÄŸlardan, köylerle iç içe antik kentlerden, turizmin bozmadığı lokantalardan, ÅŸaşırtıcı küçük müzelerden geçeceksiniz. Bir yanınızda hep deniz olacak.SÄ°LÄ°FKEBu ÅŸehri Ä°skender’in generali kurduTaÅŸucu’nun 10 km. doÄŸusunda, Ä°skender’in generallerinden I. Seleukos Nikator’un, M.Ö. 3. yy.’da kurduÄŸu Silifke var. 200 m. yüksekliÄŸinde bir tepede, ortaçaÄŸ kalesi görünümündeki Silifke Kalesi’nden, kentin ve Göksu Deltası’nın manzarasını görebilirsiniz. Konya Selçukluları’ndan Sultan Alaeddin tarafından yaptırılan Alaeddin Camii, Çarşı Camii olarak da biliniyor. ‘’Tekir Ambarı’’ denilen, 4. yy.’dan kalma, 12 m. derinliÄŸinde bir su sarnıcı, bir tiyatro kalıntısı, kaya mezarlar ve Roma tapınağına ait bir sütun, Silifke’nin merkezindeki tarih. 9 km. mesafedeki Göksu (Calycadnus) Nehri’nden geçen ve 3. Haçlı Seferi sırasında Filistin’e giderken boÄŸulan Kutsal Ä°mparator Frederick Barbarossa, ÅŸehrin tarihte anılmasının nedeni. HIRÄ°STÄ°YANLIK MERKEZÄ° AYA TEKLABugün, Mut- Karaman yolu üzerinde, bu noktada bir anıt var. Silifke’den 4 km. batı ve 1 km. kuzeydeki Aya Tekla (Meryemlik) bir erken Hıristiyanlık merkezi. Hıristiyanlık’ta ilk kadın misyoner olan Azize Theokleia’nın (Aya Tekla) yaÅŸadığı maÄŸara, Hıristiyanlığın yayılmaya baÅŸladığı yıllarda, yörenin ilk bazilikasına dönüştürülmüş. Yeraltı kilisesinin bulunduÄŸu yer, bugün Hıristiyanlar için bir hac merkezi. Ãœzeri asfaltlanmış antik bir Roma yoluyla Silifke’ye baÄŸlanıyor. Her yıl, 13-14 Eylül’de, azize anısına yapılan anma törenleri, bu kutsal yoldan baÅŸlıyor, maÄŸaradaki ayinle sona eriyor. Vaktiniz varsa Silifke Müzesi’ni (0324 714 10 19) gezebilirsiniz.Silifke’ye 32 km. uzaklıktaki Uzuncaburç’a giden yol sizi kıvrımlı vadilerden ve birkaç unutulmuÅŸ köyden geçirir. 7. km.’deki Demircili köyünde, yolun her iki yanına dağılmış, daha çok terk edilmiÅŸ evlere benzeyen Greko-Romen tarzda mezarlar göreceksiniz. Eski bir Hitit yerleÅŸimi olan Uzuncaburç, Perge ya da Aspendos kadar önemli deÄŸilse de, kendine has bir atmosferi var. 1200 metre yükseklikteki Uzuncaburç’a Yunanlılar Olba, Romalılar ise Diocaesarea adını vermiÅŸ. Ä°lk yerleÅŸen Hititler’den kalan pek bir ÅŸey yok. HELENÄ°STÄ°K KALINTILARGörülecek kalıntıların en etkileyicileri Helenistik devirden. Sütunlu caddeden, Uzuncaburç köyüyle iç içe olan ören yerine giriliyor. Caddenin solunda, bir bölümü toprak altındaki tiyatro var. Tahminen, M.S. 170 yıllarında, Roma Ä°mparatoru Marcus Aurelius ve Lusius Verus dönemlerinde yapılmış. Kentin giriÅŸindeki anıtsal kapı, Roma döneminden. Ä°lerde solda, Zeus Olbios Tapınağı var. Sütunlu yolun sonunda, ÅŸans tanrıçası Tyche’ye adanmış, M.S. 1. yy.’a ait tapınağın sütun baÅŸlıkları, Korint tarzda. Åžehrin görkemli kuzey kapısı, üç giriÅŸli. Åžehir surlarının en yüksek noktasında, Hellenistik Kule var. Uzuncaburç’un 1 km güneyinde ve anayolun 500 metre batısında, piramit ÅŸekilli çatısı olan yine Helenistik devre ait bir mozole dikkatinizi çekecek. Köyün 1 km. dışında, vadinin iki tarafına yayılmış, ÅŸehrin nekropolü var. Daha az etkileyici olmakla beraber, 4 km. doÄŸudaki ana ÅŸehir Olba da (bugünkü Ura) gezilebilir. Burada, ev ve hamam kalıntıları ile su kemerleri görülebilir.Silifke’den Mersin’e doÄŸru giderken, yaklaşık 21 km. mesafedeki Narlıkuyu, balık lokantalarıyla çevrili, sakin bir koyda. Antik çaÄŸda ve Hıristiyanlık döneminde, Cennet ve Cehennem’e geziye ve tapınmaya gelenler için bir deniz kapısıymış. Merkezdeki, küçük Narlıkuyu Müzesi’nde Romalı komutan Poimenios tarafından, ÅŸifalı suyun çıktığı yere yaptırılan termal hamamın zeminindeki harika mozaiÄŸi görebilirsiniz. Mozaikte, çıplak bir halde dans eden, Zeus’un yarı tanrıça kızları Aglaia, Thalia ve Euphrosyne görülüyor. Bu son derece iyi korunmuÅŸ mozaiÄŸin ismi, Üç Güzeller.CENNETLE CEHENNEMNarlıkuyu’dan 2 km. kuzeyde, Cennet ve Cehennem Obrukları, 3 km. içeride de Astım- Dilek MaÄŸaraları var. Cennet ObruÄŸu, bir yeraltı kanyonunun çökmesiyle oluÅŸan, 70 metre derinliÄŸindeki bir vadi. 452 basamaklı, kısmen Romalılar’dan kalma antik bir patikadan iniliyor. Çukurun dibinde, güneye doÄŸru ilerleyince, Typhon MaÄŸarası’nın giriÅŸine varılıyor. Burada duvarlarla çevrili Bizans ÅŸapeli, M.Ö. 3. ya da 2. yy’da, yörenin önde gelenlerinden Paulus tarafından Meryem Ana’ya adanmış, 5. yy.’da kiliseye çevrilmiÅŸ ve hatta 19. yy.’da bir süreliÄŸine, cami olarak kullanılmış. Ä°lerledikçe, nefes almanız zorlaÅŸabilir. Burada pek fazla vakit geçirmemek gerektiÄŸini söyleyen coÄŸrafyacı Strabon’dan yola çıkarak birçok antik tarihçi, buranın yeraltı dünyası Hades’in mitolojik giriÅŸlerinden biri olduÄŸuna inanmış. Dibi yemyeÅŸil ve içinde bir dere aktığından, Cennet deniyor. Bu yeraltı suyunun adı, Acı Su ve Narlıkuyu koyundan denize dökülüyor. Cennet’in 100 m. kuzeyindeki, 120 metre derinliÄŸindeki Cehennem ObruÄŸu’nun duvarları profesyonel maÄŸaracıların inebileceÄŸi kadar dik. Mitolojiye göre, Zeus, alevler kusan yüz baÅŸlı ejderha Typhon’u, buradaki bir kavgada yenip, Etna Yanardağı’nın altına hapsetmeden önce bu çukurda saklamış. POPÃœLER SAYFÄ°YE KIZKALESÄ°Cennet’ten 500 m. batıda, havasının astım hastalıklarına iyi geldiÄŸi söylenen Dilek- Astım MaÄŸarası var. Birbirine baÄŸlı, toplam uzunluÄŸu 200 metreye ulaÅŸan galerilerde, dev sarkıt ve dikitler var.Narlıkuyu’nun birkaç kilometre doÄŸusunda, Silifke- Mersin yolunun 25. km.’sindeki, Kızkalesi, bu kıyıların en popüler sayfiyesi. Otel, pansiyon ve restoranların biraraya toplandığı bu kalabalık bölgede plajlar var ve etraftaki tarihi yeri gezmek için bir üs olarak kullanılıyor. Kızkalesi (Korykos Antik Kenti), bölgenin önemli bir liman kenti. DoÄŸu Akdeniz’in simgesi sayılıyor. Kıyıdaki Dış Kale de (Kara Kalesi de deniyor) denizin ortasındaki kale de çok iyi durumda. Antik devirlerde adı Korykos olan Kızkalesi, sürekli el deÄŸiÅŸtirmiÅŸ, ancak M.Ö. 72’de Romalılar’ın buraya gelmesiyle kıyının en önemli limanlarından biri olmuÅŸ. Bizans devrinde Arap saldırılarına karşı kaleler inÅŸa etmiÅŸler. Kaleleri 1482’de Osmanlılar ele geçirmiÅŸler. Ä°ki kale birbiriyle baÄŸlantılı. BaÄŸlantının bir kısmı su yüzeyinde görülüyor. Kızkalesi’ne geçmek için BaÅŸar Hotel’den (0324 523 20 35), 0532 333 63 14’ten ya da kumsaldan tekne temin edilebilir.Roma dönemine ait bir nekropol olan Adamkayalar Vadisi için, önce Akkum- Kızkalesi arasında, Hasanaliler köyüne saparak 6 km. gitmek gerekiyor. Bu yolun sonunda, batıya 2 km’lik bir patikayla, Åžeytanderesi yakınlarındaki derin vadiye inerek, bu vadinin dik yamaçlarındaki niÅŸlere oyulmuÅŸ, erkek, kadın ve çocuk, 17’si Romalı ve biri daÄŸ keçisi kabartmalarını görebilirsiniz.Silifke- Mersin karayolunun 32. km.’sinde, yani Kızkalesi’nden doÄŸuya doÄŸru, 7 km. sonra, kampçıların tercihi Erdemli var. Buradan sola kıvrılan 3 km.’lik yolun sonunda ise Kanlıdivane. Antik kent Kanytelis’in bulunduÄŸu bu yerde ürpertici efsanesi olan bir doÄŸal çöküntü (60 metre derinliÄŸinde) bulunuyor: Ä°nanışa göre suçlular bu büyük, derin yarığa atılarak vahÅŸi hayvanlara yedirilirmiÅŸ. Bu obruÄŸun güney ve batı tarafındaki niÅŸlerin içinde bazı kabartmalar, güneybatı kenarında, Helenistik devre ait bir kule, kulenin yakınında da, yıkılmak üzere olan birkaç büyük Bizans Kilisesi var. ObruÄŸun kuzeydoÄŸusunda da birçok eski lahit ve günümüz mezarlarına rastlanıyor. Burada ayrıca, üzüm sıkma presleri ve su sarnıçları var. Günbatımında antik kent, adını çaÄŸrıştıran kızıl bir renk alıyor.ANAMURSizi muz hevenkleri taşıyan bir kadın heykeli karşılayacakGazipaÅŸa- Anamur güzergahı boyunca, yolculuÄŸunuza eÅŸlik eden muz bahçelerinden ve adım başı, hevenkler halinde satılan muzlardan sonra, Anamur’un giriÅŸinde omzunda muz taşıyan köylü kadın heykelinin gelenleri karşılıyor olması pek ÅŸaşırtmıyor. Son beÅŸ yıldır, Anamur ekonomisi muz ve çilek seracılığından kazandı. Ne var ki, ÅŸu sıralarda turizmden yana ÅŸansı yok. Toroslar’ın üç tarafını çevrelediÄŸi Anamur, iki virajlı yolun arasında kalmanın sıkıntısını yaşıyor. GazipaÅŸa’dan 80, Silifke’den de 130 km. mesafedeki Anamur’a, zorlu virajların ardından varılıyor. 18 km. kesintisiz tertemiz kumsalına, Melleç Köyü ile Anamur arasındaki 12 bakir koya ve uygun fiyatlarına raÄŸmen, GazipaÅŸa gibi Alanya’nın gölgesinde kalmış görünüyor. Konaklama ve yemek seçenekleri oldukça sınırlı. Aile pansiyonları ve iki yıldızlı oteller var. KIBRIS’A EN YAKIN NOKTA25 yıldır pansiyonculuk yapan Tayfun Eser turizm geliÅŸsin diye gayret ediyor. Anamur’u gezmek isteyenlere bilgi vermeye hazır. Ayrıca Anemurium’a, Mamure Kalesi’ne ve akarsuların olduÄŸu diÄŸer koylara tekne turları düzenliyor, Anamur’a 20 km. mesafedeki Köşekbükü MaÄŸarası’na götürüyor, Azı Tepesi’nde trekking ve Dibek Vadisi’nde atlarla kamp yaptırıyor.Anamur’un merkezinde görülecek pek bir ÅŸey yok. Çirkin yapılaÅŸmaya neden olan yazlık evlerin yanısıra pansiyonların, restoranların, çay bahçelerinin sıralandığı, eskiden Kıbrıs’a sefer yapan feribotların beklediÄŸi ve bugün artık kullanılmayan bir iskelenin bulunduÄŸu Ä°skele merkeze 4 km. GazipaÅŸa’dan doÄŸuya, Anamur’a 5 km. kala, saÄŸa sapan 2 km.’lik toprak yoldan Anemurium’a varılıyor. ‘’Rüzgarlı burun’’ anlamına gelen bu ad bir liman listesinde geçtiÄŸinden, kentin M.Ö. 4. yy.’da var olduÄŸu biliniyor. Kıbrıs’a yakınlığından dolayı özellikle Roma devrinde bir ara istasyon gibi kullanılmış. Kalıntıların çoÄŸu kentin en zengin devri, M.S. 3. yy.’a ait. 350- 400 mezarıyla Anadolu’nun en iyi korunmuÅŸ nekropol alanlarından biri. Kente yaklaşırken, kentin içme suyunu saÄŸlayan su kemerlerini göreceksiniz. Erken Hıristiyanlık dönemine ait, Akdeniz manzarasına hakim birkaç kilise kalıntısı var. Nekropol yamaçlardan aÅŸağılara doÄŸru yayılıyor. Bu gri, kireçtaşından, kemerli mezarların bazıları tek, bazıları iki katlı. Bazılarının iç duvarları freskler ve zeminleri mozaiklerle süslü. Kalıntılar arasındaki asfalt yoldan ayrılıp, çalılıkların arasından, kalıntıların üzerinde dolaÅŸan keçileri kovalayarak ilerlerseniz daha iyi gezeceksiniz. Ãœzerinden geçtiÄŸiniz, çakıl taşı ya da toprak kaplı zemini, elinizle hafif eÅŸelediÄŸinizde, altından iyi durumda, büyük mozaikler çıktığını göreceksiniz. Bu mozaiklerden, Liman Caddesi’ne, mezarlık kilisesine ve özel bir eve ait olanlarını, Ä°skele’deki Anamur Müzesi’nde (0324 814 16 77) görebilirsiniz. Bir zamanlar Anemurium’un akropolü olan tepeden açık bir havada Kıbrıs silueti görmek mümkün. Antik kenti arkada bırakarak, aÄŸaçların altında piknik yapanları geçip, berrak bir denizin olduÄŸu, ince çakıl taÅŸlı plaja varılıyor. Burası Caretta Caretta deniz kaplumbaÄŸalarının yumurtalarını bıraktıkları 17 Akdeniz kumsaldan biri. SaÄŸdan, kayalıkların üzerinden ilerleyerek, Anemurium Feneri’ne ulaşılabilir. Burası Türkiye’nin Kıbrıs’a en yakın noktası. Girne’ye 64 km. mesafede, Anamur Burnu’ndaki Fransız fenerine tırmanarak açık denizi seyredebilirsiniz.MAMURE KALESİ’NÄ° KAÇIRMAYINMamure Kalesi’ni kaçırmayın. En son 1878’de Ä°ngilizler’in Kıbrıs’ı iÅŸgal etmesinin ardından, Osmanlılar tarafından onarılmış ve Birinci Dünya Savaşı’nda da önemini korumuÅŸ. 39 kulesi, camisi ve hamamı olan kale heybetli görünüyor. İçindeki fazlasıyla harap yapılar birçok Türk filmine set oldu. Yerli halk da bu filmlerde figüran olarak oynadı. Cami hálá kullanılıyor. Mutlaka kulelerinden birine çıkıp, kalenin bütününü ve konumunu tepeden seyredin. Ayrıca Ä°skele’den kaleye, 1.5 km.’lik keyifli bir yürüyüş de yapabilirsiniz. Ä°skele’den 500 m. sonra, Dragon çayının denizle birleÅŸtiÄŸi yerde, sizi çaydan karşıya geçirecek tekneler var. Tekneden inince, 1 km.’lik bir yürüyüşün ardından kaledesiniz. GAZÄ°PAÅžASıkıntısı zor ulaşılır olmasıAntalya Havaalanı’na inen bir turist Side’ye, Kemer’e ya da Alanya’ya gider de, 170 km. kat edip GazipaÅŸa’ya gelir mi? GazipaÅŸa’nın sıkıntısı iÅŸte burada baÅŸlıyor. Civarı antik kentler ve maÄŸaralarla doluyken turizme açılamamış. Bölgedeki turizmcilerin umutla beklediÄŸi, ancak geleceÄŸi belli olmayan yarım kalmış GazipaÅŸa Havaalanı var. Genç Belediye BaÅŸkanı Cem Burak Özgenç ve Kaymakam Ä°smail Gültekin, GazipaÅŸa’da turizmi geliÅŸtirmek için ne gerekiyorsa yapmaya baÅŸlamışlar.YARASALARIN MEKANI: YALAN DÃœNYA MAÄžARASIAlanya yolu üzerinde, 30. km.’de Iotape antik kenti var. Deniz ile yol arasındaki Komagene Kralı Antiochus IV’ün karısının adına kurulmuÅŸ. Yoldan görülebilen etkileyici üç kemerli hamam binası dışında kalıntılar harap halde. Yine yoldan görülebilen heykel kaideleri üzerindeki yazıtlar, kentin baÅŸarılı atletleri ve hayırsever kiÅŸileri hakkında bilgi veriyor. Küçük bir kilisenin içindeki niÅŸlerde freskleri de görebilirsiniz. Iotape’nin altında ıssız ve temiz bir plaj var.GazipaÅŸa, antik Selinus kentinin yakınında. Kıbrıs’la deniz baÄŸlantısının saÄŸlandığı önemli bir liman kenti olan Selinus, Roma Ä°mparatoru Traianus’un burada ölmesiyle, Traianopolis adını almıştı. Bugün burası, Atatürk’ün ismini verdiÄŸi tek ilçe olarak ünlü. GazipaÅŸa’nın Yat Limanı olarak bilinen kısmında üç kilometrelik bir plajı var. Ayrıca Koru Plajı denilen kısımda, denizin içindeki havuzlar çok ilginç. Günbatımında burada olmak keyifli olabilir.GazipaÅŸa’dan doÄŸuya doÄŸru, 10. km.’de, sola ayrılan sapaktan girince, 5 km. sonra, Yalan Dünya MaÄŸarası’na (0242 572 10 13) ulaşılıyor. Seraların ve asmaların gölgelediÄŸi evlerin arasından geçen dar, toprak yolun sonundaki maÄŸara 3- 4 km. derinliÄŸinde ve birkaç katlı izlenimi veriyor. İçindeki geçitler büyük ve yüksek galerilere açılıyor. İçinde yarasaların yaÅŸadığı maÄŸaranın bugün sadece 400 metresi ziyarete açık. Yalan Dünya MaÄŸarası’ndan ana yola çıkıp, yine doÄŸuya doÄŸru 10 km. daha gidince, saÄŸda, Antiochia Ad- Cragum tabelasını göreceksiniz. Sapaktan girip, Güney köyüne doÄŸru ilerleyin, 5 km. sonra köyün içinden geçip, toprak yoldan sonra kendinizi bir muz ülkesinde bulacaksınız. Özellikle sabah ışığında burada olursanız manzara muhteÅŸem. Teraslar halinde denize inen muz bahçeleri, ortaçaÄŸa ait bir kale, aÅŸağıda ıssız bir kumsal ve ‘’delik deniz’’ denilen bir kaya geçidi... Burası, Romalı kumandan Antiochus’un, üç tepe üzerine kurduÄŸu bir Kilikya kenti. Kalıntılar arasında, bir ev ve hamama ait olduÄŸu sanılan duvarlar var. Yine bu bölgede, ekili ya da üzerinden traktörlerin geçtiÄŸi arazilerde mozaiklere rastlandı. Belediye, bu konuda üniversitelerden ve ilgili kurumlardan destek bekliyor. Yol boyunca, Güney köyünde yaÅŸayanların güleryüzüyle karşılaÅŸacağınızı da hatırlatalım.Â
False