Bir garip Osman devlete karşı tek başına ne yapsın
Güncelleme Tarihi:
Süleyman DEMİRKAN
Oluşturulma Tarihi: Haziran 18, 2011 00:00
MHP’li Durmuş, seçim yarışını, eski İçişleri Bakanı Atalay ve eski Emniyet Genel Müdürü Köksal’a karşı yaptığını anımsatarak, “Karşımıza devletin kadroları ve gücünü çıkardılar. Bu şartlarda ‘Bir garip Osman’ ne yapabilir” dedi.
SEÇİM yarışına Ankara ve Kırıkkale’den katılan, ancak seçilemeyen iki eski MHP’li vekil, yarışı niye kaybettikleri kosunda, Hürriyet Ankara’ya çarpıcı açıklamalarda bulundular.
Ankara 1. Bölgede 3. sıra adayı olarak seçim yarışına katılan Zekai Özcan, MHP’ye yönelik kaset tuzağının, yüzde 90 oranında muhafazakar tabana sahip MHP’ye gelecek oyları olumsuz etkilediğini savunarak şunları söyledi:
“Seçim kampanyası boyunca sabah saat 10.00’dan gece yarılarına kadar çalıştım. Eksiği-hatası, iyisi-kötüsüyle her şeyi gördüm, yaşadım. Birçok kesimden de oy aldım. Ama, seçmenimiz 3. sırada olmamızı da kabullenemedi, daha ön sıralarda bekliyordu. Adil bir seçim yarışı yapıldığı da söylenemez. Yer yer, önceden AKP lehine mühürlenmiş oy pusulaları ile sandığa giden birçok kişi yakalandı. Ekrana geçirirken yanlış yazımlar oluyor. Bunlar soru işareti yaratıyor.”
Sağlık eski Bakanı Osman Durmuş da, Kırıkkale’deki yarışı, Ak Parti’nin adayları eski İçişleri Bakanı Beşir Atalay ve eski Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kağan Köksal’a karşı yaptığını anımsatarak, “Karşımıza devletin kadroları ve gücünü çıkardılar. Bu şartlarda ‘Bir garip Osman’ ne yapabilir” dedi.
Durmuş, Hürriyet Ankara’ya şu değerlendirmeyi yaptı:
Büroma gelenler izlendi
“Yaklaşık bin 800 oy ile milletvekilliğini kaybettim. Sandıklar açıldıktan sonra tam sayım sırasında elektrikler kesildi, çabamıza ve uyarılarımıza rağmen jenaratörler anında devreye sokulmadı. Hakim, ‘mahkemeye vereceğiz’ dedi. Beşir Atalay, yasa gereği istifa etmesine rağmen, fiilen İçişleri Bakanı gibi bürokratlarla toplantılar yaptı, ‘gelmezseniz, sizin için iyi olmaz’ mesajı ile tehdit edildiler. Benim yaptığım toplantılara ve seçim büroma gelen herkes MOBESE kameraları ile izlendi, tespit edildi, tehdit edildi ve bir şekilde AKP lehine ikna edildi.”
Ankara 1. Bölgede 3. sıra adayı olarak seçim yarışına katılan Zekai Özcan, MHP’ye yönelik kaset tuzağının, yüzde 90 oranında muhafazakar tabana sahip MHP’ye gelecek oyları olumsuz etkilediğini savunarak şunları söyledi:
“Seçim kampanyası boyunca sabah saat 10.00’dan gece yarılarına kadar çalıştım. Eksiği-hatası, iyisi-kötüsüyle her şeyi gördüm, yaşadım. Birçok kesimden de oy aldım. Ama, seçmenimiz 3. sırada olmamızı da kabullenemedi, daha ön sıralarda bekliyordu. Adil bir seçim yarışı yapıldığı da söylenemez. Yer yer, önceden AKP lehine mühürlenmiş oy pusulaları ile sandığa giden birçok kişi yakalandı. Ekrana geçirirken yanlış yazımlar oluyor. Bunlar soru işareti yaratıyor.”
Sağlık eski Bakanı Osman Durmuş da, Kırıkkale’deki yarışı, Ak Parti’nin adayları eski İçişleri Bakanı Beşir Atalay ve eski Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kağan Köksal’a karşı yaptığını anımsatarak, “Karşımıza devletin kadroları ve gücünü çıkardılar. Bu şartlarda ‘Bir garip Osman’ ne yapabilir” dedi.
Durmuş, Hürriyet Ankara’ya şu değerlendirmeyi yaptı:
Büroma gelenler izlendi
“Yaklaşık bin 800 oy ile milletvekilliğini kaybettim. Sandıklar açıldıktan sonra tam sayım sırasında elektrikler kesildi, çabamıza ve uyarılarımıza rağmen jenaratörler anında devreye sokulmadı. Hakim, ‘mahkemeye vereceğiz’ dedi. Beşir Atalay, yasa gereği istifa etmesine rağmen, fiilen İçişleri Bakanı gibi bürokratlarla toplantılar yaptı, ‘gelmezseniz, sizin için iyi olmaz’ mesajı ile tehdit edildiler. Benim yaptığım toplantılara ve seçim büroma gelen herkes MOBESE kameraları ile izlendi, tespit edildi, tehdit edildi ve bir şekilde AKP lehine ikna edildi.”