Beyaz Balina Aydın’ın sırrı

Zaman zaman Karadeniz’in diğer sahil kentlerini de ziyaret eden Balina Aydın, merkez olarak Gerze’yi seçmişti. Aydın’ın ünü o kadar çok yayılmıştı ki, yurdun her yerinden onu görmek için turlar düzenlenmeye başlanmıştı.

’Aydın’ın ününün yurtdışına da yayılması, sorunları da beraberinde getirmeye başladı. Aydın, dağılan SSCB’den ayrılan Ukrayna’nın Sivastopol kentinden kaçmış ve yaralı olarak 500 kilometreden fazla yüzerek Türkiye sahillerine gelmişti. Üstelik, normal bir balina olmadığı, çavuş rütbesiyle ’Thiska’ adıyla orduda görev yaptığı sonradan ortaya çıktı. Uzmanlık alanı ise ’mayın ve patlatıcı imha etme, stratejik gemileri korumak’ imiş.

Ukrayna, balinanın geri verilmesini istiyordu. İngiltere Prensi Charles, balinanın hür yaşaması için kampanyaya katıldı. Paul McCartney, Gerze’de konser verme hazırlığına başladı. Ama mahkeme Aydın’ın Ukrayna’ya iadesine karar verdi.

2. KEZ GERZE’DE

Aydın, artık Gerze’de kalamıyordu. O, liman liman dolaşırken, Ukraynalıların ’İrbis’ adlı gemisi onu yakalamak için peşindeydi. Greenpeace üyeleri de Ukrayna gemisini takip ediyordu. Sonunda 6 Nisan 1992 günü, Ukraynalılar Aydın’ı Giresun’un Espiye ilçesinde kıstırdılar ve boynundan kementle yakalamayı başardılar. Greenpeace üyeleri ise kurtarmaya çalıştılar. Bir buçuk saatlik mücadele sonunda Aydın, Ukrayna gemisine alınarak götürüldü.

Aydın, yakalanmasından 8 gün sonra Ukraynalıların elinden kaçarak yeniden Gerze’ye geldi. Bir gün burada kalan Aydın, ortadan kayboldu. Hürriyet olarak her yerde Aydın’ı arıyorduk. Bir ara Marmara Denizi’nde görüldüğü iddia edildi ama ortada kesin kanıt yoktu.

Aylar sonra Aydın, bir kez daha Gerze’de ortaya çıktı. 18 Temmuz’da Gerze’de festival vardı.

Festival töreni sırasında limana giren Aydın, hünerlerini sergileyerek halka bayram havası yaşattı. Rıhtım boyunca yavaş yavaş ilerleyerek tüm Gerzelilerin kendisine dokunmasına izin verdi. Bu, belki de Aydın’ın Gerze’ye vedasıydı.
Bundan sonra tüm çabalarımıza rağmen bir daha Aydın’dan haber alamadık.

VE BİR KİTAP

Hürriyet’in Adana, İstanbul ve Antalya büro şefliklerini yapan gazeteci arkadaşımız Cevat Eren, bu hafta belgesel nitelikte bir ’roman’la karşımıza çıktı: ’Korku İmparatorluğu’ (Gürer Yayınları).

Kitap aslında, son 20 yılda Irak’ın kuzeyinde yaşananları gözler önüne seriyor.

Ve bir sürpriz...

Kaybolan sevimli balina Aydın, romanın kahramanlarından biri olarak da karşımızda... Büyük bir sevinç kaplıyor içimizi... Gazeteci arkadaşımız, Aydın’ın izini sürmüş.

Yaşadığını öğrenmenin sevincini yaşamamak elde değil.

’Korku İmparatorluğu’ güzel bir roman... Çok sayıda kahramanı var... Dram, komedi, macera, küresel sahtekárlık, ihanet, vahşet, romantizm, kahramanlık, fedakárlık, teknoloji iç içe geçmiş. Çok kolay okunuyor. Romanın kahramanlarından biri de Genelkurmay Başkanı. Görüşleri, Orgeneral Yaşar Büyükanıt ile birebir örtüşüyor. Kitabın yazıldığı tarihi merak ediyoruz. Sayın Büyükanıt’ın görüşlerini halka açıklamasından 6 ay önce yazılmış!

Bu kitabı herkese tavsiye ederiz... Okuduğunuzda, Türk milletinin her türlü tehdide göğüs gerecek güçte olduğuna inancınız artıyor.

’Amasya Bildirgesi’ gibi

AVRUPA Atatürkçü Düşünce Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Dursun Atılgan, Genelkurmay’ın bildirisinin ulusal uyanış anlamında ’Amasya Bildirgesi’ni andırır bazı maddeler içerdiğini belirtiyor.

Ve iki uyarıya dikkat çekiyor:

1) Irkçı ve bölücü terör örgütü ile onun iç ve dış destekçilerine karşı ’Ordu-millet el ele’ uyarısı... 2) ’Ermeni soykırımı’ yalanını sahiplenerek, Türk milletini haksız yere sanık sandalyesine oturtmak isteyen emperyalist güçlere ve onların buyruğundaki uydu devletlere karşı ’ulusal birlik ve beraberlik’ uyarısı."

Anlaşıldı mı acaba?

’Söylev’i okumak gerekiyor

SAYIN Erdoğan ve Abdullah Gül, siz belki çok isterdiniz ama maalesef sizin umduğunuz gibi değil, Türk ordusu bir Çerkez Ethem çetesi değil, ulu önder Atatürk’ün izinde ve asla satılmamış, mandacılığı kabul etmemiş, Türkiye Cumhuriyeti Meclisi’nin ordusudur. Sayın Erdoğan, Atatürk’ün ’Söylev’ini okusaydınız, Kurtuluş Savaşı yıllarında yapılması gereken bütün askeri hareketlerin Meclis kararlarına dayanılarak yapıldığını görürdünüz. İnanmıyorsanız Sayın Abdullah Gül’e söyleyin, ’Söylev’i, ABD’li gazeteci arkadaşlarıyla beraber okusun da size anlatsın.Göksel KAYA

Kanlıca’da iskele!

VAPURDAN görmüştüm o yalının önünde bir faaliyet olduğunu... Sonra boğaz yolunda Kanlıca’nın Körfez Caddesi’nde 71 ve 75 numaralar olduğunu anladım. Soruşturdum. İki işadamı (biri müdürmüş) yalılarının önüne denize kazık çakarak iskelerini genişletiyorlarmış. Boğaziçi İmar Yasası’na göre çivi çakılamaz. Boğaz’ın orta yerinde bu nasıl bir şey. Seçim zamanı olduğundan demek ki bir yöntemi bulunmuş. Kadir Topbaş belki görmemiştir!Y.B.

MESAJ PANOSU

TURGUT Özal’ın Edirnekapı’daki anıtmezarının demir korkuluklarının neredeyse yarısı kesilmiş, yani çalınmış. Bir polise sordum, uzun süreden beri böyle olduğunu ve mezara da sahip çıkan olmadığını söyledi. Bu durumda Ahmet Özal’a soralım; "Evliya, bu demirleri niye korumuyor. Yoksa pembe mermeri sevip demirleri sevmiyor mu?"

C.C.

43. Tekirdağ Kiraz Festivali’nin 13-19 Haziran tarihleri arasında yapılacağını, etkinlikler arasında Seda Sayan, İbrahim Erkal, Zara, Sertab Erener ve Metin Şentürk’ün konserlerinin bulunduğunu...